biraver

• ya bu biraver iyi şey, hoş şey. hani birader, sürahi çağrışımlı filan da yapmışlar. güzel yani, seviyorum ben. arada sakilik yapıyorsun, ağzını dayamaya çalışan hayvanı geri püskürtüyorsun. muhabbetleri güzel. biravere sarılarak resim çektirmek modaydı bi de ama o kalmamış olabilir artık. nice masaların amına koymuştur o biravere sarılmaya çalışan denyo kim bilir.
  
  2 tane birader var benim. ortancayla iyiyim de küçük benden 9 yaş küçük olunca çok şey paylaşamıyorsun. ben okul diye evden ayrıldığımda da 9-10 yaşındaydı bu çakal. hiç içki muhabbeti geçmedi aramızda. neyse ki bu pezevenk de geldi 18 yaşına ve ilk kez 3 kardeş bara gittik geçtiğimiz hafta. artık denk getirmek de zor amına koyim. biri okulda, birinin ne bok yediği belli değil. ben zaten göçebeyim. neyse, girdik bi bara, garson arkadaş geldi. küçük kardeşime dedim önce sen ver sipariş. "bira" dedi çocuk. bundan sonrası doğaçlama;
  
  -bira mı?-müthiş bir ciddiyetle-
  +ee, evet abi?-nefesi kesilmiş, öyle şaşkın-
  -sen bira mı içiyorsun lan? birader ne diyor olum bu?
  %abi hayretle dinliyorum. yumiyum ne birası lan.
  +abi bara geldik diye ama, ee.
  -olum barda sadece alkollu içecekler mi var? evliya torunusun lan sen? nasıl utanmadan söylersin? bi de abilerin var yanında.
  %yumiyum biz de seni oralarda okuyor sanıyoruz lan. içkiye, kumara gömdün di mi paraları.
  +yok abi, olur mu öyle şey? ee ben normalde de içmiy, ee, ben sizle diye.
  %yalan bari söyleme. dingil.
  
  sonra garsonun da orda bizi izlediğini farkettik. herif şokta nasıl bir senaryoya denk geldik diye. benim dingil birader kıpkırmızı oldu. müstehak terbiyesize! bira içecekmiş! ayyaş pezevenk. biz seni bunun için mi okutuyoruz? öhm.
  
  -kardeş sen bize bi tane biraver getir zahmet olmazsa. patates kızartması. bi de fındık fıstık.
  
  garson arkadaş gitti.
  
  +abi ben içki içtiğinizi de biliyordum ama yemin ederim büyük götsünüz. altıma sıçtım korkudan. elim ayağım boşaldı.
  %kızma be biraver. hoşgeldin şakası. abim olacak göt bana da yapmıştı ilk bara gittiğimizde.
  +abi siktirin gidin ya.
  
  çok olmadı olayın üzerinden geçeli ama birader yerine kullanmaya başladık bile biraver'i. küçük kardeş çok iyi bi şey lan. taşak filan geçiyorsun, iyi oluyor. hem aile jargonuna yeni kelime de katıyor. çok kültürel bi şey.
• bugün birahi demek yerine yanlışlıkla söyleyip kafayı bulmama sebep olan efes icadı.
• kimyager arkada$lar laboratuarda asit baz deneyleri yapıp tuz olu$umunu gozlerken birden bira icmek isterler ve bir eleman gider bira alir gelir. ancak biralarin hepsi soguk degildir. kimyagerler ya, isi iletimi olsun diye hepsini ayni yere dokup ordan bardaklara doldurmayi dusunurler. boylece biranin isisi homojen olacaktir. ancak bunun icin ellerinde uygun buyuklukte tek kab dibinde muslugu olan ayakli bir cam konteynerdir. bu sekilde kullanmaya baslarlar. ancak cihaz icin bir isim bulamazlar. bir gun bir tanesi arkadasina 'biraver' der ve boylece adi biraver olarak kalir.
• ismiyle müşterileri suistimal etmeye son derece müsait bir icat.
  
  - garson, bana bir bira ver!
  - hemen efenim...
  
  ve 2 dk sonra;
  
  - aaa, ama bu biraver!
  - bi boy büyük getirdim, seneye de içersiniz...
  - getirmişken koy bari tamam, içerim yavaş yavaş...
• yine içinde bira olan şeydir. içinde can olan şeydir. fakat amaç biraysa, fark etmeyendir.
• izmir delikanlıları bilaver şeklinde ister bunu.
• biranı kendin doldur diye dizayn edilmiş belki ama ahh ahh birayı doldurmayı bilmiyorsan böyle bi musluktan yandın arkadaş...
  -amma köpüklü oldu lan bu!
  -hava yapmış olm.
  diyalogları eşliğinde köklendiği takdirde aslında 6 bardak çıkmadığını,doldurdukların hep köpüklü olduğundan boşa gitmiş olan kısmını düşmen gerektiğini anlayıp garsona laf edemediğin bi mekanizma aynı zamanda bu...düzgün doldur 6 bardak çıksın aaa!
• z kuşağının böyle bir şeyi bilmemesi çok acı değil mi? artık mekanlar bu konsepti terk etti çünkü biraver söylemek istesen dünya'nın parasını bırakırsın masaya. eskiden 2-3 kişi toplandın mı alır doya doya içerdin. en ucuz maliyetli içecek olan biranın şu fahiş fiyatlarda olması akıl almaz bir şey.
• ankara karanfil sokakta böle bi yer vardır, sürekli kabuklu fıstık servisi yapılır, ve kabuklar da yere atılır, etrafta "kabukları itinayla yere atınız" yazar orjinal bi fikir bulmuş olduklarını sanarlar ama gayet abuk olmuştur; yere bastıkça çatır çutur sesler gelir ve etrafı bok götürür.
• ilk defa bostancı kale bar da gördüğüm ve 2.5 litrelik gösterişli, devasa derecede büyük (sanırım böyle olmasının nedeni biranın ince ve uzun bir silindirik kapta olması), üstünde musluğu olan ve biranızı kendiniz doldururken "vayy ne çabuk bitti yaw! olm varya hep sen içtin ha!!" dediğiniz, bira ile ilgili en sağlam buluşlardan biri...