• magellan sonrasinin, dunya yuvarlakligini kafaya vura vura anlatan capon futbol anlayis semineri hocasi
  • yaklaşık olarak parantezinde alternatif bir bölümün "ufak" bir parçası: (batuğ forumundan blastrula'nın eseri, izin için teşekkür ediyorum. galiba iki yıl kadar önce ekleyecektim bunu ama birazcık gecikti!*)

    başlama vuruşu yapılır. tsubasa gideceği yöne bakar ama dünyanın yuvarlak olması sebebiyle rakip kale gözükmez. başlar top sürmeye. orta yuvarlakta iki kişi basmıştır bile ama basit bir vücut hareketiyle onlar ekarte etmeyi başarmıştır. üstüne 4 kişi daha gelince sol kanada pas veriyomuş gibi yapar ve bütün oyuncular oraya yönelir fakat...taratata! tsubasa aslında pası sağ taraftaki dişlek salak takım arkadaşına atmıştır (dişlekler alınmasın). o topu kendine geldiğini anlayana kadar rakibin kaptanı, en cin oyuncusu, en güçlüsü topu kapmıştır. zaten tsubasanın feykini yemeyen bi tek o'dur. o da 3-5 kişiyi geçer fakat tsubasa arkadan basarak topu kapar. kafayı kaldırır ve gözü boştaki arkadaşı aramaktadır. ilerlerlemeye başlamıştır yine. formasını çeken iki, bacaklarına sarılan 3 ve tepesine binen 1 rakip oyuncu olmasına rağmen tsubasa 25 km hızla koşmaktadır. topu ceza sahası yayının üstünde arkadaşına yollar ve üstündekilerden de kurtulur. fakat o da neee! top yerden sekip tekrar kendisine gelmiştir.tsubasa kendi kendine orta yapmıştır. bir salto attıktan sonra topa öyle bir vole vurur ki... çıs çıs çıs...

    ekranda dört çift göz belirir. 1-tsubasanın 2-rakibin kaptanının 3-kalecinin ve 4-tribündeki amigo kızın. o sırada

    kaptan: hayıııııııır!
    der ve tsubasa topa vurmadan önce araya girmeye çalışır. ne de olsa o önceden tsubasa'nın aslında kendine orta yaptığını anlamıştır.
    swişşşş... az farkla topu ıskaladı
    tsubasa topa vururken: kendimi bunca zamandır boşuna eğitmedim ben. okulu asıp top oynamaya kaçtım. vurdurtmazlar öyle adama kolay kolay.
    kaleci: gel bakalım tsubasa efendi. gösterecem ben sana hanyayı konyayı
    tribündeki amigo kız: anam tanrııım!
    top havada süzülmeye başlamıştır.
    ceza sahası yayındaki forvet: vay şerefsiz! bizi de gaza getirdi pas alcaz diye
    top hala gitmektedir
    tsubasa: ben sana dedim oğlum engelleyemezsin beni diye. naberrrr?
    kaptan :ulan bunun altında kalırsam ben de cümle aleme ...
    kaleci: (aha geliyo lan top) oğlum tsubasa yaktım lan seni. gol mol atamazsın sen bana.
    top hala havada süzülmektedir.
    tsubasa: bu benim özel albatros vuruşumdur. bu şutu çıkartacak kaleci daha anasının karnından çıkmamıştır.
    kaptan: hayır kenzo. bunun gol olmasına izin veremezsiiiin
    kaleci: merak etme kaptan. çıkartırız biz bu topu evelallah
    ponpon kız: tsubasaaaaa!

    top nihayetinde kaleye yaklaşmıştır artık. (e başlama vuruşu yapılalı da 4 bölüm oldu. yaklaşsın artık bi zahmet)
    tsubasa: (ulan top direğe gidiyo lan. ay ayağımı ...)
    ve tsubasa koşmaya başlar. kaptan da durumu görmüştür ama kaleci topa o kadar konsantre olmuştur ki topun üst direğe çarpıcağını görmez.
    tsubasa koşar, kaptan koşar. tsubasa koşar kaptan koşar. bu arada top altı pasa gelmiştir artk.
    kaleci: hieeeeeeeeyyyyyyttt!
    amigo kız :anam tanrııım!
    top kalecinin parmaklarının ucuna değer ve üst direğe çarpar hakkatten. top yükselir yükselir...
    kaptan: oğlum tusi, ... vurursun topa bu sefer
    der ve zıplar. yükselmeye başlar.
    tsubasa: hadi bakalım hodri meydan
    der ve o da uçmaya başlar. ne de olsa elemanlar japon filmleri seyretmişlerdir hep ve uçma işini çoktan aşmışlardır
    kaleci: (ananı satayım gol olmadı) gördün mü tsubasa hıyarı. ben sana nah atarsın demiştim.
    tsubasa hala yükselirken: oğlum seninlen daha işim bitmedi.şu kaptanın olcak herifin bi façasını alalım da o zaman görüşcez senle. çıkışta bekle.
    kaptan: sana o topa vurdurtmazlar koçum
    top artık menzillerine girmiştir fakat gelin görün ki top rakibe daha yakındır ve tsubasanın topa vurabilme şansı yok denecek kadar azdır.
    amigo kız: hayıııır! tsubasa topa vuramıcaaaak.
    kaptan: gördün mü len? ben sana vurdurtmazlar demiştim.

