• bir başlığa aklına geleni yazmak için giden, sonra başkası yazmış mı diye arayan, aradığını bulup başkasının tam olarak kendi düşündüğü gibi yazdığını farkedip, buruk bir sevinç yaşayan, sonra da yazar adına baktığında zaten o entry'i yazanın kendisi olduğunu farkeden leyla.

    ne olduğunu da söyleyeyim tam olsun (bkz: lembas/@sinabey)
  • bir gün esra erol'a katılırsam diye katılım metnimi hazırladım, artık kafam rahat:

    merhaba ben sinabey,

    istanbul'dan katılıyorum. yaşım 60. almanya'da 34 yıl çalıştım. büyük bir firmada ziyafet koordinatörüyüm. isim vermeyeyim ama boyutuyla ilgili şöyle söyleyeyim, baya 3 fil kadar falan.

    bayan taliplerimde aradığım özellikler öncelikle dış görünüş. ben dış görünüşe çok önem veririm. sporcuyum. vücudum falan hep çok fit. o yüzden taliplerimin de bana ayak uydurabilmesi lazım. yani zaten 60 yaşımdayım ama günde 26 saat spor yaptığım için metabolizmam çok hızlı, 25 gösteriyorum. günde 26 saat spor yapabilmek için ışıktan hızlı küçük sprintler atarak zamanı bükebiliyorum. şimdiki gençleri cebimden çıkarırım zaten, piiuu. o yüzden ben bugün yamaç paraşütü yaparım, yarın diskoya giderim, ertesi gün afrika'da aslanlarla birlikte ceylan kovalarım. eşim bana eşlik edebilmeli. eşim eşlik görevlerini bu şekilde yerine getirmeli.

    ben inançları olan bir insanım. bana gelecek bayan taliplerim de inançlı olsun, allah korkusu taşısın isterim. beni uğraştırmasın, ben ne dersem inansın, onun dediklerine de ben inanırım zaten. her şeye inandığım için yalancı olabilir. hatta biraz severim küçük kandırmalar. ben programınızı hep izliyorum, hep "yalan söylemesin" deniyor. ne saçma, ben biraz yalancı olsun, heyecan versin istiyorum.

    güçlü bayanlardan hoşlanırım. beni taşıyabilsin isterim. oturup kalkmasını bilmeli ayrıca. buna çok önem veririm. bakın inançlı bayanlar gelsin dedim, tabii ki kıyafetine de dikkat etmeli. öyle uzun etek giyip sonra oturduğu yerden kalkarken eteğine dolanıp düşenler falan var, hiç sevmem. insanın bir karizması vardır. buna da çok önem veririm. labut gibi yerden toplayayım istemem. eşimin çalışmasını isterim. bir şey bir kerede olmadı diye bırakmak olmaz. çalışsın, denesin, azmetsin, başarsın. tuttuğunu koparsın. zaten güçlü bir bayan istediğimi belirttim, aksi düşünülemez.

    ben hayatta çok çektim, çok şey gördüm, aşkı tattım, çocuk yaptım. 7 çocuğum var. çocuklarım annelerinin yanında. anneleriyse amcamın yanında. amcamsa en küçük oğlumun yanında yaşıyor. o yüzden kim kiminle nerede ne yapmış, kim görmüş, ne demiş pek bilmiyorum. çekirdeksiz üzüm değilim belki ama çekirdekler nerede bilmiyorum. artık aşk aramıyorum. saygı arıyorum. sevgi arıyorum. ben çocuk çok severim. özellikle çocuklu bir bayan arıyorum. çocuğu olmayan bayanlar lütfen beni aramasınlar. çağrı atabilirler, müsait olduklarında ararım.

    şimdi almanya'da yaşıyorum ama her yere gelebilirim yani. istanbul'a taşınmayı düşünüyorum zaten. türkiye'de yaşayabiliriz, yurtdışında yaşayabiliriz. dediğim gibi durumum iyi. iki evim var. biri kirada. yurtdışından oğlum gelecek gerçi orada oturanları çıkaracağız. ama kafamızı sokacak bir evimiz var sonuçta. ev kafam kadar diyebiliriz yani. düzenim falan oturmuş durumda hep. her yerde mutlu oluruz anlayacağınız.

