türkiye nüfusunun yaşlanması

• kadın başına çocuk 1.61 e düştü. bu oran fransa ve çekyadan bile düşük. doğurganlık bölgelere göre oldukça orantısız dağılıyor.
  ortanca yaş kadınlarda 34 erkeklerde 33.
  genelde demografide iki uç kutup görüyoruz; gelişmiş sanayileşmiş ama az doğurgan, gelişmemiş ve çok doğurgan ülkeler.
  ama bir de üçüncü bir grup var ki olabilecek en kötü kombinasyonlara sahipler : düşük doğum hızı + yaşlanan nüfus + erken sanayisizleşmiş lırılgan ve kötü ekonomi + beyin göçü.
  türkiye bu haliyle bulgaristan ve romanya seviyelerinde.
  bu gidişle ve bu ekonomiyle türkiye bir italya, ispanya belki daha da kötüsü ukrayna olma yolunda ilerliyor
• genç nüfusun günümüz şart ve vasıflarıyla çoğalması da bir anlam ifade etmez. ucuz iş gücü ve zeka geriliği dışında, ülkeye sadece bakım, ücret maliyeti yükler.
  ha yaşlanan nüfus çok mu iyi tabi ki hayır.
  ülkeye 1923 ruhu ve reformist yaklaşımlar gerek. böylece önce refahımız artar. sonra yeterince besleyebilecek düzeye erişirsek, çocuk yapmayı teşvik eden politikalar izlenebilir. gelecek kaygısı olmayan bir nesile ulaşabilirsek muasır medeniyetler seviyesine çıkabiliriz.
  bunu beceremediğimiz her koşulda ne kadar gençleşirsek gençleşelim, geleceğe umutla bakan, laik, sosyal ve hukuk devleti ve hatta cumhuriyet bile olamayız.