• bir gece vakti "nasılsa bizden başkası izlemez başkası yokken izleyelim" tandansıyla izlenmiş, ömrümden rahat 5 yıl götürmüş bir film.
    şimdi bu filmin olayı standard: ilk bakışta "psycho" diye okunan ama esasen "psychlo" olan bir ırk geliyor, dünyamızı hak ile yeksan ediyor, ırkımızı yok ediyor şahane insanlarımız da -ki ilerleyen bölümlerde washington için "dünyamızın merkezi burasıymış eskiden" diyecekler- primitif bir ırka dönüşüyor, mini golf sahalarındaki oyuncaklardan korkar hale geliyorlar.
    ama elbetteki william wallace tandanslı, saving private ryandan tanıdığımız barry pepper burada sahneye giriş yapıyor ve alemlerin şahı padişahı oluyor.
    eğer izlenmediyse ruh sağlığı için izlenmemesi icap eden, mümkün mertebe kaçınılması gereken bir film. işin kötüsü çokça da uğraşılmış bir film. yapıları, efektleri gerçekten de başarılı ama olmamış, olamamış...
    filmin sonunu da söylemekten çekinmiyorum, katil uşak.
  • kusmuk bi film, bi arkadaş getirmişti define bulmus show haber muhabiri edasıyla ''abicim bu film sinemalarda yok'' dedi...izleme gayreti içine girdik, sinemalarda niye olmadığını anlamamız uzun sürmedi. öyle sıkıcı ki uyuyamıyo bile insan, ama baba yorum dier bi kankadan gelmiştir..
    ''abijim koy matrixi izleyelim 58000inci kez, zokim bööle filme ...''
  • filmin uyarlandigi bilimkurgu romani ron hubbard tarafindan yazilmistir. bu zat, john travoltanin da mensubu oldugu scientology tarikatinin kurucusu, babasi, herbiseyidir.
  • her hatırladığımda öğürdüğüm ve midemde hafif bulantı hissettiğim film.

    işin kötü tarafı, alkım yayınevi 1999 yılında bunun kitabını çevirip basmıştı ve ben okumak gibi bir salaklıkta bulunmuştum. nedenini sormayın. üstüne de gidip mal gibi filmini de izleyince...

    öff şimdi bile fena oldum.
    (o zaman bilmiyoruz tabi sayentoloci falan)

    hani kazara denk gelirsiniz, birinin sabit diskinde indirilmiş şekilde duruyordur, ya da bir şekilde dvd'si ile karşılaşırsınız...
    uzak durun... hiçbir vakit bu filmi izleyerek öldürülebilecek kadar boş değildir.
  • hollywood'un dünyayı kurtaran adam'a cevabı. scientology tarikatının kurucusu ron hubbard tarafından yazılmış bir romandan uyarlanmıştır. scientology'nin kutsal kitaplarından, kutsal filmlerinden biridir! konusundan bahsetmek gerekirse;

    --- spoiler ---

    apartman topuklu çizme giyerek iki metre boyunda görünmeyi başarıp, bu sayede düşmana korku salan, dosta güven veren uzaylı bir ırk dünyayı işgal eder. ne var ne yok, yıkıp yok ederler. geriye bir avuç insan kalır. ortada bir şey kalmadığından bu insanlar mağara adamı gibi yaşamakta, taş ve sopalarla savaşarak einstein'a selam durmaktadırlar. uzaylı ırkın gora'daki komutan logar'a benzeyen kötü adamı john travolta, dünya gezegenindeki altın madenlerinin peşindedir. insanları madenlerde çalıştırır. keyfine göre de öldürür. bir de william wallace modeli kahramanımız vardır. uzaylılar bu adamı altın çıkarabilsin diye eğitirler. altın sevkiyatını yapabilsin diye kafasına silah dayayarak uzay gemisi kullanmayı falan öğretirler. bu arada john travolta uzaylısı insan öldürmekten geri durmayınca, kahramanımız isyan eder ve insanları örgütleyip, bomba bir plan yapar.

    plana göre; bir haftada baldırı çıplak mağara adamları jet uçağı kullanmayı öğrenirler. "at binmeye benziyormuş" der bir tanesi ve cüneyt arkın'a gönderme yapar. sonrasında it dalaşı olsun, red baron kesilmek olsun, aksiyonun dibine vururlar. ayrıca bir isyan başlatıp, dünyadaki bütün uzaylı kuvvetlerini bir bölgede toplar ve burayı bombalarlar. ancak asıl nihai darbe bombadır. insanlardan biri uzaylıların araçlarından birine sızıp, onların gezegenine gider. bir kaldırıma oturur. kucağında bir metal bir varil vardır. bu bir atom bombasıdır! kahraman intihar eylemcisi! bombayı patlatır ve önceden hesap ettikleri gibi, atom bombasının patlamasıyla bütün gezegen havaya uçar. geriye bir avuç toz kalır. günahsız bir gezegen dolusu uzaylı da telef olur. ama olsundur. dünyayı kurtaran mağara adamı ve çirkin sevgilisi ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine.

    --- spoiler ---
  • 2000 yapımı olan bu film, ünlü bi bilimkurgu romanından uyarlanmıştır ve 'bi film maksimum ne kadar kötü çekilebilir' başlığı altında incelenebilecek kapasiteye sahiptir. çekildiği sene amerika'da en kötü film seçilmiş, john travolta'ya da en kötü oyuncu ünvanını kazandırmıştır.
  • öyle bir film ki, herhangi bir arama motoruna "fakşit" yazıp aratırsanız doğrudan bu filme çıkıyor
  • travolta'nın oynadığı terl karakterini komutan logar'a aşırı benzettim. yanındaki de zaten rendroy görünüm kuna. gora'nın çıkış yılıyla aralarında 4 sene olması bi acaba dedirtti açıkçası. "karışık var mı? karışık koy ya" makinesini de görünce kahkaha atmadım değil.

    film kötüydü ama aradan çekilebilecek birkaç güzel şey vardı bence. şahsen 3000li yıllarda, tarih öncesi dönemdeymiş gibi yaşayan insanların basit şeyleri efsaneleştirmiş olması hoşuma gitti. post apocalyptic fetişi olan insanların hoşuna gidebilecek birkaç sahne var filmde. günümüz teknolojilerinin fark edilip kullanılmış olması da güzeldi ama tabii ki saçma bir şekilde işlenmiş.

    saving private ryan'ın keskin nişancısı ve gora'yı anımsatmasının hatrına 4/10 verebilirim.
  • aslında konusu orijinal olan ama genel anlamda başarısız bir film.

    ilk entrylerde bahsedildiği gibi çok daha iyi işlenebilirmiş. puanım 10 üzerinden 3,5
  • imdb'de bottom 100 listesinde 37. sirada olan film.
hesabın var mı? giriş yap