5 entry daha
  • rahmetliye ilişkin yaşanmış nefis bir hikaye duyulmuştur.

    efendim, yıllar yıllar önce ankara-istanbul arasında ulaşım zor iken bugünlerde boss, ulusoy, varan gibi şirketler yok iken hafiften paralı adamlar ankara-istanbul arasında taksi dolmuş ile seyahat edermiş. anlaşırmış 4 kişi binermiş taksiye.

    işte bu yolculuklardan birinde klasik yolculuk muhabbeti yaşanmaktadır. olayın birinci şahsı ağzı bozuk mu bozuk ve bu özelliğiyle tanışan herkesin hatırladığı bir kişidir. diğeri ise ahmet tarık tekçe'dir.

    -yav hemşerim sizi bir yerden tanıyorum ben.. ikimizin tanıştığından adım gibi eminim..
    -yok birader hatırlayamadım (gözlerde hafif bir tedirginlik izi)
    -yok yok.. tanışıyoruz biz..

    efendim bu can sıkıcı muhabbet biraz devam eder sonra ara verilir. mola verilmiş çaylar içilmektedir.

    -hemşerim valla tanışıyoruz biz.
    -yok yahu tanışmıyoruz.
    -hemşerim bak; ben ikimizin tanıştığını biliyorum.. sen beni tanıdığına göre küfürbaz olduğumu da biliyorsun demektir. ya nerden tanıştığımızı hemen söylersin, ya da başlıyorum küfretmeye! (tehdide gel)
    -aman sövme hemşerim ben ahmet tarık tekçe'yim..

    küfürbaz eleman daha önce gördüğünden, hem de çok gördüğünden elbette emindir. rahmetli de hem az dayak yememiştir "kötü adam" diye, hem de "o filmi şöyle çekseydiniz daha iyiydi be hocam", "yav nasıl çekiyorsunuz bunları", "fatma girik'i gerçekten yaladın mı birader ehehehe" muhabbetlerinden sıkılmıştır, gerçek kimliğini vermek istememektedir.
17 entry daha
hesabın var mı? giriş yap