• ulan bir daha indirip izliyim dedim, cok isabetli bir is yapmisim. neyse benim en favori olarak seyrettigim versiyon dcpain.avi olan. filmin acilisiyla beraber hemen solace'in meshur valenwood'larindan birini goruyoruz, super guzel kirmizi yapraklar filan, hemen agaclarin uzerine yapilmis evleri de gorelim diyoruz ama o da ne?? su kus evi denilen hedeler vardir ya kuslar icine girer su icer filan, onlarin buyuk boylarindan kondurmuslar, e tebessum ediyoruz tabi bu nefis manzaraya. sonra bir anda flintcigimiz "why the beard, you were ugly enough" diyor ve film boyunca flint'in agzindan cikan tek anlasilabilir laf bu oluyor. ha flint'i oyniyan arkadasi yanlamasina genis arkadaslardan seciceklerine filinta gibi bir delikanliya oynatmislar, hadi ona da eyvallah. neyse tam o anda bir anda inn of the last home'a donuyor ve insanlarin arasindan gecmeye calisan tasslehoff burrfoot'u goruyoruz. tam bir inceliyelim derken tas'in dizleri uzerinde cirpinarak kosmasiyla yere dusup filmin bir kismini kaciriyoruz tabi mecburen. hemen arkasindan flint de dizlerinin ustunde geliyor ama daha tecrublu oldugundan midir yoksa temposunun agirligindan midir fazla goze batmiyor. tam o esnada flint'in nasil indigi belli olmayan oktavlardan bulup cikardigi sesiyle "aah caramon this ruthless person kinda steel" gibilerinden birsey dedigini duyar gibi oluyoruz ama olayi tecrubemizle "hah, caramon better look to his purse or count his teeth" cumlesine tamamliyoruz. sonra guzel bir sarilma sahnesi goruyoruz caramon tanis arasi, cok icten, duygu yuklu, hemen akabinde raistlin'i goruyoruz ilk defa, altin tozlari filan dusuyo yalniz suratindan ama belli yani kim oldugu filan, hem oksurmus eline filan da kan gelmis bak. efendim sonra elfler diyarina donuyor ve gilthanas olmasi gereken abiyi goruyoruz. yanniz soyle bir sey olmus ki heralde oyniycak arkadasi secerken yanlislikla gilthanas yerine gintaras stauce anlasilmis. neyse boyle talihsizlikler olur diyip silvara kizimizin hemen bir burun estetigiyle daha bir elf olucagini hatirlatiyor, sturm'un biyigi nasil dusmedi o sahnede diye sasiriyor ve arkada siradaki tika'nin yuzundeki petek dincoz'un aynisi saskinliga da yuh diyoruz. sonra bir iki sahne normal gecmisken tanis riverwind'e bak la bak campfires diyor. sonra hemen ilkokul 2 ingilizce derslerimizde hatirliycagimiz cumle vurgusu ile riverwind'in "many hundred campfires, fires of war" diyisini duyuyoruz ki iyi olmus anlamisiz bakin. ondan hemen sonra que shu koyunun kalintilari olmasi gerektigini dusundugumuz, ama bir yuksek insaat muhendisi olarak 7 siddetinde depreme dayanir raporu verebilecegim yapilari inceliyen goldmoon guzel zorlanmis bir amerikan aksani ile "is anybody alive" diyor ki riverwind'den habersiz 1-2 sene afs ile filan amerikaya gitmis okumus heralde diye dusundurdu bizleri. ha ha az daha geciyodum sturm'un unutulmayacak oyunculugunun oldugu sahneye ama son anda farkettim goldmoon'un mishakal yadigari mavi kristal asasini, gozumuz alismis tabi izliye izliye fazla batmaz olmus. neyse diyecegim odur ki o asayi heralde sunnet dugunu heyecani yasayan bir cocuktan yurutmusler, ayiptir gunahtir. hah simdi filmin en bir climax'i, en bir highlighti olan sahneye gelelim, sturm yikintilar arasinda, kilicina dayanmis huzunlu ama cesaret ve gurur dolu bakislarla etrafina bakmaktadir heralde diye dusunucekken anlariz ki o gunlerde ne yediyse artik fena kabiz olmus ikinip sikinmakta! kilincindan almis destegi guzel kicini cikarip cokmus ama iste gelmedi mi gelmiyo bu meret. iyi yakalamislar o sahneyi behind the scenes filanmis da karismis heralde. neyse "here they come tas" dendikten sonra ucusan sirin mi sirin cizgi ejderlere ay ne tatlilar demisken birden hunhar bir tuzagin icinde bulur kahramanlarimiz kendilerini. sonra caramon aaaargh diye bagirir, bir kilic sesi duyulur, "look out" denilir hemen akabinde flint super kromatik bir gecisler "iiiiiiiirrrrrgggggggghh" der ki kac cekimde yakaliyabilmisler o duyguyu aklim ermedi. sonra hemen ardinda halloween filan gelmis heralde maskeli komik insanlar filan vardi orasini pek anlamadim. haha hemen sonra tikanin meshur cigligi, sonra sturm'e sunulan ama haliyle begenmedigi bir plastik kilic ve en sonunda da tas'in hos bir ejderha savasi tablosu karsisinda <iq=60>"dıregınleens"<iq=60/> deyisi ile bastan sona basariyla tasidigi heyecan ve gerilim duygulariyla sona erer film.
  • daha gecen gun hepsini birer defa daha izledim ve nasil da eskimiyor bunlar, inanamiyorum... ey trailer project oyunculari, yonetmeni, kameramani, ulasim sorumlusu ve catering elemani; sizler simdi essek kadar insanlar oldunuz, muhtemelen coluga cocuga karistiniz, chain maillarinizi, sunnet asalarinizi duvariniza astiniz ve belki ingilizce bile ogrendiniz? yine de bilmenizi isterim ki su allahin su garip kulunu da yillar boyu sayisiz defa hem tek basina, hem arkadaslariyla beraberken hep guldurup eglendirdiniz. gec de olsa tesekkur etmek istedim. yasasin diraginlens.
  • altina yazilmis bir kac menfi yorum uzerine proje ekibinin yonetmeninden, isikcisina herkesin gumledigi "bilmemek, anlamamak" diye sevmeyisimizi sevmez yorumlar ettikleri proje.

