amerika'daki türklerin starbucks sevdası
-
efendim, amerikaya gelmistir gencimiz, belki ilk belki n'inci gelisidir. hep duymustur starbucks, starbucks diye. haliyle gider, amerikan tarzi yasayacaktir, kahvesini alir starbuckstan. baska yerleri denemez, zira starbucks unludur, ve piyasa yine de oradadir. iceride ders calisan, kitap okuyan insanlar, laptopuyla calisanlar, calan elite kesimin tercihi "st. germain" veya "norah jones" onu cezbetmistir bile... gunler gecer her gun gitmeye baslamistir, hatta o da artik kitaplarini goturmeye baslamis, overpriced kahvesini yudumlayarak laptopunda yazi yazmaya baslamistir. iste bu esnada mutlaka bir huseyin'e bir begum'e rastlar, hatta baska hic bir yerde karsilasmadigi emel'le karsilasir frapuccino'sunu alirken. iste sevgili sozluk, populerlik midir, turklerdeki marka tutkusu mudur, kafein orani testlerde bir turlu sabit cikmayan overpriced kahvesi midir bilinmez, amerikadaki turkler hep starbuckstadir, starbucks onlar icin bitmeyen bir sevda masalidir.
-
amac zihnen modernlesmek degil, gorunuste modernleseyim ortamlara akayim hatun kaldirayim oldugu surece benzerlerini gormemizin kesin oldugu aktivite.
-
yakinda dogal bir dürtü olacak gibi. zira üç-beş vakte kadar istanbulun tasi topragi starbucks dolacak
yani;
(bkz: memleket hasreti) -
benzer bir yaklasim icin
(bkz: cnbc e izliyorum caz dinliyorum)
(bkz: radikal okuyup cnbc e izliyorum kaliteli yasiyorum) -
turkiye'deki turklerin mcdonalds sevdasindan hic farkli olmayan bir sevda.
(bkz: genelleme yapmayalim yapanlari uyaralim) -
içtiği meşrubata değil de, sosyalleşeceği mekana ehemmiyet veren bir milletin çocuklarının starbucks sevdasını irdelemek için dikkatleri içilen kahveden, içinde oturulan kahvehane'ye çevirmekte faide var kanaatimce.
-
-
sittin amerikalinin starbucks sevdasi yaninda pek de onemi olmayan bir sevdadir. her sabah starbucks'a ugrayan insan sayisi o kadar yuksektirki turklerin sevdasi bunun icinde cuzi bir rakamdir. benzeri amerika'daki turklerin wal mart sevdasi olarak da gosterilebilir.
-
çünkü türkiyedeki starbucksta piyasa vardır.halis mulis bir turk olan berkecan da amerikaya gider gitmez özlemini çektiği bir starbucks piyasası yapmak ister.ama gel gör ki amerikada starbucksta böyle bir olay yoktur.
berkecan, bir köşede tek başına kitap okuyan,bir köşede internete giren amerikalıları görür,hüzünlenerek uzaklaşır.
türkiyeye döner dönmez starbucksına gider,piyasasını yapar rahatlar... -
seattle'a gidenlerinin "ilk acilan starbucks'i mutlaka gormek lazim" yaklasimlariyla pekisen sevda.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap