• bir adaya düştüğümüzde isteğe bağlı olmadan, pakete dahil gelen üç şey.
  • bazıları için olmasa da olurdur, sanılanın aksine herkes için tatil olayının anahtar kelimeleri değildir.

    dağ başında hamak kurup şarap içmeyi tercih ederim, o derece kılım işte!
  • artık bana cazip gelmeyen tatil şeklidir. tavuk çevirme misali yanma ile gelen gündüz, hatıra fotoğraflarındaki kıpkırmızı yüz içinde bembeyaz göz akları, tanıışılan garip tipler, saçma animasyonkar, kazık fiyata dondurma yemek zorunda kalmak ve sayamayacağım pek çok nedenden dolayı bıktırmıştır.
  • herbir ögesinden ayrı nefret edilesi üçlü. güneş tepenizde pişrir, terletir, gözlerinizi bile acmanızı engeller. denize girip serinleyelim dersiniz suya girince üşürsünüz. çıkayım öleyse diyince kum girer devreye her yerinize kacar, yapışır. zaten tuzlusunuzdur güneş daha da yakıcı olmaya başlar.
    bu üçleme allaha yakın bana uzak olsun.
  • kimi zaman katlanılmaz hale de gelebilen üçlü...sıcaktan bunalmış bir halde denize gidecek enerjiyi zar zor bulup kumun sıcaklıgından denize kadar zor yuruyup sonra da denizin pisligini gorunce bu uçluden kaçıp karlı fırtınalı gunlere kavusma istegi artabilir
  • istanbul'da kasımda başlayan ve mart sonuna dek devam eden kış sonrası insanların özlemi
  • yaz gelince akıllara girip oradan bir tülü çıkmayan üçlü. bir tür tatil sendromunun simgeleri. özellikle bu üçlüye aşk da eklenirse elem verice sonuçlar ortaya çıkabilir.
  • yaz aylarında turizm sektörünün üç silahşörleri. herbirinin ingilizce karşılığının s harfi ile başlamasından mütevellit sss olarak anılmaktadırlar. peki ama bu üçlünün d'artagnan'ı kim olacak derseniz, dördüncü s olan sex ne güne duruyor derim.
  • diye diye türk turizminin anasını belleyen trio..
hesabın var mı? giriş yap