18 entry daha
  • yavaş yavaş kurduğu gerilim yapısı ve dile getirdikleriyle takdir edilesi, michael douglas'ın en iyi oyunlarından birini verdiği muhalif film. filmin başında d-fens'in önce koreli bir bakkalı daha sonra da latin serserileri hacamat etmesiyle faşist bir çizgide yürüyeceğini düşünürken neo-naziye yaptıklarından sonra böyle bir niyeti olmadığını, aksine nefret oklarını ne kadar doğru doğrulttuğunu gördük. hatta öyle bir karakter çizilmiş ki sempati beslemek, empati kurmak bile olası. açılış sahnesinde joel schumacher'in, fellini'nin otto e mezzo'suna gönderdiği selamı da gözden kaçırmamak lazım bu arada. nihayetinde her iki film de farklı anlamlarda da olsa birer man on the edge hikayesi, aynen iron maiden'ın söylediği gibi.
126 entry daha
hesabın var mı? giriş yap