• cointrin havaalnindan iner inmez eski bir sehre geldiginizi anlarsiniz..buram buram old money kokar..hersey pahalidir.gol kenarinda ki president wilson en saglam manzarali otellerindendir.turk konsoloslugu havaalanina yakin olan icc binasindadir.fiskiyesi dunyanin en yuksege su puskurten fiskiyesidir.orjinal cafe de paris rue de rhone dadir..en piyasa caddesi ortasindan tramvay gecen rue de marche dir..burda libb gayet sik bir lokanta olarak one cikar.yine gol kenarinda marine club diye bi yerde vardir ki buraya uye olmak icin iyi bir teknenin yani sira 10 milyon usd lik banka hesabi olmazsa olmazlarin arasindadir..otoparki porsche,ferrari,bentley,aston martin muzesi gibidir...dugun ,nisan gibi fasiliteleri aristokrat bi ortamda yapmak isterseniz yine gol kenarinda le pearl de lac uygun olacaktir..tum lokantalar gurmedir..cogunda yemeksonrasi puro&konyak menusu tam tesekkulludur.en taze havana purolari kubadan sonra burada bulunur..her taraf private bank doludur ve rolex in merkezi de burdadir..orta yerinde cicekten yapilma dev bi saat fotograf cektirmek icin iyi bir spottur..gol manzarali evlerden en siradaninin kirasi 2500 usd den baslar..burda bir sirketin varsa ayda300-500 chf e 7.40 muadili bi arabayi lease edebilirsiniz..
    ayriyeten paranin konustugu bi sehirdir..kalabalik bi arap ailesi iseniz rolexi bile gunduz vakti kapattirip icerde gonlunuzce alisveris yapabilirsiniz..kayak daha hesapli diye fransaya gecmek cok kolaydir lakin bi problem olursa isvicre vizesi gecmez ve direk hapse girebilirsiniz.gumus sacli beyaz tenli zengin amcalar boldur..hayat yavas akar,gece klupleri sayica az olsa bile dunyanin en iyilerindendir.(bkz: le baroque)(bkz: club b)guzel havalarda gol kenarinda yuruyus idealdir..yine sehir merkezindeki kapali otoparki golun alti oyularak yer kazanilip yapildigindan iyi bir sehircilik ornegidir..top shoplarin oldugu rue de rhone da alisverise cikmis turklerden bol bol gorebilirsiniz..hazine tika basa dolu oldugu icin vatandasindan vergi almaz yada cok komik stamp fee falan alir..batmadan once iktisat bankasi ve finansbank hatiri sayilir bir kadroyla sehirde yerini alirdi..
    sozun ozu guzel sehirdir..butun gocmenler avrupaya kapagi atmak ister,butun avrupalilar da cenevreye denebilir..statu sehirdir bi anlamda,tadini alana yahut talep edene..
  • arabayla milano 3 saat, paris 5 saat, stuttgart 5 saat, en yakin kayak merkezi 45 dakika, avusturya siniri 4 saat, fransa siniri 2 dakika, almanya siniri 3 saat, italya siniri 1 saat seklinde ulasim kolayligi saglanmis, avrupa'nin gobeginde, pek cok onemli yere cok yakin, yasam standartlari cok yuksek, asiri pahali, 40 yasindan sonra cocuklari buyuterek yasanilasi duzen ve temizklik ornegi sehir.
  • eskiden zor oluyordu; her aksam her aksam mesaiye cik korku filmi ambiyansi yaratmak icin karanlik issiz koselerde ulu, turistleri takip et, karda kista eldivensiz atkisiz dolas (malumunuz eldivenle taciz olmuyor) aksam ise gitmeden atilacak laflari hazirlamak da cabasi... cocugun odevine mi yardim edicez turist bayanlara cicero gibi nagme mi yazicaz?

    neyse simdi otomatik aparatlar koydular sehrin dort bir yanina, aksam 6dan sonra yalniz dolasan kadinlari pandikliyor, bize de bir rahat nefes aldiriyor.
  • herkesin elinde iphone kafasında da eşek kadar beats audio kulaklık olan şehir. ufacık bir şehir, ulaşım falan çok şirin. 5 dakikada yürüyerek gideceğim yere kimseye bir şey sormadan sadece durakların üzerindeki çizelgelere bakarak, 3 tramvay değiştirip 10 dakika yürüyerek ulaştım. sonra acıkıp bir şeyler yemek için dışarı çıkıp tur atarken farkettim gerçeği.

    işte bi de ünlü fişkiyesi var melih gökçek'in seveceği tarzda. çok dibine gidip rüzgar yön değiştirince korkutucu anlar yaşatabiliyor ama.