    sevmeyenlerden, takdir etmeyenlerden biri olarak cok mu anlasilmaz, elle tutulmaz bir seyler soyledim acaba? soyledim yine soyliyeyim
    "iki kalas bir heves" ile uc chain mail bukup, bes egri hancer dovmeyle trailer olmaz, projesi olur. projenin en onemli yaapi taslarindan birini olusturan kasttaki kalaslardan dem vurdugumuzda "onlar bizim arkadasimiz" diyemeyip "oyunculara" takilmislar deniliyorsa bu proje her gencte uc asagi bes yukari bulunan hevesten baska nesine guveniyor olabilir? bizim bilemeyip, elimizle tutup gozlemleyemedigimiz, bir takim ruhu ve coskunun takim icerisindeki hatiri, satiri izleyici olarak beni ne derece alakadar edebilir? olusumun yonetmeni olan kisi izleyicilere "oturduklari yerden bok atiyorlar" deme hakkini hangi sinema disiplini perspektifinde soyleyebilmektedir? proleter tabanli, filmin goruntulenmesine senkron emek sarfedilerek, ayakta, ya da hazirolda izlenilmesi gereken bir izlence var midir? yoksa bu proje digerleri gibi oturdugu yerden izleyip yorum yapmasi beklenen kisileri mi amaclamistir? eger yurtdisinda ses, nefes getirmek gibi bir iddiasi var ise, buyrunuz yurdun disindan mevcut ogrenci ve amator filmleri de siki sikiya takip etme firsati bulmus birisinden turkce alt yazili olarak size ses ediliyor? "sen et sen teksin" diyerek birileri yurtdisinda gumruge takilacaksa ben ne anladim bu projenin kendine gelistirmeye yonelik girisimci, ilerici ruhundan? turklukle, ya da cekildigi cografyanin kulturuyle zerre alakasi olmayan bir olusumda sirf turkler bulunuyor diye neden milli takim misali desteklenilmesi bekleniyor? eger gerekmiyor ise "emege saygi, hevese sevgi, turke destek" diye niye birileri cikip sevmeyeni sevmiyor? bugun dunyanin her yerinde sittin tane sehirde binbir genc heves ile calisip cabalayip bir yerlere bir seyler sokmanin gayretindeler, ben bu insanlar icinde neden ciziminden, kastina, muziginden, aksesuarina her hucresinden pejmurdelik akan bir yapima "genctir, turktur, dragonlancedir" diyerek prim vereyim?

