• dinlerken, manhattan'da bir gökdelenin altmı$ıncı katındaki evimin balkonunda, gözlerimi $ehrin ı$ıklarından koruyup yıldızlara çevirirken esen hafif serin rüzgarın çıplak bedenime değmesini engelleyen robe de chambreımın hafifçe dalgalanıp vucuduma yapı$masını ve gelen ani bir ürpertiyle sarsılıp elimdeki viski bardağının yere dü$mesini, çıkan sesten rahatsız olan sevgilimin uyanıp $effaf geceliği içinde arkamdan yakla$arak sıcacık eliyle ü$ümü$ bedenime dokunup "hayatım iyi misin?" diye sorduğunu hayal ettiğim etkileyici bir parça.
  • bir parliement mavisi vardır bu şarkının renginde. sabahın üçünde falan, gayet asortik bir mekanda genç kızın nazını çeken orta yaşlı erkeğin hüznünü hatırlatır insana. hafif zampik bir havası vardır evet. ama güzel şarkıdır. kalbini buruşturur dinleyenin.
  • en güzel ortak nokta. bu parçayı bilen ve seven biri en geç 1981 doğumludur* ve/veya iyi bir müzik dinleyicisidir.
  • bir talihsizlik sonucu, giriş kısmı eti negro reklamlarında kullanılmış şarkıdır.
  • "and you never did have the intelligence
    to use the twelve keys hanging off my chain"
    gibi muhtesem sozleri olan sarki.. dire straits ilk kez bu sarkida saksafon kullanmistir.

    "reklam muzigi" diye burun kiviran coktur, gaza gelinmemeli, sarki itina ile dinledikten sonra yorumda bulunulmalidir.
  • çöp* kamyonlarını,, alkolü,, orospuları ve kalp kırıklığını biraraya getirebilmiş mark knopfler eseri dire straits şarkısı.. eh be baba bu kadarda olmaz ki dedirtir insana..
  • yirmi beş yıl önceydim
    yoldan geçen biriydim,
    seni seven biriydim.
    belki de hiç biriydim.

    bu benim son numaramı.
    beni kandıran, o adamdı
    aslında hepsi külliyen yalandı.
    yalandı ama,
    herkes buna inandı.

    uzattıkça uzattık
    hayattıkça hayattık ya
    oldu, bitti, gitti işte.

    işte bu,
    bu bizim, son numaramızdı.
  • duymanın görmekten, hissetmekten, sevmekten, aşık olmaktan daha mühim olduğu anlar vardır; ve hiç bir sesi duyuşa, aşk'ı yaşamaya ya da en güzeli görmeye değişilmez. bu anlardan birisi bu parçayı dinlediğim, chris white saksafonu çalarken ölüp dirildiğim, sonra yine öldüğüm ender parçalardan birisidir.

    (bkz: shine on you crazy diamond)
    (bkz: comfortably numb)
    (bkz: vera)
    (bkz: wearing the inside out)
    (bkz: welcome to the machine)
    (bkz: high hopes) ve bilumum pink floyd parçaları.
  • 2015 tracker turunda dirilmiştir. burdan dinleyebilirsiniz:

    https://www.youtube.com/watch?v=hfc0yntzcgy
  • sabahlara kadar bıkmadan ve üşenmeden övebileceğim, müziğin en saf halini bünyesinde barındıran allahsal bir parça. *
hesabın var mı? giriş yap