    tsubasa cevap vermez. dut yemiş bülbüle dönüşür. fakat, fakat! aman allahım! o da ne? herkes tsubasa bülbüle dönüştü derken o meğer tilki kesilmiş, türlü hinlikler düşünüyormuş. tsubasa ayakkabısın çıkarıyor (hala havadalar). ekranda 3 tane fal taşı gbi açılmış göz belirir. kaptanla kızın gözleri şaşkınlıkta açılırken, kalecininki dehşete düştüğü için açılır. tsubasa ayakkabısını çıkarıp topa atar. ayakkabı topun öyle bir noktasına gelir ki bütün hızıyla kaleye yönlendirir onu. o sırada deminki pozisyondan dolayı yorgun ve bitkin düşen kaleci hala yerdedir.
    tsubasa: yaaaaa
    kaptan: ıııghgh
    amigo kız: ?
    kaleci: hayııırr!
    kalecinin gözleriyle tsubasanınkiler çakışır bu defa ekranda. tsubasa gayet kendinden emin, asla yenilgiyi kabul etmez bakışlar atarken kaleci "şimdi ... abicim" bakışı atmaktadır.
    top kalenin uzak direğine doğru gitmektedir. ve kaleci hala yerdedir. kalkar ve topun gittiği direğe değil de diğer direğe doğru koşar
    kaptan: napıyon oğlum sen? rüşvet mi aldın yoksa bu tsubasa şerefsizinden?
    kaleci: yok be abi. görürsün şimdi.

    top hala kaleye doğru gitmektedir.
    kaleci direğe ayağını koyar ve kendini diğer direk yönüne fırlatır. kaleci daha güvenli olması sebebiyle hava yolunu kullanmıştır.

    kaleci :hüleayyyn
    tsubasa: ?
    kaptan: ?
    kız:
    kız:
    (bayılmış lan bu!)

    kaleci hızla topa doğru uçmaktadır fakat topa yetişemeyeceğini görmektedir. o da maç başından beri biriktirdiği balgamı topa doğru kusar
    kaleci: hakhkh tuuuuu!
    kaptan: vay hayvan
    tükürük hızla topa yaklaşmaktadır ve kaleci topu çıkarttığından emindir artık. rahatlamış bir yüz ifadesiyle havada süzülmeye devam etmektedir
    kaleci: naberr oğlum. bizde numara çok.

    ama kaleci birden tükürüğe hızla yaklaşan bi cisim görür, dumur olur. bu cisim tsubasanın ayakkabısıdır. ayakkabıyı topa fırlatırken tüm bunları düşünmüş olmalı. aman tanrım. çılgın bu çocuk
    kaleci: aaaaaaaaaa
    ve ayakkabı tükrüğe gelerek onu imha eder. top da olağan yolculuğuna devam eder ve ağlarla buluşur. kaleci ağlamaktadır. tsubasa ve kaptan şimdi yere inerler. amigo kız da gol sesine ayılır.

    dakikalar 15'i göstermektedir ve tsubasagiller 1-0 öne geçmiştir...
  • şu an yumurcak tv'de oğlana izletiyorum, benim çektiğimi o da çeksin.
  • dün akşam bir akraba ziyaretine gittim. evde küçük çocuk olduğundan dolayı, televizyonda 7/24 yumurcak tv açık. bir ara tanıdık bi melodi duyuldu, büyük bir heyecanla ekrana baktım, tsubasa'nın açılış şeysi!

    allahım nasıl bir mutluluk... kalede şişko kaleci olan bölüm... etrafa da çaktırmamaya çalışıyorum ama bir gözüm devamlı ekranda. bir yandan da inşallah değiştirmezler lan kanalı diyorum.

    yirmi dakika boyunca tsubasa'yla çapraz koşular yaptık, kafa topuna çıktık, 1-2 yaptık, şişko kaleciye gol atmayı başardık! tam mutluluktan bayılmak üzereydim ki, en güzel yerinde bölüm bitti...

