• bir pantolon alıp deformasyon nedeniyle geri götürürseniz, 6 aylıktan daha eski ürünlerin direkt reddedildiğini öğreneceğiniz marka.

    ben pazardan 20-30 liraya, lc waikiki'den 40-50 liraya pantolon alıyorum, bi kaç ay kullandığımda sorun çıkarsa geri götürmüyorum, o fiyata o hizmet. ama 100 liraya aldığım koyu lacivert kotun şekil olsun diye yapılan kat izleri, arka cebinin köşeleri, kenarları bembeyaz oluyor ve delinmeye başlıyorsa; ağ kısmında yırtık oluşuyorsa değiştirilmesini istemek benim hakkım. zaten kumaş o kadar dandik ki, hiç yıpranmayacak kemer yeri bile beyazlaşmış.

    kalabalık mağazada 'o kadar para veriyoruz, dayanıklılığı 6 ay mı?' derseniz, tabi ki 'tamam tamam, gönderelim, kesin reddedilecek diye birşey yok. gönderelim biz onu' diyorlar. neyse ki ordan çıkınca mavi jeans'e gidip sordum, kendileri için süre sınırlaması olmadığını*, bütün markaların da fatura varsa kesinlikle değiştirmek zorunda olduklarını, ürünü ordan alıp direkt kaymakamlığa - tüketici hakem heyetine gitmemi söylediler.

    eve gelip şikayet formuna baktım, 'ağ kısmında yıpranma' yazmışlar. çok akıllılar, 'çok kullanmışsınız, dar almışsınız, bik bik; yani kullanıcı hatası' deyip kurtulacaklar. arayıp şikayetimin bu olmadığını, bir çok yerinde yıpranma ve beyazlama olduğu söyledim, umarım düzeltirler.

    tek bir alışveriş daha yapmayacağım markadır artık. 10-20 lira fazla para verir doğru düzgün ürün satan, müşteri memnuniyetine önem veren yerlerden alışveriş yaparım.

    edit: fabrikadan olumlu sonuç gelmiş, değiştireceklermiş. fikrim değişti mi? hayır.

    değişim sonrası edit: bugün değiştirmeye gittim, şimdi olanlardan sonra kesinlikle ama kesinlikle bir daha adımımı atmayacağım.

    99.9'luk değişim yapacaktım. pantolon (59.9), sweat(14.9) ve gömlek(24.9) beğendim, 99.7 lira. fiyatlar çok uygun diye sevindim, tekrar alışveriş yapabileceğimi düşündüm, kasaya gittim ve:
    -104.9 lira, 5 lira fark almam gerekiyor.
    +ama hesapladım, 99 lira tutuyordu?
    -hayır 104 lira! (gayet sert)
    +peki buyrun (5 lirayı verdim) ürünlerin fiyatını öğrenebilirmiyim?
    -pantolon 59.9, sweat 14.9, gömlek 29.9! ("bana soru sormak, itiraz etmeye kalkışmak ha!")
    +ama gömlek 25 liraydı? (gayet sakinim)
    -hayır 29.9! (dövecek diye korkuyorum)
    +ama elemanınız 25 dedi? (hala sakinim)
    -hayır yanlış söylemiş, 29.95! (hala dövecek gibi)
    +e etikette de 25 lira yazıyor? (aldığım üründe etiket yoktu, aynı ürünün bir beden büyüğü 24.95 ama)
    -hayır yapabileceğim bir şey yok, 29.95! (sanki suç işlemişim, kandırmaya çalışıyormuşum gibi, dövecek gibi konuşuyor)

    artık ben de sakinliğimi koruyamadım, sinirli konuşmaya başladım:
    +e etiketleri değiştirin o zaman!
    -etiketlere yanlış yazılmış olabilir, fiyatı 29.95!
    +elemanlarınıza söyleyin, onlar da müşterilere yanlış fiyat söylemesin!
    -bilmem ne bey, şu ürünün fiyatlarını değiştirir misiniz, acil! (sinirlendiğinizde birşeyler yapılıyormuş gibi davranıyorlar hemen. güya dikkate aldı söylediklerimi, kimsenin kılını kıpırdattığı yok)

    ödemeyi yaptım, gömleklerin yanına gittim bende mi yanlışlık var diye. yok, 29.9 yazısı çizilmiş, 24.95 yazılmış. fiyatı söyleyen elemanı bulup anlattım, "kasada fiyatı öyle görünüyorsa bir şey yapamazlar" dedi, "e fiyat kasada farklı etikette farklıysa düşük olan geçerli değil midir" diye sordum, müdürle konuşmamı söyledi.

    vallahi derdim ne 5 lira, ne de ürünlerinin yıpranması. ürün fabrika malı, elbet hata olur. etiketleri yazan da, bilgisayara fiyat giren de insan, hata yapabilirler.
    ama bir probleminiz olduğunda suçlu gibi davranmaları, dövecek gibi konuşmaları, sizi haksız çıkartmaya çalışmaları gerçekten deli ediyor insanı.

