• gün gelip, siz üzüldüğünüzde de aynı şekilde üzülüneceğini sanmaktır. *
  • duzuldugune uzulmekten 3 gomlek daha iyidir..

    (polyanna tribi)
  • değmeyen biri için üzüldüğünü fark eden mantıklı insanın üzülmesine engel olamayarak neden üzülüyorum diye kendi içinde paradox yaşamasıdır.
  • cidden üzülecek şeylerin yanında 'aman o bunu nasıl söyler? o benim için nasıl böyle düşünür?' diye diye üçüncü tekil şahıslar üzerinden bir hayat sürdürmeye çalışıyoruz. halbuki o kadar çabuk değişiyor ki insanlar.

    üzülecek şeylerle dolu hayat. eğer saymaya çalışsak o kadar fazla ki ama aslında şöyle bir geri çekilip baksak bir o kadar da gereksizler. eğer üzüldüğüne üzüldüysen sen gereksiz bir şeyi büyütüyorsun arkadaşım. yapma! üzüldüğün şeyle ilgili hiçbir şey yapma! koy ver gitsin. bazen de çabalamamak iyidir; su akar yolunu bulur. bulmazsa da illa ki vardır yolunda giden şeyler.

    he bir de bir şeylerin farkında olmak da güzel. üzüldüğüne üzüldüysen anlarsın ki değmeyen şeylere üzülüyorsun ve bundan bir adım sonrası üzülmeyi bırakmak olabilir hatta çok da iyi olabilir.
  • onun canı yandığında senin yaranın kanamasıdır...
  • "geçip giden zamanları
    bir yerlerde bulsam
    sonra üzülsem
    üzüldüğüme üzülsem
    gözyaşıma dalıp dalıp
    seni hatırlarım
    ....."
    (bkz: hatıralar)
    (bkz: mirkelam)
  • (bkz: hatıralar)
  • eğer seni üzen için üzülüyorsan enayilikten başka birşey değildir. sonra, oturup bu enayiliğine üzülürsün. sonra, üzülsem... üzüldüğüme üzülsem..... sonra olsun artık.
  • en bombok hissiyatlardan biri.

    tecrübe ettiğim 2 çeşidi var;
    biri geçmiş zamana yönelik, yaşarken fark etmediğin halde yıllar sonra geri dönüp baktığında üzüldüğüne üzülme durumu. bu pek acıtmaz, geçip gitmiştir ne de olsa...

    diğeri de hayata dair tecrübe edindikçe bazı şeyleri artık yaşarken fark etmeye başladığından, olay cereyan ederken veya hemen sonrasında üzüldüğüne üzülme durumu. mesela sizi aramadığı için üzülürken buna üzülecek kadar ehemmiyet veriyor oluşunuza iki katı üzülürsünüz. çaresiz hissettirir, gerçekten de acıtır. geçip gitmemiştir ve üzülmemen gerektiği halde üzülüyor olmana üzülürsün. bilinmeyen bir vakte kadar bu hal böyle devam edecektir. dağa küsen tavşan gibisindir. akabinde de her şeyden ve herkesten uzaklaşma arzusu ile dolarsın. kendini koruyacak duvarlar örmeye başlarsın ta ki o gelip ufacık bir adımla duvarları aşana kadar. sonra gene bi şeyler olur ve başa dönersin. böyle böyle hayat geçip gider...
hesabın var mı? giriş yap