3 entry daha
  • günün birinde bir suç işlemeye karar verirsem öncelikle yatay geçiş yapacağım meslek grubudur.

    yanlış anlaşılmasın, halihazırdaki ergenekon davasına sağ cenahtan gönderme yapıyor falan değilim. az önce okuduğum bir entryde geçen bir tamlamadan geldi aklıma.

    ülkemizle ilgili ne zaman olumsuz tanımlamalara girişilse şu klişe lafı duyuyoruz hep: "gazetecilerin, yazarların hapse atıldığı.." bir devletin, hükümetin yanlış yaptığını, kötü olduğunu vs. ortaya koyma için hemen sarılınan bir argümandır bu, gazetecilerin yazarların içeri atılması..bunu duyunca hemen "vay ipne yönetim" dememiz vacipmiş gibi..öyle bir büyüsü vardır ki bu klişenin "naapmış la bu adamlar" demek kimsenin aklına gelmez. gelse bile "kitap yazmışlar abi" ile ilk dalga savuşturulur? o kitapta ne yazmış, birine hakaret mi etmiş, olmamış bir olayı olmuş gibi mi yazmış, elinde basın gibi bir imkân var diye köşesinden olur olmaz çamurlar mı saçmış, bir insanı toplum içine çıkamaz hale getirip "ehehe" mi demiş..hiç düşünmeye gerek yok bunları..gazeteci yazarlar içeri atılmış..hiiii, amaniiin, gaçııınn..

    bir kasap olarak rakip bir kasabın dükkanı için el ilanı bastırsam ve "bu adam kokuşmuş et satıyor" desem, adam beni içeri tıktırsa kimsenin bana destek olacağı yok.. bir gazeteci olarak köşe yazısı yazsam, "bu kasap toplum sağlığını tehdit ediyor, kokuşmuş et satıyor" desem..adam dava açsa, ben içeri girsem bütün medya, toplum vs. benim arkamda..o kasap devletin işbirlikçisi, halk düşmanı..

    ne güzel lan.
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap