• isparta iline bagli kucuk ve sevimli egirdir ilcesinde bulunmakta olan, ulkemizin en zorlu komando uretim merkezidir. hem asker hemde astegmen yetistiren iki ayri okul mevcuttur.
    sirf zevk olsun diye davraz dagi' na cikarlar. allah, orada askerlik yapanlari korusun.
  • dağcılık,su üstü ve su altı eğitimleri, kayak,eğitimlerinin de verilebildiği iklimi dolayısıyle 4aylık periotta hem en sıcağı hemde karı yaşayabildiğin , çeşitli ülkelerden değişim programları dahilinde askerlerin eğitim gördüğü ,dünyanın en iyi ''temel komando okulu''dur.yalnızca rütbeli eğitilir.eğitim zordur fakat eşsiz manzarası kafa sağlığını korur.
  • kantininde bıcak satılan (sanırım) tek okul.
  • eğitimi serttir. kahvaltı sonrası başlayan eğitim esnasında:
    - (asteğmen adayı) komutanım, kahvaltı sonrası güç engelleri parkurunda koşmak tıbbi gerçeklerle bağdaşıyor mu ?
    - (yüzbaşı) askeriyenin gerçekleri tıbbiyenin gerçeklerinden farklıdır...

    derin suskunluk...
  • halen diyarbakır'da asteğmenlik yapmakta olan bir arkadaşımın bu okulda eğitim görürken, telefonda bana anlattığı bazı şeyler şunlardı:

    - günde 13-14 saat dağlarda yürüyoruz. bazen akşam çıkıyoruz, ertesi gün öğlen dönüyoruz.
    - bir keresinde yine dağın tepesindeyiz, su içmek için mataramı elime aldım fakat su donmuştu, içemedim.
    - kar üzerinde şınav çekiyoruz.
    - yakında tatbikat var, 10 gün boyunca dışarıda kalacağız.
  • koordinatları:
    37°52'13.23"n 30°49'49.97"e
  • sorunun verilen eğitimin kalitesinden ziyade eğitilen kişilerin bu eğitimi alma istekleri, psikolojik olarak buna yatkın olup olmadıkları, bakkal çıraklığından dağda kalifiye terörist kovalayacak seviyeye gelme süreleri ve/veya bunun gerekliliğinden kaynaklandığını anlamak istemeyenler tarafından yere göre sığdırılamayan okul.
  • insanın, neler yapabileceğinin "sınırlarını" tanımasına yardımcı olan yerdir...

    yedek subay öğrencisi iken, "sivri tepe'den onlarca asker düşüp ölmüş olm" şehir efsanesinin çıkmasına vesile olan sivri tepenin biraz altındaki taş ve cam parçacıkları ile dolu, türlü börtü böceğin sardığı eğitim sahasında askerliğimin henüz onaltıncı saatini idrak ederken 20 şınav çekmeye "çabalamış" biri olarak bu "eğitim yetersiz" lafını çıkartan ve bunun için de eğirdir dağ komando okulunu örnek gösteren kişinin artniyetli, artniyetli değilse süzme denyo olduğunu söylemek isterim öncelikle....

    yedek subaylar için bu okuldaki eğitim "gönüllülük" esasına dayanır aslında...yani eğitim alacak yedek subayların öncelikle "gönüllü" olmasını isterler... er ve erbaşlar için durum biraz farklıdır tabiki..!!

    "yatağına iyi bak çünkü onu bi daha göremeyeceksin" cümlesi hemen hemen tüm ranzaların bi köşesinde mutlaka yazar...ilk günler bu cümleyle ne denmek istendiğini pek anlamasanızda ilerleyen günlerde yaşayacağınız olaylar ve çıkacağınız intikaller sizi bu konuda epey aydınlatır...

    buradayken yatak toplama derdiniz yoktur...bi manga asker temizlik ve yatak toplama işinden sorumludur...

    yemekler süperdir...aynı yemeği okul komutanı dahil herkes yediği için ister istemez süper olmak zorunda zaten...

    "eğitim yetersiz" lafı her yer için söylenebilir belki ama burası için kesinlikle söylenemez...

    "güneydoğu'ya giden her asker eğirdir dag komando okulunda eğitim görüyor" lafı da pek gerçeği yansıtan bir laf değil...

    bu günlerde güneydoğuda görevlendirilen birliklerin bi çoğu "kaydırma birlik" denilen, batı ve orta anadoludan "geçici görevle" güneydoğuya giden askeri birlikler...

    bu birlikler için eğitiminin yetersiz olduğu savunulsa bi nebze doğruluk payı olabilir....çünkü teröre karşı eğitim bambaşka bir şeydir...
  • hatırladığım kadarıyla yatakhanelerin hemen çıkış kapısının önünde bir dağ vardı, evet evet bir dağ vardı ve sanki her sabah, sabahın kör vakti uyanıp kapıya çıktığımda o dağın boyu uzardı. komandoyuz güçlüyüz cesuruz hazırız yazardı eteklerinde. "komandoyuz" kısmı epey bir ayrık dururdu. orada eğitim görürken insanın yürüyüşü değişir kolları iki yana açarak efelene efelene yürümeye başlardı, iyi havaya sokarlardı adamı allah için.

    manzarası enfesti bu okulun, her şey şahaneydi. tek sıkıcı yanı orada okumanın zorunlu olmasıydı...
  • verdiği eğitimin muhteşemliğine hiç bi diyeceğim olamaz. ama işin şu boyutu da vardır diye düşünüyorum: eğitim "verilen" bişey olmasının yanında "alınan" da bişeydir. o askerler, o eğitimi almayı ne kadar ister, gerekli duygu seviyesine gelmeleri için yeterli zaman var mıdır? psikolojik olarak hazır olabilecek kadar zaman geçiyor mu? orada geçirdikleri bi kaç ay, bedensel ve ruhsal olarak hazırlanmaları için yeterli midir?

    diyeceğim orada eğitim verilmesin, çocuklar oraya hiç gönderilmesin, öldürmeye gönderiyorlar falan değil ama belki orada eğitimin süresi uzatılabilir, psikolojik destekle güçlendirilebilir, hatta profesyonel asker olunabilir, o eğitim sindirile sindirile alınabilir. benim içimde savaşmak yoksa ne kadar eğitim verirseniz verin, hazırlanabilir miyim? bunun için bi ön hazırlık gerekmez mi? ne bileiym. keşke hiç gerekmese.
hesabın var mı? giriş yap