• efendim, rivayete göre, daha yeni yeni popüler olduğu dönemlerde bir arkadaşı ile birlikte brezilya'ya tatile gitmişler iki erkek. döndüğünde magazin muhabirlerine yakalanan emre ile bir muhabir arasında şöyle bir diyalog geçmiş:

    - emre, brezilya'ya kız arkadaşını neden yanında götürmedin?
    - sen kayseri'ye giderken yanında pastırma götürüyor musun?
    - ...

    (bkz: emre in brazil)
  • bugün, iki lafından biri avrupa'ya gitmek olan genç veteranlar bok yesin, şu yaşında avrupa'ya gitsin, o gidemediği için takımına trip yapan tüm futbolculardan iyi oynar.

    jubile yapacağına en kötü ac milan'a transfer olur amına koyayım.
  • emre aşık, milli formayla jübile yapmayı hakeden bir futbolcudur.

    türk futbol tarihinin milli takımlar düzeyindeki en büyük iki başarısında forma terletmiştir. 2002 dünya kupası üçüncülüğünde, euro 2008 yarı finalinde pay sahibidir.

    emre aşık, milli formayla jübile yapmayı hakeden bir sporcudur.

    hakkında kimse; maç sattı, şike yaptı, kendi takımının aleyhine bahis yaptı diyemez, çünkü olmadı.

    emre aşık, milli formayla jübile yapmayı hakeden bir profesyoneldir.

    yedek kalmayı sorun etmez, görev verilince elinden geleni yapar, her zaman hazırdır. işine saygı gösterdiği için saygı duyulur.

    yirmi senelik kariyerinde bir tane parmaklama olayı gündeme geldi diye formayı helal etmem diyen varsa etmesin zaten. bir tanesi gündeme geldi diyorum zira kesin daha çok parmak atmış parmak yemiştir. küfür etmiş küfür yemiştir... stoper oynamanın doğası bu. tasvip edilmez ama olur zira futbol gibi ve futbolcu da mahallelerden çıkar.

    materazzi küfreder, zidane kafa atar, maradona elle gol atar...

    emre aşık nasıl hatırlanıyor sorusunun cevabı hem emre açısından hem de cevaplayan kişi açısından önemlidir. emre aşık denilince ilk akla gelen gerçek bir profesyonel olduğu olmaldır. siz eğer; ya o değil de beş sene önce birine parmak atmıştı diye hatırlıyor ve bu sebeple milli formayı çok görüyorsanız, bu emre'nin sorunu değil sizin bakış açınızın sakatlığı ile alakalıdır.
  • etme bulma dünyası. ergenler bilmez bu adam aysun kayacı ile yıllarca beraber oldu. aysun buna deli divane evleneceğiz diye bekledi yıllarca. bunların beraber yurtdışında tsunami felaketi atlatmışlığı bile var. evlenecekler diye beklerken gitti kızı bıraktı bu. yaşına başına bakmadan da 93 lü yani 20 yaşında kızla evlendi. (kız şu an 27 yaşında.) niye? kendince temiz olacak çocuklarına anne olacak. mankendi çünkü aysun. muhtemelen de aileye kendini sevdiremedi.
    aysun gitti okul okudu. ülkenin alnına yazılmış ulvi ;) sözleri var. kadın gitti evlendi çocuğu oldu. ingilterede yaşıyor. peki bunun aldığı kadın napıyor dersiniz?? emrenin canına okuyor. ne demiştim? etme bulma dünyası
    kadın var adamı vezir eder! kadın var adamı rezil eder!
  • vaktinde (maraba televole dönemi) ailesi aysun reisi beğenmeyen eski futbolcu. kızın da verilmiş sadakası varmış bu arada.
  • kariyeri boyunca hakettiği saygıyı göremeyen adam... her daim ortalama bir türk defans oyuncusunun çok üzerinde performans göstermiştir. zaten kendi takımında oynamadığı, hatta kiralık verildiği dönemlerde milli takım'a çağrılmasının başka bir açıklaması olamaz. ancak nedense türk futbol taraftarı hiçbir zaman emre aşık'a güvenmemiştir. sanki ligimizde cannavaro'lar, thuram'lar, rio ferdinand'lar vardı...