    şimdi ben 25 gösterdiğim için taliplerimin de 18 - 25 yaş aralığında olmasını istiyorum. kriterlerimin hepsinde çok ciddiyim. lütfen beni izlememiş, kriterlerimi bilmeyen kimse gelmesin, aramasın. tüm adaylara başarılar şimdiden.
  • alsınlar benim ehliyetimi, alsınlar bana bir daha araba direksiyonu göstermesinler.

    batı ataşehir civarından çıkıp ikea yoluna giren,
    ''aa geçen sefer de annem yeni yolu bilmediği için aralardan kaçıp çat diye ikea'yı buldu, ben neden bulamayayım'' diyip kendini ikinci köprü yolunda bulan,
    beykoz, anadoluhisarı sapağına kadar gidip geri dönen,
    dönerken yine yolu şaşırıp bu sefer altunizade'ye giden,
    oradan dönüp nihayet hırs ve sinirden behlül gibi arabada direksiyon yumruklayarak son 15 dakika kala ikea'ya girmeyi başaran,
    kendine sinirlenmekten kasıla kasıla sırtı, kolları ağrıyan

    şuursuza sinabey denir.
  • iş toplantılarında falan [haliyle] bana sinabey diye hitap ediyorlar, pis pis sırıtıyorum içimden. az önce oldu mesela, yine sırıttım. ama içimden. gerçi insanın kötülüğü yüzüne akseder derler. pis kısmı yüzüme vurmuştur belki. sırıtıklık kısmını bilemeyeceğim. off sadece pis kısmı yüzüme vurduysa beni at hırsızı sanmış olabilirler mi acaba?

    ama neyse ki at hırsızlığı için iş başvurusunda bulunmuştum. kaptım işi!
  • okumayı unuttu.
    senden sonra'da kaç gündür evinde hobi olarak atom parçalayan adam başlığı gözüme çarpıyor. her seferinde başka bir şey okuyorum.

    evinde hobi olarak adam parçalayan adam
    evinde hobi olarak adam parçalayan atom
    evinde hobi olarak atom parlatan adam
    evini parçalayan atom
    evinde hobbit besleyen adam (oha?)

    bu aralar okuyacağım şeylerin yarısını okuyup haddinden fazlasını kafamdan tamamlıyorum da tamamlama algoritması pek oturmamış sanki?
  • sakalları bağımsız millet vekili adayı olmuş. lihtenştayn milletvekilliğini açık ara alırlar.

    seni küçük aynştayn seni...
  • ne zaman anne oğul diyalogları'nı okumaya başlasam, öncekileri defalarca okuduğum halde yine ilk yazdığı diyaloğa kadar indiğim, okumadan duramadığım yazar. ama maalesef zirvede bırakma kararı filan bir şeyler yazmış. annesinin ellerinden şapur şupur öpüyor, böyle bir delikanlıyı bize bahşettiği için delicesine teşekkür ediyor ve kendisinin de kararını gözden geçirmesini diliyorum.

    buyrun, burdan yakın: (bkz: #27668020) ve (bkz: #27643342)
  • entry'lerine denk gelenlerden ricası olan yazardır.
    evet evet, senden, yanlış görmedin.

    neden oylandı paranoyası başlığında da söylediğim üzere, kim ne kadar beğendi ya da kim ne kadar tiksindinin ötesinde, ne oldu da birileri yıllardır görülmeyen entry'yi oylamaya başladı, deli gibi merak ediyor. 2 senelik entry hiç görülmezken, aynı gün 2 kere oylanmaz durduk yerde. belli ki bir şekilde referans verilmiş. buna de ki takıntı ya da mesleki deformasyon. bilgi nasıl dağılıyor, insanın en kolay gözleyebileceği test sujesi kendisi nihayetinde.

    o yüzden, rica ediyor sinabey, denk gelirsen bir şekilde bir yazdığına referans verildiğine, bir mesaj at "bak biri gönderme yapmış" diye.

    derdim popüler olmaksa namertim (zira biliyoruz ki herkesin bir popisi vardır), besleyin şu takıntımı işte size bir şey kaybettirmez bense rahatlarım. itiraf ediyorum ki takıntıları olan bir insanım, yeminle meraktan iş yapamıyorum.
  • zannedildiğinin aksine, bir yucitek, bir esesci gibi sinabey de esayeneybi-ivay diye okunuyor.
  • son zamanlarda çok çirkin ve aptal keşke ölse.

    zamanın ötesinden: sevenim varmış buruk bir sevinç yaşadım.
    zamanın gerisinden: fakat?
hesabın var mı? giriş yap