• hüzünlü bir hikayesi var. (digerlerinde de oldugu gibi) sevdicegini kaybeden besteci, onun yattigi yerin basina nar agaci dikmistir. sevdicegi hayattayken nar cicegini cok sevmektedir. her gun bestecimiz de bu agaci, sevgilisi yerine koyup sevmektedir.
  • küçükken trt'de izleyip öyküsünü asla unutamadığım ve bana aşk ne halttır bilmeden ilk öykümü yazdıran şarkı.
    2 genç birbirini severler, ne var ki, babası kızını yakalatır ve çevresine duvar ördürür, delikanlıyı da penceresi bu duvara bakan bir hücreye hapseder. bir süre sonra duvarda nar çiçekleri açmaya başlar. delikanlı da her sabah bu şekilde çiçekleri selamlayarak şarkı söyler.

    (bkz: boğaza düğüm atan şarkılar)
  • hani bu şarkıda diyor ya "yağmur yağmur serpil yalnızlığıma" diye. işte o sevgiliye söylenebilecek en güzel sözdür bence.

    sırıtmadan dinleyemiyor insan.
  • annem yıllarca böyle uyandırdı beni.

    şarkı haliyle, şaka yaparak, muzipçe.

    32 yaşıma geldim, hala böyle uyandırıyor beni; hele ki keyfi yerindeyse ki ben onda kalmışsam zaten genelde keyfi yerindedir.

    bir gün bunu duyamayacak olmanın ağırlığı yer yer geliyor. nazım'ın dediği gibi "şimdiden acısı çekilecek bunun".

    o an gelene kadar tekrar tekrar yaşayıp mutlu olmak geliyor elden.
  • yaşanmış bir aşk hikayesi üzerine yazılan sözlere sahiptir.

    çok uzun zaman önce hindistan mihracelerinden birinin kızı bir oğlanı sevmiştir. oğlan da kayıtsız değildir.
    kızın ailesine karşı gelerek kaçmaya karar verirler, fazla uzaklara gidemeden ve birbirlerini henüz koklayamadan yakalanırlar.
    mihrace oğlanı saray duvarlarından birinin önüne canlı canlı gömer, kızını da hapseder ömür boyu o duvara penceresi olan bir odaya.
    yıllar geçer, gömülen yerden bir nar çiçeği yükselir.
    kız her sabah göz yaşlarıyla sular o nar çiçeğini, günaydınlarla sever.
  • eskilerden çok hoş bir şarkı. bestesi de cinuçen tanrıkorur'un. kürdilihicazkar. çocukluğumda ahmet özhan'ın sesinden dinlediğimi anımsıyorum. son dönemlerde ise trt fm'de daha çok melihat gülses'ten dinletiyorlar. "ud partisyonu mu, melihat gülses'in sesi mi, bu şarkıdaki sihir?" diye düşünürken, şarkı bitiyor. "nerden bulurum?" diyorsanız, türk musikisi vakfı'nın çıkardığı melihat gülses'in narçiçeğim isimli cd'si dmd tarafından dağıtılıyor. bulmak için çok tırmalamıştım da...
  • kucuklukten beri annemden duydugum, sevdiklerinizi guzelim uykularindan uyandirmak icin soylenebilecek guzel bir tsm eseri.
  • sabah ibadeti gibi bir şarkıdır bu. dinlenmeden evden çıkılmaz. iş yerine gidilince ilk bu şarkı dinlenir. cinuçen tanrıkorur'un o billur sesinden dinlemek apayrıdır, çarpar, sersemletir ve aynı zamanda kendinize getirir.
  • ben hayatımın bir döneminde, hiç mübalağasız, her sabah bu şarkıyı dinleyerek başladım günüme..
    bir değil beş on değil..
    böyle sanırım 1 ayı aşkın süre, hiç de bıkmadan sıkılmadan, sabah uyanıp, şarkıyı açıp, yüzümü yıkamaya öyle gider idim..
    evin içi günaydınım narçiçeğim sevdiğim diye inlerdi ve buna eşlik edebilecek, çay kaşığı sesinden daha müstesna bir ses olamazdı..

    hala da dinlediğim sabahlar, unutuyorum pekçok şeyi, sanki hakikaten huzur mutluluk sahibiymiş gibi hissediyor insan kendisini en az bi yarım saat..
    ki bu da iyi bi süre aslına bakarsanız.

    çinuçen'in ruhuna fatiha ile..
    http://www.youtube.com/…1t2bkkoig_y&feature=related
  • bir hint efsanesi olan anarkali den esinlenerek yazilmis siirdir. cinucen tanrıkorur bestesi ile daha da anlam kazanip cok derinde bir yerlere dokunur.
hesabın var mı? giriş yap