    her neyse... artık her şey geride kaldı. emre aşık futbola veda etti. her fırsatta itin götüne sokulan galatasaray taraftarı, bu sezon doğru düzgün oynamamış olsa bile kendisini unutmadı ve giydiği formanın hakkını veren adama hakkını verdi. umarım emre akıllara geldiğinde türk futbolcusunun aklına da iki şey gelir:
    1) hem fenerbahçe, hem galatasaray hem de beşiktaş forması giyerek de bu takımların taraftarlarının hiçbirinden (en azından rakiplerde de oynadı diye...) küfür yememek mümkünmüş.
    2) aysun kayacı gibi bir kadından ayrılıp da psikopata bağlamadan profesyonel mesleki yaşama devam etmek mümkünmüş (lahmacunu özledi veya 3 hafta gol atamadı diye 3 aylık bunalımlara girenlere, bir maçta taraftar yuhaladı diye sezon sonuna kadar trip atanlara selam olsun)

    yaşattığın tüm güzellikler için teşekkürler sevgili emre... ve senden son bir rica: lütfen yorumculuk günlerinde bir dönem aynı formayı giydiğin arkadaşların gibi ağız ishali olma.

    not: bu entry'yi bitirirken aklıma geldi. galatasaray tribünlerine son selamını verirken emre'nin futbol hayatını düşündüm. ve gördüm ki; fenerbahçe formalı sabi sübyan halini de, milli takımda isveç'e attığı golü de, beşiktaş'ın 100. yılında şampiyonluğu kutlayışını da, ankaraspor'a kiralık verilip sonrasında milli takıma çağrıldığında yaşadığı mutluluğu da, galatasaray her çağırdığında gelişini de tebessümle hatırlıyorum. ellerinde uefa kupası'yla gördüğümüzde bile keyfimizi kaçıran ex-futbolcularımızın aksine... yürüyedur emre aşık!
  • başına gelenlerden anladığım kadarıyla fena halde aysun kayacı'nın ahını almış eski futbolcu. yanlış hatırlamıyorsam bayağı sıkıntılı bir şekilde ayrılmışlardı.
    nasıl ki biz de ülke olarak aysun kayacı'nın ahını aldıktan sonra burnumuz boktan çıkmadı ya, emre aşık da bunun kişisel bir versiyonunu yaşıyor. aysun kayacı'ya bulaşmayacaksın hacı, death note gibi hatunmuş.
  • yetenki, akıllı ve dünya çapında stoperler yetiştirmesi ile ünlü bir ülkenin tek kötü defans oyuncusudur.
  • futbolculugunu yorumlayanlarda akil yoktur, o olmayan akil su fotodaki topa kafa uzatan aslanin sahip oldugu kadar yurege sahip olamamakla da dogru ortantili olsa gerek: yuregin olmadigi yerde beyin neye yarar.
    http://img504.imageshack.us/…mg504/4776/adszkb7.jpg

    ridvan'in diyisiyle : " hey yavrum be "
  • çoğu futbolsevere göre nobre'ye parmak atttığı için kaka ya da 6 kasım'da oynanan o malum maçta yerde yatan tuncay'ı bilerek çiğnediği için zalim oyuncudur. fakat yaptığı işin hakkını veren futbolcu abimizdi. ülkücü güven sazak'ın başkan olduğu dönemde fenerbahçe'ye transfer edilmiş 95-96 sezonu sonunda aykut, oğuz, tavuk karası engin ve asker bülent ile birlikte fenerbahçe'den uzaklaştırlmıştı. fenerbahçe yıllarında milli olmuş ve 96 elemelerinde isveç'e gol atmıştır. bunun dışında kendisi erbakan hayranı olup 1995 genel seçimlerinde refah partisine oy vereceğini bir röportajda dile getirmiştir. unutulmamalıdır ki o dönemin fenerbahçesinde ülkücü rüştü ve işçi partili kemo'da bulunmaktaydı. hiç süphesiz fenerbahçe bir mozaikti. ne mozaiği ulan dedinizi duyar gibiyim.
hesabın var mı? giriş yap