1 entry daha
  • türk asıllı bir feylesof olan farabi, türkistan'ın farab kentinde doğduğu içün bu adla anılır olmuştur.. zaten asıl adı, pek öyle her daim anılacak türden de değildir: "ebu nasr muhammed bin turhan bin uzluğ" gibi.. tamsayılı zamanların adamı olan farabi bey, gençliğinde bağdat illerine gelerek, felsefe, mantık ve matematik gibi latif ilimler üzerine eğitim görmüş; ruhunu da müzikle eğitmiştir.. nitekim, bu hususta "büyük müzik kitabı" nam zarif bir eseri de mevcuttur..

    islam felsefesinin kurucusu olan farabi, tümüyle aristo'cu bir felsefi dizgeyi savunmuştur; bilgiyi en ulu erdem olarak bellerken, aklı da en mühim yetiden saymıştır.. buradan hareketle, ilgilendiği tek mevzuu da epistemoloji olmuştur bittabii.. duyulara ve akla dayalı bilgi sistemlerinden dem vurup durmuştur yaşamı boyunca.. dem vurmuştur amma, bu iki sistemi islam felsefesiyle harmanlamaya davrandığında ise, fazlasıyla kaçak çay içer gibi olup, keskin aromadan ötürü bayılmıştır..

    en mühim felsefi eseri olan "fusus-ül hikem"de (bilgeliğin kıymetli taşları), akıl hadisesiyle o kadar çok uğraşmış, ömrünü bu uğurda öylesine tüketmiştir ki, sonunda, "akıl akıl, gel s.." cümlesini tamamlamaya muvaffak olamadan hakkın rahmetine kavuşmuştur farabi bey..
159 entry daha
hesabın var mı? giriş yap