    okul kafeteryasında aldığı düz yemeğe 25(50tl) frank öderken istifini bozmayan cool insanlar da düşündürmedi değil beni. pahalı çok pahalı bi şehir.

    bir de mesela restoranlarda içecek almazsanız kendileri musluktan doldurup getiriyorlar. insanlar kibar ve güler yüzlü.

    genel olarak güzel yer, yaşanır.
  • cenevre'nin bu denli sıkıcı olmasının sebebi tarihinde oldukça uzun bir süre calvin denen bir adamın yazdığı "disiplin" isimli incil inancının yorumlanması olan bir kitaba göre yönetilmesi. bu calvin denen adam, öyle manyak, öyle manyak öyle manyak bi adammış ki kelimenin tam anlamıyla birkaç nesil ebesini s...miş bu cenevrelilerin. çalışmak dışında her şeyi yasaklamış; buna gerçekten yüksek sesle gülmek de dahil. bütün hristiyan tatillerini yasaklamış. insanı günah üretme makinesi olarak gördüğü için ve özgür düşüncenin otoriteyi sarstığını bildiği için hiçbir bireyselliğe izin vermemiş. e tabi sonuçta adam zamanında katolik kilisesine bu özgür düşünce sayesinde karşı çıkmış ve kendi kurduğu disiplin bozulmasın diye en ufak aralık bir kapı bırakmamış. kendisine karşı gelen herkesi hukuksuzca öldürmüş, (bkz: miguel serveto) - kazığa bağlayıp diri diri yakma. yazılanlara göre böyle bir öldürme şekli engizisyonda bile yokmuş.

    cenevre, bugün tam tersi yönde demokrasinin beşiği olsa da - ki bunda şaşılacak bir şey yok. doğal olarak, insanlar bu kadar baskı altında kalınca hürriyetler hakkında daha hassas olmuşlar ve söylemleri bu yönde ilerlemiş - hiçbi zaman kendisinden bir "da vinci" çıkmamış (çıkamamış). gayet j.j.r'ye kadar karanlığın içine gömülüp kalmış.

    ben birden bire cenevre siyasal tarihine merak sarmadım elbette; (bkz: stefan zweig) (bkz: vicdan zorbalığa karşı) (bkz: sebastian castellio)
  • ucaktan indiginizde turkcell'in "fransa'ya hosgeldiniz" diye karsiladigi bir isvicre kenti..
  • wto, un avrupa, itu, who gibi uluslararası örgütleri içinde barındıran leman gölü kıyısında fransa'nın ferney kasabası ve milano ile sınır isviçrenin başkenti olmasa da en önemli kenti...
    gördüğüm en kozmopolit şehirlerden biri, her ülkeden her ırktan en az bir kişinin mutlaka bir uluslararası kuruluşta çalıştığı kent. yerli insanları oldukça soğuktur ve büyük bir kısmının ana dili fransızcadır, ingilizce soru sorarsanız nemrut bir yüz ifadesi ile karşılaşabilirsiniz, gerçi fransızca sorarsanız da çok insancıl olacaklarını zannetmem ama; sokakta afrikalısı, arabı, çekik gözlüsü bol sayıda olduğundan onlara rahatlıkla danışabilirsiniz.
    cenevre'nin diğer önemli bir özelliği dünyanın en orjinal ve pahalı saatlerinin senelerdir bu küçük şehirde yapılmasıdır. üst sınıf saatler ki bazı modelleri 300 bin dolara kadar ulaşabilmektedir: piaget, patek philippe, vacheron constantin, orta üst sınıf saatler: franck muller, hublot, corum, ulysse nardin, orta sınıf saatler: omega, tag hauer, longines, mont blanc,breitling ve amele saatleri:
    tissot, swatch hep bura malıdır.
    lausanne ve montreux cenevreye çok yakındır ve arabayla kolaylıkla yarım saat içerisinde gidebilirsiniz. güzel düzenli temiz yerler gitmişken montrö mütarekesi ve lozan görüşmelerinin yapıldığı sarayları görmekte fayda var... ayrıca isviçrenin meşhur kayak merkezleri'ne de 2-3 saatlik yolculuklar ile kolaylıkla ulaşabilirsiniz.
    cenevre merkez çok pahalıdır, zaten küçük bir şehir olduğundan eğer yaşayacaksanız ucuz ev bulma şansınız yoktur. bu nedenle 5-6 otobüs durağı mesafesinde fransa tarafındaki ferney kasabasında kalabilirsiniz.
    ulaşım otobüsler ve tramvaylar vasıtasıyla sağlanıyor ve oldukça rahat, yalnız genelde kontröl yapılmadığı için biz türkler 3 chflik bileti almadığı için 80 chf'lik cezaya maruz kalabilirler. bu konuda çok hassaslar ki bu yönlerini takdir ediyorum...
    başka bir nokta da mont blanc fransa, isviçre, italya sınırında olduğundan 2 saate avrupanı en yüksek doruklarına ve muhteşem manzaralara kavuşabilirsiniz...
    leman gölü kıyısında gezebilir, teleferikle tepeden şehri seyredebilirisiniz, şehir merkezi pahalı mağazalarla dolu. diğer bir avantajlı yanı ise lyon, milano, torino gibi şehirlere kolaylıkla trenle ulaşabilmenizdir. sessiz, ormanlık, göl kenarında yeşil bir kent, refah çok yüksek, uzun süre yaşanılır mı? tartışılır, türkiye gittikçe yaşanılabilirliğini yitirdiğinden düşünülebilir..
    ha bir de unutmadan yine ferney kasabasında edebiyat tarihinin en piç dehalarından voltaire in şatosu var, yürüyerek yarım saatte gidebilirsiniz. bu şatoda 3-5 çıtırla yaşarmış arada diye duydum, kimbilir, yakışır üstada...
  • dunyayi bilmiyorum ancak avrupa'nin en absurd pahali sehri oldugunu kesinlikle soyleyebilirim. ortalamada pahalilikta istanbul'a 140 index cekebilir