    2010 şuabat'ta iade için gittiğimde, 2008 ekim'de aldığım ürün için "alınalı 2 yıl olmuş! 6 aydan fazla, fabrikaya göndersek bile değişimi olmaz ki bunun, reddedilir zaten!" demeseler de "tamam fabrikaya gönderelim" deseler, şu 30 lira 25 lira olayında dövecek gibi tekrar tekrar "29.95!" demeseler de "etikette yanlışlık olmuş, arkadaşımız da etikete göre söylemiş, fakat ben burda fiyat değişikliği yapamıyorum ne yazık ki, bilgisayarda ne çıkıyorsa onu almak zorundayım" dese... çok mu zor bunu yapmak?

    şimdi ben gideyim de alışveriş yapayım öyle mi? resmen korkuyorum yahu kasada problem çıkacak da o çirkefliğe maruz kalacağım diye.
  • meselenin 18 lira olmadığını anlayamayanların altına gelip entry girdiğini gördüğümüz giyim markası. üstelik bir de keko derler.

    ben ürünü neden almak istedim? hem ürünü beğendiğim hem de 42 tllik ücretini beğendiğim için. taa samsun'dan bu ürünü getirtmemin sebebi de buydu.

    olay enayi yerine aptal yerine konulmak. bunu siz dert etmiyorsanız, 18 liranın lafını yapmamaya devam edebilirsiniz. sonra gider, taşıma ücretlerine yapılan 5 kuruş zam için turnikelerin üstünden atlamaya kalkarsınız.
  • şikayetvar'a hakkında şu şikayeti bıraktığım firma.

    --- spoiler ---

    28.04.2013 tarihinde colin's trabzon meydan mağazasında bir mevsimlik mont beğendim. bedeni yoktu. trabzon forum mağazasına gittim, o monttan hiç yoktu. sordum, eğer olan bir mağaza varsa ordan alayım dedim. samsun çiftlik mağazasında olduğunu, bir arkadaşım vasıtası ile alabileceğimi söylediler.

    o anda orada bulunan, bana bölge sorumlusu olduğu söylenen bir kadın, gerek olmadığını, kargo parası falan da vermeme lüzum olmadığını, 2 gün içinde getirileceğini söyledi. ürün 42 liraydı. indirimleri ile beraber. ben orada gerekirse parasını da ödeyebileceğimi söyledim. gerek yok gelince alırsınız dediler. 02.05.2013 tarihinde ürün geldi diye aradılar. ürünün yeni fiyatı 60 tl. şaka mı bu?

    ben özellikle parasını gerekirse ödeyeyim öyle getirin dememe rağmen, ürünü getirip 60 tl'ye satmaya çalıştılar. ben ürünü neden almak istedim? hem ürünü beğendiğim hem de 42 tllik ücretini beğendiğim için. taa samsun'dan bu ürünü getirtmemin sebebi de buydu. ürünü getirdiler ve 60 tl dediler. ben ürünü 60 tl'den aldım. ürünü gerçekten beğendiğim için. farkındaysanız ben ürünlerine yada kalitesine bir laf etmiyorum. ama müşteri memnunuyeti adına birşey olmadığını gördüm.

    eğer müşteri memnunuyetine zerre kadar saygınız ve inancınız varsa, aradaki bu farkı bana ya iade edersiniz, yada hediye çeki benzeri bir şekilde verirsiniz. çünkü anlattığım şekilde ben yüzde 100 haklıyım. özellikle gerekirse parasını vereyim dedim.
    --- spoiler ---

    ardından şöyle bir cevap aldım.

    --- spoiler ---

    değerli müşterimiz,

    colin’s marka ürünlerimize gösterdiğiniz ilgiden dolayı teşekkür ederiz. şikayetinizin giderildiğini düşünüyoruz.

    her türlü konu hakkındaki talep ve fikirlerinizi aşağıda paylaşmış olduğumuz iletişim kanallarıyla bize ulaştırabilirsiniz, iletilerinizin bizi memnun edeceğinden emin olabilirsiniz.

    saygılarımızla,
    colin’s müşteri ilişkileri departmanı
    444 5326
    info@colins.com.tr
    --- spoiler ---

    ben de şunu söyledim:

    --- spoiler ---
    şikayetimle ilgili hiçbirşeyim giderilmedi. şikayetime 3.5 ay sonra cevap atmanız, bunda da yalan bilgi vermeniz ne kadar güzel. şikayetim kesinlikle giderilmedi. bana ulaşılmadı bile.
    --- spoiler ---
  • "giydiğiniz tişört, pantolon ya da en sevdiğiniz gömleğin üzerinde sizin şu ana kadar farketmediğiniz kan lekeleri olabilir. bu giysiler aylık 38 dolara çalışan insanların bedenlerinin yanmış kokusunu taşıyor olabilir.

