• babası öldükten sonra amcaları tarafından kovulduğunu, matraş şirketine sokulmadığını iddia edip 750.000.000 tl sermayeli şirketten 187.500.000 tl lik hak isteyen ex-şarkıcı.

    bir yandan hakkını almasını istiyorum (sempatim var kendisine; zamanında çok güldürmüştü beni) ama bir yandan da "ya aldığı paralarla müziğe dönerse" diye korkuyorum!
  • klibi falan tutmayınca, dedikodular, tv rezil etmeleri de arşı alaya değince bunu kıbrıs'a göndermişler, biz "güzellik kraliçesi" kızla evliydi... bu emre uyuşturucu hadiselerine dalmış, tedavi falan görmüştü, televizyonda falan gördük bu aşamaları . çağırdıkları televizyon programında, "bi daha yapmicam, hayranlarımı üzmiycem, karımı da üzmiycem, hatalarımı anladım" gibi sözler etti, "albümümün yarısı hazır, bu defa çok farklıyım" demeyi de ihmal etmedi.

    ikinci albümü çıktı muhtemelen ama kime çıktı, aile arasında mı bastırdılar anlamadım gitti.
  • yıllar önce televole'de görmüştüm kendisini. kıbrıs'a yerleşmişti. böyle kilo almış, göbek yapmış haliyle; erken biten müzik macerası için "türk halkı bana sahip çıkmadı" demiş ve "türkiye'ye reggae müziğini getiren adam"a karşı bu nankörlüğümüzü yüzümüze vurmuştu.
  • ironik olan, kendisi kadar olmasın, yine de büyük bir fiyasko olan ozan orhonun eski karısıyla evlenmiş olmasıdır. kadının hali daha mı şey yoksa bilemedim.
  • bir kızla tanışmış.
    o kızla ilk çıktığı gün evlenmeye karar vemiş.
    evlenmiş.
    evlendiği hafta boşanmak istemiş.
    boşanamamış. meali: bu işlerin g.t istediğini farketmiş
    tutmuş 2 çocuk yapmış. meali: boşanmak istediği kadınla minimum iki kez yatmış !
    13 yıl evli kalmış.
    sonra boşanmaya kalkmış çünkü eski sevgili ile karşılaşmış.
    eşi taleplerde bulunmuş.
    aman boşanıyım da ne olursa olsun demiş, imzalamış.
    mahkemede hakim ''oğlum bu imzaladığın şeyler çok ağır, istersen vazgeç'' demiş.
    yok yok boşa beni, kurtuluyum razıyım diyerek boşanmış.

    şimdi de ekranlarda mağdurum edebiyatı yapıp, yargının verdiği kararı iki tane medyacı kızla tartışıyor ve yargıya, eski eşine ve avukata kısaca ortalığa hakaretler yağdırıyor. tam komedi. sabah sabah iyi geldi.

    bu arada adamın serveti 50 milyon dolar. meşhur matraş derinin veliahtı. bir de şarkıcıymış bu.
    ilk kez görüyorum ! kıyafet, oturuş, konuşma şekli falan kurtlar vadisinden fırlamış gibi.

    matraş'tan aldığım bir çantam var. bu adama mı para kazandırdım diye saçımı başımı yoluyorum şu an !!

    ps: siyaset ve haber izlemekten bıkıp kendimi dedikodu programına verdim bu sabah! süper iyi geldi. kezbanın aşkından, ortalıkta dönen dolaplardan, haliçten falan daha iyi! tavsiye ederim. daha gerçek. daha dünyevi dertler bunlar !
  • ben bunu hep bülent ersoy un bir ara kocası olan bücür sanırdım. benziyolardı keratalar ama o cem bişiydi. halbuki bu emre bişi.
  • ben bildim bileli matraş deri'nin veliahtı bu adam. bak yine çıkmış gazeteye aynı şeyler hep. zaten dünya üzerinde bi' veliaht prens charles var bi' de bu. ömürleri beklemekle geçiyor çok üzülüyorum. evet.
  • tarkan'la yine sensiz albumunden sonra arasi acilan yapimci alpay aydin'in intikam amaciyla piyasaya surdugu bir sarkiciydi bu adam. sarkilarinin cogu da alpay aydin'a aitti zaten. ciktigi zamanlardaki popcularin cogu konservatuar ogrencisi ya da mezunuydular. o ise bir baltaya sap olamamis, hirsli ama yeteneksiz bir produktorun kanatlari altinda parasini bastirarak kaset yapmis bir zengin cocugu olmanin ezikligini "mimar sinan universitesi konservatuari'na girmek istiyorum" diye demecler vererek atmaya calismisti. ciplaklik* ve taklitle* gelebilecegi yere kadar geldi, sonrasinda da unutuldu gitti.
  • baba parasiyla da popstar olunabileceginin en guzel ormegi olan kişilik (baba parasıyla protest muzigin kralı olunabilecegini de emre matraş vakasından bir kac sene sonra” romantik prens tunç” ya da namı diger emrah dincer vakası ile gormuştuk)

    island raggae dedigi muzigi pek olmasa da klibi çok güzel tutmuştu bu arkadaşın, tek kanallı trt doneminden henuz yeni yeni çıkan ve bazı belediyelerin çanak anten ile verdigi alman rtl sat 1 kanallarını izleyen birkaç ilçe halkı dışında beyaz camda kadın göğsü görmeye alışık olmayan tr televizyon izleyicisi arasında “haydi çal” klibinin klibinde bir kac saniye gorulen nü manzaralar hoş bir etki yaratmış o donemde ergenzlik çağlarını yaşamakta olan gençlerin severek izledigi kliperden biri olmuştu

    klibin fonunda calan ve şarkı oldugu soylenen tıngırtı ise yaklaşık olarak şu sözlere sahipti
    haydi cal cal durma cal cal
    cal cal yine cal cal
    hey hey hey (x2)
    hoy hoy hoy (x2)

    kliplerinde kafasına zeytin dalları dallar gecirip iki eli havada huşu içinde sallanan emre matraş efendi bu şarkısı ve klibi ile hare krishna hare hare rem rem tadı yakalmaya çalışmakta idi, ama olmadi, yemedi sanırım, bir de buz hokeyi oyunculugunun yanında arada milli sutopçu oldugunu da soylerdi bu arkadaş, dogru mu bilinmez
  • adam 18 yasinda eglenmis gulmustu turkiyenin vizyonuna cikip, hic de umurunda degildi sanirim onemli biri olmak bir yerlere gelmek...o acidan imrenmistim kendisinde ki larcliga.
    en erotik klibi cekmisti, en kisa vocal range i olan sarkiyi soylemisti
hesabın var mı? giriş yap