    corporate income tax 2% ile 10% arasinda (kanton ile yapilacak anlasmaya bagli) oldugundan expat cennetidir. evt cok pahali, aksam 9 dan sonra acik yer bulabilmek pazar gunu acik bir yer gorebilmek imkansiz, lac leman cok guzel, kaddafi nin oglunun otel lobisinde hizmetcisine hakaret ettiginin tespit edilmesi sonucu hapse atildigi ve kaddafi'nin cenevre'ye/isvicre'ye karsi cihat ilan ettigi gercek, ama bunlarin hepsi bir kenara en ilginc olan cenevre'nin escort kiz populasyonunda rekor kirmasidir.

    cuma aksami is cikisi arkadaslarla sarhos olalim temali partiye baslanmis cesitli barlarda biraz takildiktan sonra favori gece kuluplerinden sip e gidilmistir. gece boyunca dans edilmis, kafa 10 milyon olmus, guzelce bir hatun bulunmus hos sohbet edilmis yakinlasilmistir. gunun aydinlanmasina yakin muhabbetin dozu iyice arttirilmis artik kavusalim edasiyla evin yolu tutulmustur. yaran konusma evin onunde gerceklesir:

    hatun kisisi so, we have arrived final destination would you like to pay in advance ? (son noktaya geldik, pesin mi odemek istersin?)
    thekacaman pay what? (neyi odeyeyim)
    hatun kisisi 1000 chf (1000 isvicre frangi ~ 1500 lira)
    thekacaman what the fuck ? i thought we are lovers (ha siktir, ben sevgili oldugumuzu dusunmustum)
    hatun kisisi sure, we will marry in your bedroom but there is a price to pay (tabii, birazdan yatak odanda evlenecegiz ama once odemelisin)
    hatunun escort oldugu anlasilmis, sabahin korunde sok gecirilmis ancak hemen hazir bir cevap bulunmustur
    thekacaman there is no price to pay since 1 night accomodation in my place is 1000 chf as well (odeyecek bir durum yok, benim evimde kalmanin gecelik ucreti de 1000 frank)
    hatun kisisi fuck u!
    thekacaman now you're talking!
    escort kizimiz usul usul uzaklasmisti, yine elizabeth ama hic degilse altta kalmamistik
  • havaalaninin hem fransaya hem de isviçreye kapisi var...
  • sehrin sembolu haline gelmis leman gölündeki fiskiyeden saatte 200km hizla cikan su, yaklasik 140metre yükseklige ulasmaktadir. fiskiyenin yakinina hem gunduz hem de gece gitmek iki ayri havaya sahiptir.

    gölünde yüzülebilir ki oldukca temiz ama genelde de biraz soguktur.

    sehrin cografik yapisi az cok izmiri andirmaktadir. gölün karsi yakasina gitmek icin kücük feribotlar mevcuttur.

    sehirdeki yabanci oraninin yüksekligini sehirde cok rahat görmek mümkün. bircok arap bankasinin bulunmasi, arap nufusunda da etkili olsa gerek. ya da tam tersi.

    sehirde sanirim tek hostel bulunmakta. youth hostel ceneve. tuvaletlerine bile kapilari acan kartlarla girilen bu hostelde bir haftadan fazla kalmak yasaktir. bu da sehirdeki kiralar hakkinda az cok fikir sahibi yapmaktadir zaten. hos zaten sehirde bir hafta kalabilmek icin epey iyi paraya ihtiyac vardir.
hesabın var mı? giriş yap