• senaryosu savaş ay'dan çalıntıymış.
  • michael afedersiniz ama orospu çocuğuymuş. (itirazı olan)
  • sayid aslen urfalıymış, çok güzel çiğ köfte yoğuruyormuş. 4. sezonda kazancı bedih konuk oyuncu olarak katılacakmış, episode'un adı da sıra gecesi olacakmış. (yakışır ama)
  • elvis presley, turgut özal, ahmet kaya, abdullah çatlı, uğur çakıcı aslında ölmemişler hepsi de bu lost adasında yaşıyormuş.
    özal "adayı satıcam" diyormuş. ahmet kaya "sattırmam" diyormuş. çatlı henry gale'nin pis işlerine bakıyormuş. elvis presley, charlie'yi uzaktan dinlemiş, "ortam yumuşasın, taraflar kaynaşsın bu çocukla albüm yaparım" diyormuş. uğur çakıcı sawyer'a vurulmuş ama kocasının onu öldürmesinden korkuyormuş.
  • lost ne lan diye başlık açan peder zickler'in evinde lost dvd 'leri bulunmuş.
  • charlie gerçek hayatta kate ile evlenecekmiş (yok artık)
  • adaya düşenler bahtsız bedeviymiş. kokularını alan kutup ayıları da bu yüzden adaya inmişler. (inanırım)
  • ada oldugu gibi hazine arazisiymis. the others denen abiler de, zamaninda buraya yerlesmis ve imar gectigi vakit, algisi vergisi dahil butun adayi metrekarasi 20 dolardan tapusuyla birlikte almislar.

    gel gor ki, birden ayilip, burdan yeterince rant yiyemedigini farkeden, jonathan fourfingers isimli belediye baskani, imar yasasinda buldugu bir bosluktan yararlanarak, bunlari tahliye etmeye ve topragi japonlara satmaya kalkmis. bu sebeple de hatta, oglu adina, the dharma initiative adli bir emlak komisyoncusu kurmus. oglan da babasinin bu kiyagina karsi, o kocaman anit-heykeli yaptirmis. (dikkatli izleyiciler, anit harabesinin ustundeki "it's not heritage, but the result of hard work" yazisini gozden kacirmamislardir)

    neyse, ada falan diye yakinlik da duyan caponlar da akin akin buraya gelmeye baslamislar, kisa zamanda, hem sirkete ortak olmuslar, hem de adaya bi guzel yerlesmisler.

    tahliye edildikten sonra, magarada, inde serseri hayati yasayan grup ise, bakmis kanuni yollarla bu topraklari geri alamiyorlar, eskiden belediyenin, insaat emlak daire baskanliginda calisan, benjamin in onderliginde, yari anarsist bi grup olmuslar.

    bunlar araziyi daha iyi bildiginden, bi de gece gunduz egitimler falan, gerilla yontemleriyle belediye baskani-capon koalisyonunu alt edip, adadan surmusler; ibret-i alem icin de aniti da yerle bir etmisler. sonra da bagimsizliklarini ilan edip adada yasamaya devam etmisler. ama benjamin de de hafif bir got kalkma sendromu olmus, ne yalan soyleyeyim.

    neyse, laf uzadi yeretince, the others dediklerimizin butun korkusu, belediye baskani nin kahveden arkadaslari toplayip, topragi geri almak icin aksiyona gecmesiymis. bu sebeple, japon teknolojisinin de etkisiyle, kutup ayisindan, kara dumana, turlu sebeklikle adadan yabancilari uzak tutmaya calisirlarmis yillardir.

    ee, jack, sawyer, katei falan gorunce, "ahha" demisler, "bunlar belediye baskaninin adamlari".

    ozetle hadise buymus, rant kavgasini, derin manali hikaye diye seyredip duruyormusuz.
  • acun ilicali lost un gizli yapimcisiymis. oyunculari, orda burda gezerken, plajda, barda konustugu adamlardan toplamis. senaryoyu da kameraman feridun yazmis. besinci sezonun sonunda, adada bir turk peydah olacakmis, olayin survivor baglantisi kurulup topluca baklava yenecekmis.

    adada 2.ayin sonuna gelinmesine ragmen, herkesin sinekkaydi trasli olmasinin sebebi de, ana sponsorun gilette olmasiymis ama 3.sezonun sonunda bunu zaten gorecekmisiz.
  • duz adam dorduncu sezonda diziye dahil olacakmis*
hesabın var mı? giriş yap