• spoiler
    -------------------
    ewan mcgregor sivilceli bir muhasebe denetimcisidir. bir gun ofiste tek basina birseyler denetlerken yakisikli ve karizmatik bir avukat olan hugh jackmanla tanisir, ot icerler. hugh jackman bariz sekilde serefsizdir, ewan mcgregor kameraya bakarken arkasindan eheheheuheueueue yapmakta, hareket cekmektedir ama ewan mcgregor in evinde tavan aktigi icin dikkati daginiktir bunu farkedemez. gunlerden bir gun hugh jackman, ewan mcgregorun telefonunu kendisininkiyle degistirir, ve ewan mcgregora 100 kontor gonderir. ewan mcgregor, hugh jackman in super bir eleman olduguna kanaat getirir. hugh jackman ayrica ewan mcgregoru bir seks klubune uye ederek guzellik yapar. ewan mcgregor cesitli is kadinlariyla sevismekteyken bir gun kafasi karisir, super babaanneyle sevisir. babaanne olayi kaydeder ve forbes dergisine satarak unlu ve zengin olur. bu arada ewan mcgregor seks klubunde bir michelle williams la tanisir, ama dunya ahret baci olurlar, sevismezler. hugh jackman, michelle williamsi kacirir, imam nikahi kiydirir ve ewan mcgregor u denetledigi sirketten kendine 20 milyon tl yollamazsa kizi oldurecegini soylerek tehdit etti. ewan mcgregor parayi yolladi, bu arada aygaz patlar, tupu degistirmek icin eve girmis olan kapici yanarak olur. hugh jackman parayi cekmek icin bankaya gider, ama nufus cuzdani yirtik oldugu icin parayi alamaz. icmeye gider fakat yanlislikla olur. ewan mcgregor da haram para oldugu icin 20 milyonu parkta birakir. ewan mcgregor la michelle williams, hugh jackmanin emeklilik ikramiyesiyle ayvalik'ta ogretmenler sitesinde yazlik alir oraya tasinirlar.
    ------------------------
    spoiler
  • spoiler
    ----------------

    bir filmin adını "aldatma, aldanma, yalancılık, hile" koyup, daha açılış sahnesinden iki başrol oyuncusunun tanıştığını ve ot içip kaynaştığını gösterirsen biz de oturur filmin ortasına kadar kendini hilenin ortasında bulan salak gencin bunu fark etmesini bekleriz.

    kısacası dakka bir gol bir, isminden error veren berbat film.

    ---------------
    spoiler
  • kötü film.
    michelle williamsa seksi olmak yakışmamış. ewan mcgregoren çirkin haliyle karşımızda. hugh jackman en kötü rol yaptığı filmde oynuyor.

    tipleri bir yana koyarsak, film kopuk kopuk. hele sonu hiç olmamış.

    --- spoiler ---
    koskoca madrid'te bir meydanda tak diye karşılaşmaları.
    20 milyon doları parkın ortasında lönk diye bırakıp gitmesi.
    hadi be ordan.
    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    film belli bir kısmına kadar, jonathan karakterinin şizofren olabileceği izlenimini vermekte ya da ben o gözle izledim ilk yarısını.

    --- spoiler ---
  • bu kadar basit kurgular ve mantık hataları üzerine film çekilemez. en ufak zeka pırıltısı olmayan film. tamamen zaman kaybı. üzerinde konuşulmaya bile deymez.
  • dogrudur, film deception yani yanilmayla ilgili. seyirci guzel bir film izleyecegini zannederek girdigi sinema salonunda cok buyuk bir yanilginin parcasi oluyor iki saat boyunca.
  • türk tv lerinde sürekli aynı formatta dizilerin yayınlanmasına artik kızmamaya karar verdiren dizi.
    arkadaşım bıkmadınız mı bu fbi'a danışman olan aşırı zeki, eğlenceli, super karizmatik üstün yetenekli adam ve ona eşlik eden soğuk, ifadesiz ama sonradan yiyişmeye başlayacak kadın polis tiplemesinden.
    dizi bildiğiniz tüm eski polisiye dizileri çeşitli açılardan çakmış ve klişe kelimesinin dibini görmüş bir yapım.

