• (bkz: kvothe)
  • arap udundan türemiş bir telli çalgı..
    eski avrupa resimlerinde, şaklabanların elinde görürsünüz.. burguluğu geriye doğru çok yatıktır.. aynı ud işte.. mağribiler aracılığı ile ispanya'ya girdi.. 19. yy'a doğru gözden düştü..
    fransızca telafuzu "luth"tur.. (bkz: lut)
  • lâvta, gövdesinin görünüşü itiabarı ile uda çok benzer. ancak udun teknesine göre daha engindir. bir başka değişle udun teknesinde bulunan dilim sayılarından daha az sayıya sahiptir. göğüs tahtası üzerinde sadece bir adet kafes bulunur. lâvtanın en önemli özelliği uda göre daha uzun saplı olması ve perdeli olmasıdır. tanburi cemil bey'in geliştirdiği lâvta tipinde 18 adet perde bulunuyordu. ancak günümüzde transpoze göz önünde bulundurularak 26 perde kullanılmaktadır.
  • uddan en onemli farki perdelerinin olmasidir, zira udda perde yoktur
  • kelime arapça el-ud'dan (al-ud, l'oud, l'oute) türemiştir. mızrapla çalınan, armudi-ud tekneli enstrumanların genel adı olmuş durumdadır. hatta öyle ki, lutye (luthier) kelimesi dahi bir nevi lavta yapımcısı demektir.

    barok dönem batı müziğinde ilginç varyasyonları vardır. günümüz irlanda buzukisi de bir lavta olarak kabul edilebilir. yunanistan'da buzuki kadar olmasa da yine makam müziği ve rebetiko için lavta kullanılır.

    türkiye'de ise, cemil bey'den sonra günümüzdeki şekli ile neticelenmiş türk lavtası kullanılır. genellikle dört sıra tellidir. pesten tize (batı notalarıyla) eadg veya dadg sık kullanılan akord düzenleridir. icranın ses aralığına göre en pest tel akordu değiştirilebilir. perdeleri tanbur gibidir. sık aralıklarıyla komaları vermeye müsaittir. solo saz olarak pek az kullanılmıştır.

    tanburi cemil bey, lavtacı andon, lavtacı hristo, ihsan özgen en mühim icracıları olarak sıralanabilir.

    günümüzde ise furkan resuloğlu icraları dikkat çekicidir. lavtanın çift sıra olan tellerini teke düşürmüş, farklı bir tını elde etmiştir. saz eserleri ve taksimlerinde icrası sırasında ud, tanbur ve perdesiz gitar karışımı özel tavrını hissedebilirsiniz.
  • bir lavta icracısı ve ustasından hikayesi:

    http://www.youtube.com/watch?v=gwz1wvo0wts
  • avrupa'ya endülüs'ten yayılmış olan, mızrapla çalınan, tel sayısı 18'e kadar yükselen çalgı. günümüzde nerdeyse hiç kullanılmamaktadır.
  • thomas dunford adlı sanatçının elinden dinlediğinizde, bu aletin verdiği dinginliği sonuna kadar yaşayacağınız bir yaylı. bir çok eserin yanısıra bach’ın cello suite no:1’ini dinlemenizi tavsiye ederim.

    (bkz: thomas dunford)
  • rüzgar isimli şarkılarına denk geldiğim bursalı genç grup.

    abicim prova studyosunda, evde yaptığınız kayıtları atıyorsunuz spotify'a , şarkının potansiyelini de ziyan ediyorsunuz.
    yapmayın böyle. herkes her işte uzman olmak zorunda değil, danışın bir bilene, işini bilen birisi şarkıyı alır bir kaç gömlek yukarı taşır.
  • çalgı denilince eski zamanlardan beri akla gelen “ruhunuzu yatıştıran şu lavta, bıçaklarla oyulmuş ağacın ta kendisi değil midir?” der*
    anavatanı anadolu olarak kabul edilse de şanına şan katan arap toplumudur. akabinde türklerinde eline peleseng olagelir.
hesabın var mı? giriş yap