• "sütlüce ırmağının kıyısında oturdum, ağladım."

    oldu mu? bence de olmadı.

    metrobüsle halıcıoğlu'nda inip, alt geçitten geçerek ara yola kıvrıldığım, bir kısım yokuşları inip denizi, eski haliç'i gördüğüm noktada bir otobüs durağı var. orada oturup ağladım aslında. güzel güneşle birlik olup gülümseyen eyüp kıyıları, leş gibi e-5 trafiğinin kokusu ve sesi, bir de unutulmuş, yaşlı pencere teyzeleri gibi bir otobüs durağı... insan yalnızlığının öyle bir özeti ki o manzara, oturup ağlıyorsunuz haliyle. mazoşist olmanızdan kaynaklanmıyor yani kesinlikle.

    sütlüce ırmağının kıyısında oturdum, ağladım. kimse görmedi seninle beni. ağlarken içim, gülemedi hiçbir yerim. bir günah gibi gizledim seni sütlüce.
  • mecidiyekoyden cevre yolune girip topkapı istikametine giderken, kopruye girmeden once sag altta kalan ve kagithaneye kadar uzanan mahalle. eskiden sutlucede bulunan tersane, kagit fabrikalari ve sayısız mezbaha sayesinde halic bugunku kokusuna kavusmustur. tam bir talibanyadir. sehrin gobeginde karacarsafli, takkeli adamlarin yogun yasadigi nadir yerlerdendir. refah partisi ve devaminin kalesi durumundadir. yastık altında inanılmaz bir zenginlikleri vardır. okmeydanina bagli ornektepe mahallesi ile komsudurlar ve birbirleri ile hic gecinemeyen bu iki grup sık sık kavgaya duser. uykuluk ve benzeri et, sakatat urunlerinin kesilir kesilmez anında ızgaraya kondugu ve sokaklari et kokan mahallelerdir. hala kurban bayramlarinda hayvan borsasi kurulur. senenin o gunlerinde oradan gecmek bile istemezsiniz. simdilerde belediyenin bir kultur merkezi oraya yapılıyordu. bitti mi insaat bilinmez ama beyoğlu belediyesi buraya cok yatırım yapıyor.
  • halic kiyisinda kokorec, uykuluk, paca gibi satanist yiyecekleri alip yiyebileceginiz mezbahasiyla unlu beldemis.. 80'li yillarda burdaki mezbaha'dan akan kanla halic'in rengi bordoya dönerdi.
  • istanbul'da haliç kıyısında bir semt.

    bir rivayete göre, bugün sütlüce'nin olduğu yerde süt menbat adlı bir rum köyü varmış ve köyün bir köşesindeki bakır bir kadın heykelinin memelerinden su akar, bu suyun kadınların sütünü çoğalttığına inanılırmış.

    sütlüce'nin isminin de bu heykelden geldiği rivayet edilir..
  • uykuluk, böbrek gibi sakatatlar eşliğinde rakı içebileceğiniz salaş meyhaneleri olan semt.. ama bütün salaşlığına rağmen fiyatlarının pek uygun olduğu söylenemez.. semte vardığınızda burnunuza ilk olarak canlı hayvan pazarı kokusu ulaşır.. içki muhabbeti hevesini bir kenara bırakıp semti terketmek için ilk karar anıdır bu ( ya sev ya terket ).. nitekim meyhanelere doğru ilerlediğinizde az ötede durmakta olan koyun sürüsünü görürsünüz.. ardından meyhanelerin önünde, kokoreç tarzı sacda pişirilen uykulukların kokusuna kavuşursunuz.. ikinci karar anı gelmiştir.. ( ya beni de götür ya sen de gitme ).. meyhaneye girip masaya oturduğunuzda, etrafa ve diğer masalarda oturanlara göz attığınızda son karar anı da gelip çatmış demektir.. ( son kararınız mı? ).. eğer başka yere gitmeye karar vermeyip rakıyı ve etleri söylediyseniz iş işten geçmiş demektir.. sakatatla aranız iyiyse sizi güzel bir ziyafet bekliyor demektir.. aksi takdirde biftek siparişi vermenizi tavsiye ederim.. afiyet olsun..
    haaa.. bu arada eskiden doğrudan mezbahanın içinde kaçak restoran muhabbeti olurdu.. kapılar gizli gizli açılır kapanır, müşteriler loş ortamda, derme çatma masa-sandalyelerde, orada burada asılmış hayvanların, etlerin arasında oturtulur.. mezbahanın bir köşesinde pişirilen uykuluklar, böbrekler vesaireler yenir, rakı veya bira içilirdi.. öyleydi yani..
  • zamanında her ilçeye bir sütlüce kampanyası yapıldığından şüpheleniyorum. bir diğer sütlüce köyü çanakkale'nin gelibolu ilçesine bağlıdır.
  • istanbulda yaşamama rağmen daha önceden gitmediğim hatta adını bile duymamış olabileceğim ancak hoşlandığım kızın sütlücede oturuyorum demesiyle ve benim hangi ilçeye bağlı demeye utandığım ve soramadığım,ve şu anda araştırdığım ve benim için artık şahane,rengarenk,hergün gidip gezmek için ideal olabilecek bir semtimiz.
  • istanbul ticaret üniversitesi'nin yeni binasının bulunduğu yer, mahrumiyet bölgesi. uykuluk yemiyorsanız açlıktan ölme ihtimaliniz oldukça yüksek. sessiz, sakin olması hoş ama eve dönerken o sessiz, sakin yerin çekiciliği bir anda kayboluyor. otobüsün tahmini gelme süresi: 25dk.
  • haliçten üsküdara motorla gidilmesini sağlayan, eskiden* vapur düdüklerinin susmadığı, şimdilerde iskele kenarındaki iki şirin cafe* ve yapımına devam edilen kultur merkezi ile bir şeye benzetilmeye çalışılan ve başarıya ulaşıldığını düşündüğüm semt..
  • rize merkeze bağlı bir köy olan aron un yeni ismi.
hesabın var mı? giriş yap