    the mentalist
    fringe
    luficer
    sherlock
    ve diğerleri.....

    ama yukardaki hepsinin orjinal yönleri varken deception'da orjinal zerre görmüyorsunuz.
  • philip roth kitabı. eskiden ayrıntı'dan çıkmış, şimdi ise monokl yayınları tarafından basılıyor. çevirmen (didem hızkan) iki basımda da aynı.

    kitaba dair çok fazla bir şey söylemek istemiyorum, eşini, eski üniversite hocası ile aldatan bir kadın var. bu kadın ile hoca arasında ilişki, aşk, sadakat, evlilik -e roth olduğuna göre illa ki yahudilik- üzerine fazlasıyla entelektüel diyaloglardan ibaret bir kitap. okuması bence keyifli ama herkes sevmeyebilir. bir olay yok çünkü, diyalog üzerinden seyrediyor her şey.

    söylemek istediğim asıl şey ise başka. bizler genelde bir kitaptan alıntı yaparken o alıntıyı sıklıkla yazarın kendi hayat görüşü gibi algılıyoruz. biz öyle algılamayıp o amaçla paylaşmasak dahi bir süre sonra o alıntıyı okuyanlar da onu paylaşıyorlar ve kitapta bir karaktere ait bir cümle yazarın kendi fikriymiş gibi yayılıyor. ulan sahte şiirlerle derdin bitti de bir bu mu kalmıştı diyebilirsiniz ama bence önemli bir mevzu bu. bu sebeple sıklıkla bir kitaptan alıntı yaparken sayfa numarası ekliyorum ve alıntı paylaşanlara da sık sık bunu tavsiye ediyorum ki hem sahte sözlerin, paylaşımların önüne geçebilelim hem de merak eden olursa kitaptaki o cümlenin önüne arkasına da bir bakabilsin.

    şöyle düşünün; kitaptaki iki karakter evlilik üzerine bir tartışma yaparlarken sen aradan seçtiğin bir cümleyi yazarın adıyla internette paylaştığında aslında sahte bir paylaşım yapmıyorsun, ne var ki yazarın görüşü, senin paylaştığın repliği söyleyen karakterle değil de onun söylediklerine karşı argüman üreten karakterin düşünceleriyle paralellik gösteriyordur belki de. dahası da var ki örnekle anlatayım onu da;

    --- spoiler ---
    ''annem bana asla amımı açıkta bırakacak şekilde oturmamı öğretmişti. ''
    ''ve şu anda bacakların bir beyefendinin omuzlarının üzerinde duruyor.''
    ''bana bu konuda hiçbir şey söylemedi. sanırım bunu alışkanlık haline getireceğim aklının ucundan bile geçmemiştir.'' -sf. 48
    --- spoiler ---

    burada ilişki yaşayan iki kişi, bir sevişmenin ardından -benim de çok sevim sık yaptığım bir şeydir.- cinselliğe, ilişkilere dair konuşuyorlar, ironik cümleler kurup, espriler yapıyorlar. dolayısıyla öncesi sonrası olmadan bu pasajı alıp da philip roth diye paylaşmak hem kitap hem de yazar hakkında farklı bir algıya neden olabilir bence. yine de paylaşmayalım demiyorum tabii, sadece sayfa numarası, kitap adı ekleyelim yazar adını yazıp bırakmak yerine. kitaptan alıntıladığım kısımlar;

    --- spoiler ---
    ''budum. buldum. son soru. sen hâlâ, bir nebze dahi olsa kalbinin herhangi bir köşesinde evliliğin bir aşk ilişkisi olduğu yanılsamasını taşıyor musun? eğer taşıyorsan, bu birçok sorunun nedeni olabilir.'' -sf. 9

