şahit
-
tüm derdimiz buymuş aslında.
yaşadıklarımıza bir şahit aramak. şahit yoksa yaşadıklarının bir anlamı da yok.
şahidin yoksa senin varlığının da bir manası yok. evlilikler de bu yüzdenmiş temelde, hayat arkadaşı dediğin şey hayat şahidiymiş. şahit ayna görevi görürmüş, nasıl yaşadığını göstererek sana. -
meşhur bi söz vardır; "aman kardeş bulaşma, şahit mahit yazarlar " diye..
postacının kapıyı iki kere çalmasından ziyade, zilimize neredeyse tecavüz etmesinin ardından, öğrendim ki, bir yıl önce karıştığım bir olaya şahit diye yazılmışım. la zaten olay bir yıl önce olmuş. mahkeme 2 ay sonra.. ben her şeyi unuttum, polise verdiğim ifadeyi bile hatırlamıyorum. hayatımda mahkeme görmemişim. aldı beni bir telaş.
türk adalet sistemi ne kadar yavaş işlediğine de şahit olmuş oldum bu arada. olayın kapanması bu gidişle 2-3 yılı bulur. -
gören.
-
abluka alarm'ın harika bir şarkısıdır, özellikle futbol terimlerinin kullanıldığı kısım ve nakarattaki nağmeler tatlı durmuş.
dinlerim baba sen paylaş diyenler için:
https://youtu.be/49dh7tqhhws -
"aman abi kaçalım ............. filan yazarlar" cümlesinde noktalı yere gelicek kelime.
-
$ahadet eden ki$i, tanik.
-
(bkz: müşahit)
-
(bkz: görgü tanığı)
-
katran koyu günlerin ortasında
beyaz
cinayet işlenirdi erirken kar,
yolu yaran raylar
dalgındı soğuktan,
şahit değildi sözcükler
ve de
dağılmış yorgun gözler,
gölgeler altında
ekmek aranırdı,
çapa suyun altında
şahit değildi zaten,
vapur ışığının böldüğü
ayrılık vakti çökerdi
yalnızlığın tam göbeğine
kör olurdu sandelye,
iğde ağacının
yola düşümü
sürgün duvarlar örerdi,
ve içimden birileri
cinayetle bir
mevsimsiz yerlere göçerdiler
eyvallahsız. -
acinasi insan
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap