ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
manisa'da yaşanan bedelli askerlik rezaleti
-
anadan doğma soymak ne zamandan beri standart uygulama olmuş amk. ne beni ne de tanidigim hiç bir arkadaşım anadan doğma soyulmadı. cük görmeye meraklı bir gizli ibneye yetki vermişler belli ki.
q7 gibisin yasemin hiç pas vermiyorsun
-
3 kasım 2011 beşiktaş dinamo kiev maçında yeni açık semalarında açılmış, bir taraftarın, sevgilisine göndergesel işlevde kullandığı pankart.
yabancıların türklerden nefret etmesi
-
normal durumdur. türkler de birbirinden nefret ediyor. ben herkese şüpheyle bakıyorum mesela, bu adamları seçip başımıza musallat eden siz misiniz diye.
benim vergilerimi, çocuğumun geleceğini sen mi yiyorsun ulan diye düşünüyorum.
instagram'da birbirlerini öven insanların amacı
-
eşine olan aşkını sürekli instagram'dan ilan eden kızlardan daha itici değildir. 30'undan sonra evlenmişsin, instagram'da bekar hayatından kalma eski flörtlerin, bekar kız arkadaşların dolu. tek amacın hepinize kapak olsun bak benim kocişe demek için resim paylaşmak.
adam salonda yan koltukta osurarak uyuyor, sen geçen seneki tatilden adamın tek başına olduğu resmi koyup altına kalpler, böcekler, yılanlar koyarak tbt yapıyorsun. anlamıyoruz biz sanki.
26 mayıs 2021 sedat peker'in özür dilemesi
-
gözleri samyeli haberlerine çekmek istemiştir.
gözler bir anda oraya yöneldiği için
artık herkesin böyle bir olaydan haberi olmuştur.
hileli ama güzel oynuyorsun sedat.
344 bin lirayla 35 yıl boyunca çalışmadan yaşamak
-
james harden bile faize attığı parayı arttırmış. eskiden 150 bin lirayla 35 yıl yaşardı.
psikosomatik bozukluklar
-
herhangi bir dış etkene bağlı olmayan, genelde fizyolojik olarak teşhis edilemeyen ağrılardır.
kalbi kırılan birinin kalbine acı saplanması, boğuluyormuş gibi hisseden kişinin nefes alamaması, fazla sorumluluk altında bunalmış kişinin omuz ağrısı çekmesi gibi örnekleri olduğu gibi istemeden kürtaj olmuş bir kadının kürtaj olmamışcasına doğum sancısı çekmesi de psikosomatiktir. dışarıdan ölçülemeyen, nedeni belirlenemeyen ancak yaşayan kişinin gerçekten yaşadığı acılar ve ağrılardır.
kişisel fikrime göre psikolojik bozuklukların bedene vurması psikolojik sorunların ciddiye alınmamasından ve depresyon, mutsuzluk gibi hayatın gerçeği olan olguların yapay ya da yok sayılmasından -hatta şımarıklık addedilmesinden- ileri gelir. kişi bilinçaltında gerçekten kaale alınan bir rahatsızlık yaratır. acısını kaale alınmayan acısını somutlar ve hastalığa çevirir.
kanserin ya da tümörlerin psikosomatik olduğuna varan hipotezler olsa da gerçekçi görünmemektedirler.
ancak kişilerin kendi algılarının bedenleri üzerindeki etkisi yadsınamaz boyutlardadır.
kişisel bir örneğimi paylaşmak gerekirse: kendimi sıkışmış, hareket edemez, çaresiz hissettiğim ve bu çaresizlik kaynaklı olarak çok acı çektiğim bir dönemde omuz ve kollarımda ağrılar hissetmeye başlamıştım. bu ağrılar sanki dar bir koridorda kapalı kalmışım da bir kapıyı ya da duvarları zorlamışım da morarmışlar gibi bir imgeyle geliyordu. ve gerçekten çok ağrı çekiyordum. oysa sadece imge düzeyindeydiler ve hiçbir yere çarpmamıştım kollarımı.
bu ve benzeri ağrı ve acıların kökleri -fiziksel bir nedenleri yoksa- zihinde yaratılan çeşitli imgelerde bulunabileceği gibi -birisi sizi o kadar sıkıyordur ki canlanan imge birinin boğazınızı sıkıyor oluşudur ve nefes alamama olarak cereyan eder örneğin- bağışıklık sisteminizin en korunmasız bıraktığı en hassas uzuvlarda sıradan rahatsızlıklar olarak da gösterebilirler kendilerini.
insan psikolojik sorunlarını küçümsemek, inkar etmek ya da görmezden gelmek yerine, bedenine yansımadan kabullenip üstesinden gelmeye çalışmalıdır. inkar ancak daha da zor bir tedavi sürecine sebep olur.
sıfırdan tanışılıp sabaha kadar konuşulan o gece
-
işte belanızın sikileceği gün
cihan haspolatlı
-
daha once kocaelisporda oynamis olan ve fakat bugun itibariyle gs ile anlasmis bulunan, gelecegi parlak, umit milli (artik a milli ) olan ortasaha oyuncusu..
edit: bu adamın geleceğinden sesleniyorum.. bi parlaklık yok burda.. boka battık geri dönün..