• esnek çalışma saatlerine dikkat edin.
  • kendinize amele muamelesi yaptırmayın. itü mezunu mühendise depoda koli taşıtmaya çalışan amir gördü bu gözler.
  • sürekli olarak elinizde ki telefonla oynaşmayın. mesajlaşmayı bırakıp, enerjinizi işinizi öğrenmeye harcayın. 1-2 sene tecrübe kazanınca "oldum artık ben yeeaaaa" havalarına girmeyin, tecrübeli abileriniz mabadınızı keser.
  • "ben odtü itü ytü falan mezunuyum o halde en iyisiyim, özellikle anadolu'daki üniversitelere gidenlerden bir cacık olmaz, en iyi eğitimi biz alıyoruz yeaa, biz onlardan fazla para hakediyoruz" triplerine girmeyin. iş hayatına atılınca bu triplerin çok pis götünüzde patladığını görüyorsunuz sonra, hem yüzünüze karşı höykürerek gülünüyor. acındırmayın kendinizi. adam gibi kendinizi geliştirin, aldığınız eğitimle yetinmeyin, dürüst çalışın, yeter.
  • aramıza hoş geldiniz.avm'de çok eleman açığı var.değerlendirin mutlaka.bu sözlerimi makaraya almayın, cebinizde para olsun isterim.
  • sertifika kasıcam diye götünüzü siktirmeyin.

    çoğu zaman 4 soru sorulacak:

    1. askerlik?
    2. ingilizce?
    3. tecrübe?
    4. servis güzergahında mısın?
  • oldunuz sanmayın, daha hiçbir şey değilsiniz.

    sabretmeyi bi öğrenin, okuldan çıkarken bilgi olarak en fazla 15%, sektörüne göre belki 1% yeterlilikte olduğunuzu idrak edin. bol bol gözlem yapın, işi işte öğrenin.

    ilk 3 yılınızda bir kaç sektör değiştirebilirsiniz, en iyisi tecrübe ederek tanımaktır ama en geç 5inci yılda sektörünüzü belirlemiş olun.. deniyorum diye de altı ayda bir iş değiştirmeyin, ayarını tutturun.

    teknikerlerle çalışıyorsanız amirlik taslamayın, suya götürür susuz getiriler. çalışanlar, amirlerine bilgi ve beceri yönünden kendilerini geliştirmişse saygı duyar, bu da ancak zaman ile olur. 20 yıllık astsubaya komutanlık yapmaya çalışan asteğmen gibi kendinize güldürmeyin. ukalalık etmeyin.

    ofis işi yapıyorsanız ikinci senede müdür olmadınız diye demotive olmayın, daha öyle title filan hak etmiyorsunuz. ironi filan değil, cidden hak etmiyorsunuz. mail atmayı, konuşmayı, pazarlık yapmayı, ekip kurmayı, bi dünya bilmeniz gereken şeyi bilmiyorsunuz; bilmediğinizi bilin. bunları zaman içinde öğrenmekten başka bir yolu yok.. elbette zaman geçmesine rağmen öğrenemeyen bir sığır olarak kalmanız da mümkün..

    daha çok hatalar yapacaksınız. teknik hatalardan çok sosyal hatalar yapacaksınız, bunları yapıp sonuçlarına katlanmadan yükselmeyi beklemeyin, hayal etmeyin, bana denk gelirseniz hele talep bile etmeyin.

    yöneticilerden fazla bildiğinizi, bütün işi sizin yaptığıınızı ama parayı patronun aldığını filan.. çok rica ediyorum.

    edit: şimdi titlelara filan çok takan tiplerden olduğunuz için, lafın içeriğine değil de kimin söylediğine bakarsınız. odtü elektrik lisans, itü enerji yüksek lisans diplomam var, yıldızda da ekonomi doktorası yapıyorum. 2009dan beri iş hayatındayım, hala ben artık oldum demedim, her gün yeni bir şey öğreniyorum. sözlerimi ciddiye almanızı -sadece sizin iyiliğiniz için- umuyorum.
  • okulda öğrendiklerinizi unutun. kullanılmıyor birçoğu, hatta hiçbiri kullanılmıyor bu bilgilerin. ideallerinizi de bir köşeye atın, işsiz kalıp aç kalmamak adına. sonra saldırın iş ilanlarına, at gibi çalışın. onu bunu sorgulamayın hiç, amele gibi, başı sonu belli olmayan mesai saatlerine alışın. mesleki ahlak yok zaten ama bir parça da olsa genel ahlakınızı muhafaza edin. bir süre sonra görmemezlikten gelmeye, tolere etmeye, kendinizi kandırmaya, doğruyu yanlış, yanlışı doğru görmeye başlayacaksınız bu idealsizlikten, bu mesleki ahlaksızlıktan dolayı. yalakalık, adam kayırma, rüşvet normalleşecek hatta hak sayılacak. yediğiniz bokları ekmek parası, geçim kaygısı gibi zorunluluklardan dolayı mazur görecek, kendinizi aklayacaksınız. mesleğim gereği diyeceksiniz, günahı karşı tarafa, patronuma ya da müdürüme diyeceksiniz.

    ama öyle değil arkadaşlar. ne bok yerseniz yeyin günahı size olacak. siz kendinizi mazur görüp suçsuz addetseniz de vicdanınız fısıldayacak derinden. günah ne okulun, ne devletin, ne patronun, ne de sistemin. mesleğinize attığınız her kazıktan mesulsünüz.

    gerekirse aç kalın ama ne mesleğinizi ne de ahlakınızı satmayın. vicdanınızın sesine kulak verin hep.
  • acilen üniversitede kurduğunuz diyalogları unutun, şantiye jargonuna uygun diyalog kurmasını öğrenin.
hesabın var mı? giriş yap