    26 yaşındayım lan ben!
  • 18 haziran japonya türkiye maçında ilk onbirde oynarsa oldukça tehlikeli olabilecek oyuncu.özellkle havaya onbeş metre sıçrayarak topa beş ile yedi dakika arasında vurarak gerçekleştirdiği "uçan dragona parmak atmak" vuruşu çok tehlikelidir.şenol güneşin buna karşı ergün penbe ve ümit davalayı görevlendirmesi yerinde olur.ayrıca bu vuruştan sonra top oval bir hal alır ki bu durum oyuncularımızın kafasını karıştırabilir.bu durum önceden oyuncularımıza anlatılmalı,gereken izahat yapılmalı ve gerekli tedbirler alınmalıdır.
  • bi bölümde verdiği akıl dolu taktik:
    - çocuklar şimdi savunma yapıcaz ben topu kapıp atak yapıcam
    (bkz: spor spikerlerinin turkcemize kazandirdiklari)
  • kucukken hatta bebekken emekliye emekliye topu almak icin ana yola cikan, neredeyse bir kamyonun altinda kalip mevta olucakken topun hayatini kurtarmasi sonucu unlu bir futbolcu olan japon fantazi serisi kahramani. hayatini kurtaran topa karsi ici sevgiyle dolmus, bu sevigisini omur boyu toplara tekme ve kafa atarak gostermeye and icmistir.
  • fizik kanunlarını maymuna ceviren , koş ha koş sahayı bitiremeyen 12 yaşında olmasına rağmen batistuta dan iyi futbol oynayan yarı superman tadında cizgi film kahramanı.
  • bi bölümde şu formasının kolları yırtık olan serseri çocuk tsubasayla sidik yarıştırmaya kalkmıştı.(sen kimsin lan ibiş)benim tekniğim senden daha iyi deyu topa öyle bi abanmıştı ki uçan kuşu(martıydı galiba) vurmuştu. tsubasa can çekişen kuşu alıp öptü okşadı falan işte ufak bi rehabilitasyon süreci yaşandı.sonra kuşu topun üstüne usulca yerleştirdi ve topu yumuşacık bi vuruşla havaya saldı(başka kelime bulamadım vurdu desen olmaz dokundu desen olmaz acayip bişeydi işte).ama ne salmak.kuş böyle üfül üfül kanatlandı eskisinden iyi uçuyo öyle yaldır yaldır sanırsın jonathan livingston...neyse tsubasa hem insanlık dersi verdi hem de karizma böyle yapılır dersi.
  • sahur sonrası yaşadığım güzel bir tesadüfle tekrar karşıma çıkan efsanevi çizgi film karakterlerinden bir tanesi.

    tsubasa ispanya liginde barcelona çakması bir katalan ekibine transfer olmuştur. takımın rivaldo kılıklı brezilyalı kaptanı daha tsubasa'yı ilk günden çekememeye başlayıp adamımıza b takımının yolunu gösterir. tabiki bu talihsiz olay tsubasa'yı yıldıracağına dahada hırslandırır ve "ben de oynayacağım ilk maçta 10 gol 10 asist yapmazsam osaka'nın ortasında etek giydirsinler bana" diyerek gaza gelir. son dakikada attığı kendisinin 6. takımının 10. golünden sonra hala kaleden topu alıp santraya taşıması karşı takım oyuncuları ve hakem tarafından hoş karşılanmaz, zira elemanı bıraksanız sabaha kadar gol atacak zibidi. iddiasını yerine getiremese de attığı 6 gol ve yaptığı 4 asistle ispanyol spor otoritelerinin dikkatini çeker. medyanın teknik ekibe yaptığı baskı sonucu tekrar a takım 18 ine alınır. ve son dakkalarda sakatlanan kaptanın yerine oyuna girip maçı 1-0 dan çevirmeyi başararak dünya kupası öncesi bütün gözleri üzerine toplar.

    diğer karakterlere gelince; kojiro hyuga oyun stilinden de tahmin edilebileceği gibi futbol kariyerini italyada (sanırım korsan juventus takımna) devam ettirir. has kahramanım genzo wakabayashi ise bayern münihte şeker duvar oliver kahn'ı takımdan kesmeyi başarır. tabi bu arkadaşlar uzaktan da olsa tsubasa'nın futbol yaşamını takip etmekten geri kalmazlar ve tsubasa'nın zor günlerinde telefonla da olsa destek olurlar arkadaşlarına

    daha sonra bu efsane oyuncular dünya kupası için milli takım kampına katılır ve basın toplantısıda belirttikleri gibi hedef şampiyonluktur. japonya'nın kupadaki ilk rakibi kaderin cilvesine bakınki tsubasa'yı tsubasa yapan adam robert'in teknik direktörü olduğu brezilya'dır. ayrıca brezilya'nın kaptanı aynı zamanda tsubasa'ya gıcık kapan barcelonadaki kaptanıdır.

    --- spoiler ---
    kanımca gruptaki ilk maçı brezilya zor da olsa kazanacaktır. zira bahis şirketleri de bu konuda benle hemfikir. lakin bu yenilgi sorası toparlanacak olan japonya milli takımı finalde kupayı kaptırmayacaktır. japon ekibin kaliteli forvetleri yüzünden 4-2-4 dizilimiyle sahaya çıkmasını bekliyorum. kojiro, tsubasa, taro, wakabayashi ve misugi'li japonya'nın çeyrek finaldeki muhtemel rakibi ilhan mansız'lı, rüştü'lü, nihat'lı, emre'li hakan şükür'lü türkiye olacaktır. şenol güneş orta sahada gerekli önlemleri alabilirse bülent, alpay ve rüştü bu forvetlere geçit vermeyecektir. kim bilir belkide brezilyanın finaldeki rakibi biz oluruz şansımız yaver giderse.. *
    --- spoiler ---

    aslında kanal d mantarlık yapmayıp diziyi makul bi saate koysa haziran gecesi'nden daha fazla rating alabilir ama nerde bizim medyada o ileri görüşlülük, o geiş perspektif?!
hesabın var mı? giriş yap