2 entry daha
  • "genç adam bitkindi, yaşadıkları ona son derece ağır gelmeye başlamıştı. diz çöktü, ellerini açıp tanrıya yakarmaya karar verdi. kafasında söyleyeceklerini toparladı, ama tanrı yerinde yoktu. telesekreter mesajı bitmek bilmiyordu. nihayet sinyal sesi geldi. gırtlağını temizledi ve duasına başladı. daha bir iki kelimeyi ancak söylemişti ki durdu. bu işte bir tuhaflık vardı. tanrı bu saatlerde hep evde olurdu. nereye gittiğine dair hiç bir fikri yoktu. dizlerinin üzerinden kalkıp kapıya yöneldi. pardesüsünü giyip evden çıktı. hem böylesi daha iyiydi. o her zaman telesekretere not bırakmaktansa yüz yüze görüşmeyi tercih ederdi."

    adem dağsız: tanrı yok ama bir tuhaflık var kitabının arka kapağından.
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap