9 entry daha
  • en güzel duyguların insanıdır. düşünüyorum da süt annem olmasaydı çok daha monoton bir hayatım olurdu. benim süt annem resmen macerayı seven adam'ın dişi versiyonu. mesela, seneler evvel eşi vefat ettiğinde yalnız kalmaması için evcil bir hayvan hediye etmek istemiştim. kedi köpek tüy döker, kuş kafa ütüler filan derken bana başka seçenek bırakmadığı için şirin bir kaplumbağa almıştım. her gittiğim zaman akvaryumuna yeni bir kaç oyuncak, palmiye ve yem alıyordum. bir keresinde aldığım yem bozuk olduğundan mıdır nedir fena kokuyordu fakat önemsememiştim. süt anne koku kaplumbağadan geldi zannettiği için bir şekilde alıp götürmem için beni aramış fakat ulaşmamış. o esnada satın aldığım dükkana hayvanı götürüp geri vermek istemiş. adam geri almayınca gerisin geri eve dönerken yolda bir süper markete uğramış. ev için gerekli alış verişini yaptıktan sonra aklına çok acımasızca bir fikir gelmiş ve küçük bir kapta olan kaplumbağayı gözükebilecek bir rafa bırakmış. yani bildiğin bebeğini cami avlusuna bırakan kadınlar gibi elli yaşından sonra maceraya girişmiş. ben eve uğradığımda hüngür hüngür ağlıyordu. ne oldu diye sorunca durumu anlattı. kadıncağız resmen evladını ulu orta yerde bırakmış gibi pişmanlık duyuyordu. bir koşu gittim buldum gariban kaplumbağayı. anladık ki hayvan değil yemi kokuyormuş. bir kaç hafta sonra bir baktım ki kaplumbağaya eş almış ve hayvanları marulla besliyor.

    - ahahaha, süt anne ne oldu? bir taneye burun kıvırıyordun?
    + sen sus zibidi! hayvan yalnız kalınca travma geçirmiştir, yalnız kalmasın intihar filan eder mazallah!
    - ohaa :) resmen görücü usülü gelin yapmışsın bizim oğlana, hayatını kararttın garibanın.
    + sen ne anlarsın eşek herif. yalnızlığı ben bilirim.
    - :((
13 entry daha
hesabın var mı? giriş yap