• seneler önceki sevgilimin annesi bir mavi jeans mağazasının sahibesi idi. para ödemeden alırdım her modelinden. pantolonlar aşkımızdan sağlam çıktı. ilişkimizde tek sökük bile olmadı. o kadar kalitelidir jeanleri. ama pantolonlarda yakaladıkları kaliteyi üst grupta yakalayamadılar hiç. bluzları yamulur, kazakları tüylenir, gömlekler bi acayip...
  • ilk gençlik yıllarımda vazgeçemediğim, on yıldır kapısından girmediğim çok pahalı gereksiz marka.gitsin amerikada satsın istediği fiyata.hemen hemen aynı sınıfta iki gömlekten indirimde zara'da 25 tl, mavide 59 tl.görmek zorunda kalmaz kimse.usa'da 59 dolara satsın hatta.
  • yıllardır ürettiği yazısız, çizisiz siyah tişörtlerine bu sezon ihanet etmiştir. senelerdir bahar gelir, giderim burdan birkaç tane siyah tişört alır, döndüre döndüre yazı bitiririm. bu sene de gittim mağazalarına, aldım iki tane, eve döndüm giydim tişörtü, aynaya baktım ki rapçi olmuşum, hip hopçı olmuşum. o nasıl bir şekil, nasıl bir kalıp ağalar. yana yakıla geçen yılın mahsüllerini arıyorum, o da yok hiçbir yerde. bari geçen seneden söyleseydiniz de stok yapaydık bir kenara. bunalımım oldu, kara sevdam oldu o tişörtler. geçen yazdan kalan soluk, önü arkası deliklerle idare ediyorum şimdi. sizin elinizde de varsa, seve seve kabul edebilirim eskilerinizi, hatta bir de güzellik yapayım kargo parası da benden anasını satayım.
  • tonlarca para saçtığım mağaza. şöyle açıklayayım: efendim çoğu mağazada 2 hadi bilemedin 3 kıyafet beğenen ben mavide giymem ben bunu diceğim az sayıda şey buluyorum. doymuyorum doyamıyorum. hatta ilk maaşımı alcağım günü sırf bu yüzden bekliyorum. tasarımları çok sade yada ufak bir detayla o kıyafeti değişik yapıyor ve pek çok markadan farklı olarak kendini tekrarlamıyor tamam belli bir çizgisi var ama o çizgiyi devamlı ilerletiyor. ama mirim biraz tuzlu fiyatları. önünden geçerken bakmamaya çalışıyorum çünkü dayanamıyorum, gözlerim doluyor.
    seni seviyorum mavi.

    edit: artık gereksiz pahalı olan marka. hem kotları dayanıksız, 1 yıl geçmiyor hemen iki bacağın sürttüğü yer aşınıyor, levistan aldım bi tane 3 sene geçti daha yeni aşındı azcık o da. levis varken artık uğramam kendisine. lan eskiden levis pahalı derdik, bildiğin türk markası diye geçinen mavi takıyor efendim. tarzım mı değişti bilemem ama sevmiyorum da modellerini. bitti benim için o iş. hiçbir duygusal bağım yok kendisiyle.
    nerden nereye.
  • yabancı ülkelerden gelen arkadaşlarımın şahane, nefis, genial, great, uberschon falan diyerek kapıştığı malları üreten mağazadır.
  • öğrencilik yıllarımda* aldığım montu geçen gün, tüylenme yaptı diye geri götürdüm. * gık etmeden etiket fiyatı üzerinden geri aldılar, üstelik faturam da yoktu. zaten normal şartlarda eskiyen kotları kazakları alıyorlar. daha ne istenir ki. 5 yıl önce aldığım kazağı, ne tüylenme, ne de çekme olmadan hala giyiyorum, benzer bir ürünü rakip firmalardan birinden aldım bu sene, daha ilk yıkamada tüylendi daha da giyemedim. boşuna dememişler ucuz pahalıdır diye.
  • pek çokları burası istanbul sloganlı yeni reklamını her izlediklerinde anne-baba-koca'nın tarafını tutarak oğul-kız-eş'e küfredecek, iğrenç espriler yapacak, aşağılayacak, "çık da gör ebeni" "gösterirler sana istanbul'u" diyecek. böylece anne-baba-kocada markaya karşı bir antipati uyanacak. bunun sonucu olarak, oğul-kız-eş de markayı bir asilik simgesi olarak görmeye başlayacak, bir fenomen yaratılacak. biz de bunu yiyeceğiz.
  • reklamdaki "burası istanbul, burda göte göt derler" mantığını geçtim, ama cozemedigim iki nokta var. ilki, bu reklamdakilerin hepsi mi bir anda istanbul'a goc etmis de asimile olmus ?

    - kizim o makyaj ne ?
    + burasi istanbul anne.
    - ha tamam o zaman, ben hala gazze'deyiz sandim.

    gibi bir mantik hakim butun reklam boyunca. bir ikincisi de "seni goren olursa benim karım oldugunu soyleme" diyen koca. o nasil bir godosluktur anlamadim, ama dersin ki istanbul'da herkesin karisi - kocasi alternatif, "aman benim karim/kocam" oldugunu soyleme". bu goremedigimiz koca muhtemelen salonda mac izliyo falan, karisi disari cikarken de ogutluyo "benim karim oldugunu soyleme" diye ki karizmasi dagilmasin. senin de agzina sicayim koca gibi. godos. godos godos godos.

    velhasil bu gocmen, asimile olmus aileler ile godos kocadan hirsizimizi alip kendilerini bir yana biraktigimizda ben sadece olmamis diyebiliyorum, zira reklamin bir mantigi yok. en azindan bir reklam karakterinin ustunde "ist-avrit-anbul" ya da "ist-ikamet-anbul" tisortleri olsa bir nebze anlasilir "burasi istanbul" slogani; fakat o da yok. yapan reklam ajansini tebrik etmek lazim, bu reklamin iyi bir reklam olduguna ikna edip satabilmis kendisini mavi'ye...
  • markanın burası istanbul sloganlı reklamı bize bu pantul markasının istanbul eşrafından birileri tarafından yine istanbul tebaa sı için yapıldığını salık veriyor. ayrıca çok şükür burası istanbul olmadığından ve yine bin şükür ben de türkiye'nin 6/7 si gibi istanbul tebaasından olmadığımdan mütevellit, şehrimde bu markanın reklamını görmek ve bana da bu reklam sloganı ile bu pantulları ittirmeye çalışmaları insanı ziyadesi ile kıllandırmaktadır.
  • son derece itici bir marka. ürünleri de üstüme olmuyor zaten.
hesabın var mı? giriş yap