    dragonlance serisine oyle ya da boyle girmis krynn dunyasini bir sekilde gezmis tozmus biri olarak, bu tecrubelerim neticesinde dragonlance e delice bir bagliligim olsa, bu yapima hepten killanir, o onculler uzerinden de verir veristirirdim. zira bazen cok sevdiginiz bir hadiseye kas yapayim derken goz cikarmak da mumkun olabiliyor.

    trailer olmasi hedeflenmis bu projenin, sallazort durmamasi, kuzguna anka gorunmemesi, dragonlance esvabindan kisilerin ksiisel sempatisiyle goklere cikarilmasi disinda mevzuya disardan bakan baska kisilere de hitap edebilmesi gibi genel gecer kaygisi olan herkes "evet guzel bir gayret idi ama beceremedik" diyip isin icinden cikmayi bilecektir. butun yazimi verdigim "kalas/heves" cikisli benzer bir isin icinden* cikmis, adam edene kadar piyasaya surmemeye karar vermis birisi olarak konusuyorum, "hic bir sey yapmadan elestiren" birisi olarak degil. kaldi ki hic bir sey yapmasam da demokrasilerde elestiriler kurumsal bazda birseyler yapanlarin tekelinde degildir.

    kamunun begenisine urun sunup, alinan tepkilerde art niyet, samimiyetsizlik arayarak elestirileri duymadan elimine etmeye calisan "turksun di mi?" standartlarini sinan cetin seviyesinde gosteren tum teknik ve moral ekibe duyurulur.

    bunun disinda izledigim trailer isigiyla, goruntusuyle, monotonluktan odun vermeyen saga sola pan ecu adamlari ile, arkada yanan ates ile one oturtma adamlar arasindaki igrenc cropping i, esyalarin plastikligi ve onur isimli muzisyenin stv de emsallerini bolca dinledigimiz mekke ilahisine benzeyen muzigiyle ogurmeme sebebiyet vermistir. acikca soyluyorum "begenmedim devamini da izleyesim yok", ama her seferinde "ah ah bunu izleyip de begenmeyen soyle olsun boyle olsun" diye referans yapildikca izleyip, yorumumu bildirmek durumunda kaliyorum. sonra "madem begenmiyon niye izliyosun?" denmesin. hastasi degilim. otururum daha profesyonelce kotarilmis ayni zihniyetin diger ucundeki meyve olan televoleyi izlerim, hic olmazsa baldir bacak gorurum.
  • biraz daha iyi imkanla görsel olarak fena olmayacak gibi gözüken proje, ama ve lakin şu da bir gerçektir ki ingilizce bilmeyen ingilizce yapmamalıdır. sonuna kadar ingilizce olduğu anlaşılmayan proje (sturm'ın "ben salamistan şövalyesiyim" dediği yer hariç).

    imkanlara gelince, ben daha iyi bir şeyler çekebileceğime inansam dahi o kostümleri ve belki de düşük kalitede de olsa o efektleri yapacak adamı şu şartlar altında nah bulurdum. (ama ortasında altın bişi olan mavi bi tahta bulmak zor olmazdı)
  • halk tarafindan..
    karakterlerin ne kadar iyi 1 sekilde yansitilmaya calisildigindan cok oyuncularin fiziksel guzelligi ile ilgilenildigi fragman..

    abi kitiarayi gordun mu.. uff super..
    1 de laurananizi gorelim bakalim o da fistik mi..
    seklinde gelen yorumlar orneklendirilebilir..

    not: bu tur yorumlar sadece turkce gelmektedir.
    yabanci dilde yapilan tek "fiziksel" yorum: "caramon you sword is so big" seklindedir..

