• nedendir bilmem, insanların pek çoğunda öyle ya da böyle bir şekilde gözlemlenen hareketlerden biridir; takvimde bütün önemli günler işaretlenmiştir, o gün mutlaka yapılması gereken bir şey vardır (belki takvim yaprağının arkasında yazıyordur)...o kutsallaştırılmış günde yapmanız gerekenleri yapmazsanız, toplum sizi cezalandıracaktır, bu eşekliğinizi yüzünüze vuracaktır...

    mesela doğumgününüzdür;

    - dün telefonun niye kapalıydı? ne güzel doğumgününü kutlayacaktık..
    - doğumgünüm geldi bana mı geldi? ben mi seçtim? bana mı sordular?
    - aa manyakk..

    ya da 14 şubattır;

    - canım neden beni aramadın sevgililer gününde?
    - 14 sensin şubat da bana girsin, tamam mı?
    - allah belanı versin mandacan, ayrılıyorum senden

    veya yılbaşı gelmiştir;

    - yılbaşında ne yapcan?
    - evde tek başıma oturup amuda kalkcam
    - höö?
    - yeni yıla girmeyi düşünmüyorum
    - aa sen salaksın!!

    gibisinden tepkiler sizi bekler...ben şahsen şaşırmıyorum bunlara, ama nedense zamanı yapay çizgilere bölmek, ondan sonra da o çizgilere anlam vermeye çalışmak biraz anlamsız gibi...

    işin bir de parasal yanı vardır, alınması gereken hediyeler vs ki ona girmeye gerek bile duymuyorum...

    ah unutmadan; bir de solcular için uygulanmış hali vardır bunun işin (bkz: takvim solculuğu)...
  • telefon acıp, hadi bulusalım diyemeyeceginiz insanlardır. surekli bi programları vardır cunku, nerdeyse her gunleri saatleri planlıdır, isaretlidir ne yapacakları kucuk ajandalarında. yasamı garantiye alma, olmeyecekmis gibi yasama kaygısı mıdır her gunu, dakikayı boylesine planlamak, takvime baglı yasamak bilmem..
  • dogum kontrol yontemlerinden takvim yontemini kullanan kisilerin donem donem cok calismalari,bazen de tatil ilan etmeleri sonucu hayatlarini takvime gore planlamalari durumu
  • (bkz: taksime bağımlı yasamak)
  • (bkz: beklemek)
hesabın var mı? giriş yap