    24 nisan 2013’te, başkent dakka’da 8 katlı bir bina olan ve içinde pek çok hazır giyim atölyesi bulunan rana plaza çöktü. bugüne dek gerçekleşen tarihin bu en büyük iş kazasında, şu ana kadar 1133 işçi can verdi. rana plaza’nın çöküşünden tam olarak beş ay önce tazreen adlı fabrikada bir yangın çıkmış; 112 işçi yanarak can vermiş ve 125 işçi de yaralanmıştı.

    bu yangının ardından yerel ve uluslararası sendikalar, temiz giysi kampanyası’nın da içerisinde olduğu organizasyonlarla beraber “bangladeş bina ve yangın güvenliği anlaşması” (bbyga) hazırladılar. iki firma dışında bu çağrıya olumlu yanıt veren olmadı. uluslararası markaların bu sorumluluğu almaları için rana plaza’nın çökmesi ve 1133 işçinin ölmesi gerekti. rana plaza felaketinin ardından 100’ü aşkın uluslararası marka, milyonları aşan bir online kampanyanın da etkisiyle bbyg anlaşması’nı imzaladı.

    şimdi bu anlaşmayı imzalama sırası türkiyeli markalarda… türkiyeli firmalar bangladeş’in 20 milyar dolarlık hazır giyim ihracatının 600 milyon dolarlık kısmını gerçekleştiriyorlar.

    temiz giysi kampanyası türkiye olarak de facto, colins, seven hill, mavi, collezione, batik, little big markalarına birer mektup gönderdik ve durumun aciliyetini anlatarak kendilerinden bu anlaşmaya imza atmalarını istedik. ancak hiçbiri herhangi bir yanıt vermedi. o yüzden artık sizin yardımınızı istiyoruz. bangladeş’te açlık, yoksulluk ve evsizlik tehlikesi içinde kışı bekleyen ve sesleri duyulmayan işçilerin sesi olmanızı istiyoruz.

    eğer siz de kıyafetinizde birilerinin kanı olsun istemiyorsanız bir imza atarak kanlı kıyafet giymek istemediğinizi belirtiniz."

    https://www.change.org/…yafetler-giymek-istemiyoruz
  • kullanılamayacak denli lekeli pantolonları raflarında sergileyip satan,
    modeli beğenilip alındığında ve leke gösterildiğinde "yıkayınca çıkar, çıkmazsa geri getirin değiştiririz" biçiminde yalan beyanda bulunup güvence vererek kurbanlarına kakalayan elemanlara sahip,
    yıkayıp çıkmayınca geri götürüldüğünde "ama biz defolu ürünleri iade almıyoruz deyiştirmiyoruz" diyen güzide bir türk firması.

    gidin hakketten işportadan alın kardeşim ! hiç değilse işportacı, göz göre göre malının arkasında duracak kadar dürüsttür bu ülkede.

    koca şirketler grubu, üretirken bok ettiği malı satarak üç kuruşunu kurtarma, milleti kazıklama peşinde hacı...
  • renkleri ilk yıkamadan sonra boka dönen kıyafetler konusunda benetton'la sidik yarıştırabilir bu marka.
  • kaliteyi sıfıra indirmiş giyim şirketi.

    70 tlye alınan kot pantolon 15-20 günlük kullanımla ağ kısmından açılmış ve garanti incelemesinde müşteri hatası olarak geri çevrilmiştir.
    evet hata benim, kafama giydim çünkü pantolonu. kullanıcı hatasıya. sonuçta insan pantolon kullanırken böyle hatalar yapabilir.
  • kalitede lcw yi yakalamis firma. 20 gun once aldigim pantolonu ag kismimdan ikiye ayrılıdi. hayir akrobat degilim. sadece merdiven cikuyordum.
    kisaca 5 para etmez ve malinin arkasinda duramayan firma.
  • cift tarafli kot olayi ile super birsey yaptiklarini dusunduren firma..
    o pantolonlardan dort tane alip olene kadar idare edebilirim sanirim..
  • markanin ilk adi kulistir ama gavur ne yapsa iyidir sanan bizleri taniyan firma sahibi markayi colins diye degistirip satislari hemencecik uce bese katlamistir.
hesabın var mı? giriş yap