    ***

    ''çok içen insanlar genellikle ilk içkilerinden önce saate bakarlar. ne olur ne olmaz diye.'' -sf.11

    ***

    ''seksten hiçbir şekilde zevk almıyorum. ya kendimi çok yalnız hissediyorum ya da zor geliyor. zaten hayat da böyle değil mi?'' -sf. 15

    ***

    ''belki de yasak bir ilişkide sadece bir tarafın ailevi tatminsizliklerini dinlemek daha iyidir. çünkü eğer ikisi birden anlatacak olursa, ilişkinin kendisi için vakit kalmayabilir.'' -sf. 36

    ***

    ''...çünkü içinde bulunduğum sınıf için fazla eğitimli biriyim ve ait olmam gereken sınıf için de yeterli param yok. bu insanlarla aramda, maddi nedenlerden dolayı ait olduğum sınıftakilerden çok daha fazla ortak yön var. yanlış yerdeyim. tamamıyla.'' -sf. 46

    ***

    ''bir evlilik için elinde fazladan yaşlı bir erkek arkadaş bulundurmaktan daha iyisi yoktur.'' -sf. 48

    ***

    ''annem bana asla amımı açıkta bırakacak şekilde oturmamı öğretmişti. ''
    ''ve şu anda bacakların bir beyefendinin omuzlarının üzerinde duruyor.''
    ''bana bu konuda hiçbir şey söylemedi. sanırım bunu alışkanlık haline getireceğim aklının ucundan bile geçmemiştir.'' -sf. 48

    ***

    ''asla daha iyi olmaz. kumar gibidir. hiçbir zaman daha iyiye gitmez. eğer oyunun arasında terk etmek istiyorsan terk et çünkü daha iyi olmayacaktır.'' -sf. 55

    ***

    ''ben israil karşıtı değilim. araplardan tiksiniyorum. bir zamanlar bizde de gelip evimizin etrafındaki kaldırımlara sıçan, malların fiyatlarını yükselten ve buna benzer işler yapan araplar vardı. yahudilerin asla yapmayacağı türden şeyler.'' -sf. 62

    ***

    ''...eğer bir beyaz olsaydı hayır diyebilirdin ama bir zencinin gözünün içine baka baka, hayır burada yemek yiyemezsin diyemezsin....'' -sf. 65

    ***

    ''başka erkekler düzmeye giden yolda, baştan çıkarma sürecinin bir parçası olarak sabırla dinlerler. bu nedenle erkekler genellikle kadınlarla konuşurlar -onları yatağa atabilmek için. sen ise onlarla konuşabilmek için yatağa atarsın. başka erkekler onların hikayelerini anlattırmaya başlarlar, yeterince nezaket gösterdiklerini düşündüklerinde de ağızlarını sertleşmiş aletlerine doğru kibarca aşağı iterler...'' -sf. 67

    ***

    ''... hatırlıyorum, o a'lık öğrencilerin hepsi kafka'nın babaya mektup'unu okuyordu ve onun dava'yı ve dönüşüm'ü yazarken tamamıyla babasıyla ilişkisinden yola çıkarak hareket ettiği türünden açıklamalar getiriyorlardı. sen ''hayır,'' dedin, bıkkın bir ifadeyle, 'tam tersine. babasıyla arasındaki ilişkide ''dönüşüm ve dava'dan esinlenmiştir.' bunun onlara söyledikten sonra, yumruğunu havaya kaldırdın. 'bir yazar otuz altısında değerli hale gelir, artık tecrübelerini hikayelerine aktarmaya gerek duymaz, hikayeleri onun yaşamına girer.'...'' -sf. 91

    (monokl yay. - 1 baskı - didem hızkan altunbey çev.)
    --- spoiler ---
  • iptal edilmiş dizi, ikinci sezonu olmayacak
hesabın var mı? giriş yap