    (bkz: turkum ben)
  • kitiara tiplemesinin erkeklerde büyük ilgi uyandırdığı verminaardın yannış çekilen fotooraflarında 12 yaşındaki çocuk gibi gözükmesi nedeniyle milyonların sevgilisi olan, sihirdeki her toplantıda ok yay kılınç getirip milleti gaza getiren insanların çekmeye çalıştıkları film projesi.
    yok mu lan iş adamı zengin dl hayranı? dedirten çaba...
    zira kitiaranın helmet çok komik. verminaardınki iyi de... bi de o pek yıkılmış bi que-shu köyüne benzemiyo be ayakta hala :p
  • teaser'ının adresini merakla beklediğimiz olay. zannımca ilk versiyonu muhteşem olmuş harika olmuş d&d ye koyabilicek, lotr la yarı$ıcak kadar hisli olmu$, müzikleri oscar alabilicek, tamamen amatör bi grup tarafından sürdürülen harika proje.
    en güzel tipleme raistlin olup altın derisi ince kemikleri ve fıstık robe u gerçeğe aynen uyumlu yapılıp, sturm de 1e 1 yansıtılmıştır zannımca.
    kendimizi gerçek trailer ını beklemekten alamadığımız projedir ayrıca...
  • asagıdaki theodore roosevelt' in bir sözüdür. trailerproject'i sanki milyon dolarlık hollywood prodüksiyonuymuş gibi eleştirenler bence bir okusun. sonuna orjinalini de ekledim. bu arada merak eden olursa trailer project te görev falan almıyorum.

    önemli olan kişi, eleştiren ya da başarısız olan kişinin ne kadar başarısız olduğunu söyleyen, ya da yapılan işin nasıl daha iyi yapılacağını söyleyen kişi değildir.
    övgü, arenada olanlara aittir; yüzleri toz, ter ve kanla lekelenmiş, yürekli bir şekilde çabalayan, hata yapan ve tekrar tekrar başarısız olsa da denemeye devam eden, büyük hayallerin ve büyük bağlılıkların anlamını bilen ve kendilerini değerli bir amaç için harcayan, en iyi koşullarda, büyük bir başarının zaferini tadan ve en kötü koşullarda, başarısız olsalar bile, en azından büyük bir meydan okuma sonucunda kaybedenlerdir. bu yüzden onların yerleri asla zaferi ya da yenilgiyi bilmeyen soğuk ve yüreksiz ruhların yanında olmayacaktır.
    -theodore roosevelt

    the credit belongs to those who are actually in the arena,
    who strive valiantly;
    who know the great enthusiasms, the great devotions,
    and spend themselves in a worthy cause;
    who, at the best, know the triumph of high achievement;
    and who, at the worst, if they fail, fail while daring greatly,
    so that their place shall never be with those
    cold and timid souls who know neither victory nor defeat
  • desteklenmesi gereken, gerçekten cesaret isteyen bi proje... sonuçta bi grup insan toplanmış, normalde film çekilebilecek bi sürede bi fragman çekmek için uğraşmışlar, didinmişler. bittiğinde ortaya ne çıkarsa çıksın hiç yapmamış, cesaret edememiş olmaktan kötü olamaz bence...
  • teaserında takip eden söz öbeğinin kullanıldığı, dragonlance'in olmayan filmine fragman çekme girişimi.

    "when the land needs a hero, it doesn't ask if you want to be one, it takes you and shapes you, into what you would never thought you would be.."

    (bkz: fragman)
    (bkz: teaser)
    (bkz: dragonlance)
    (bkz: girişim)
hesabın var mı? giriş yap