zırnık

• zirnik, ne sülfürik asit, ne arsenik, ne de sodyum sülfürdür. aslinda bunlarin hepsinden de birazdir da denebilir. zirnik, arseniktrisülfür olarak isimlendirilen, as2s3'ün halk arasindaki ismidir. sari renkli kristal yapida bulunur. pigment olarak ya da dericilikte tabaklamada kullanilir. suda neredeyse hic cözünmez. kötü kokusu da muhtemelen, havadaki nemle birlikte yaydigi h2s'den kaynaklanir.
  
  farsça arseniktrisülfür kristaline verilen "zarnikh" isminden gelmektedir.
• bakır karartmak için de kullanılır. ve tüy döktüğü doğru olsa gerek, çünkü 14-15 yaşlarımda 'bakır dövme' işiyle ilgim olmuştu bir ara ve bakırı karartmak için de zırnık kullanırdık. ve bir gün şişe içinde duran ve 'zırnık' dediğimiz bu şey benim bacağıma döküldü biraz, hemen suyla yıkadık ettik falan, ama bacağımın orasındaki kıllar/ tüyler hâlen seyrektir biraz. e tabii ki bunun zehir mevzusu doğrudur; yani işbu entry, "acılı yöntemlere son !" diye yazılmadı kızlar, sadece tüy döküyor olduğuna dair örnek teşkil etsin diye yazıldı, aman diyorum ! (en alttaki bağlantıya bir göz atın). ve bu hedenin kokusu gerçekten de berbattır; hani geçmiş zaman ama rastladığım herhangi bir kokuyla karşılaştıramayacağım denli kötü diyebilirim. bu arada, zırnığın sadece sıvı hâliyle işim olmuştu. şişenin içinde verildiğini ve kullandığımızı hatırlıyorum. ama özgün hâli nasıldı ve bizim kullanış amacımıza uygun olarak, nasıl bir işlemden geçiyordu, onu bilmiyorum.
  
  ayrıca bu eleman "hamam otu" diye de biliniyormuş ama yapacağınız aramalarda ve diğer entry'lerde de göreceğiniz üzere bu bir ot falan değil. gece vakti bi'şi'ler ararken sol frame'de denk geldim de, merak edip birazcık bakayım dedim. ingilizcede 'orpiment' diye geçtiğini öğrendim zırnığın. wikipedia'nın dediğine göre, roma imparatorluğu bu meretin ticaretini yapıyormuş ve ticaretinin de önemli bir kısmını oluşturuyormuş zırnık. zehirli olmasından ötürü, okların uçlarına da sürülürmüş, ayrıca çinliler, zehir mehir falan dinlememişler ve zırnık'ı ilaç olarak kullanmışlar uzun süre. renginden dolayı boya olarak da iş görmüş vb. daha gereksiz yere uzatmayayım, merak edenler wikipedia'dan ilgili sayfayı inceleyebilirler: orpiment
  
  [ek: şuradaki haberde, 'anadolu kadınlarının tüy dökücü olarak kullandığı madde' diye geçiyor zırnık. ve kızlar... "bunca anadolu kadını yanılıyor olamaz değil mi ?" diyecekler de çıkabilir diye şunu ekleyelim: aynı bağlantıda, bayburt'taki bir hamamda kadınların zırnıktan zehirlendiği haberi var ve biraz aratırsanız görüleceği üzere bu kadınlardan biri ne yazık ki ölmüş.]
• sodyum sulfurdur (na2s)... les gibi kokar... tabakhanede calisanlara kolayliklar... bir de deriyle temasi halinde iyot kahverengisinin iki ton acigi, nitrik asitin 1 ton koyusu amber kivamli bir renk birakir... 2 hafta da cikmaz... kimya lablarinin amonyak, h2s ve h2o2 ile beraber en nefret edilen kokulu seysidir...
• menşei, altın anlamdaki zer kelimesidir ve "altın rengi" anlamına gelir.
• bir bütünün en değersiz, faydasız, işe yaramayan parçası.
• açık pis su kanalı
• sülfürik asit olarak bildiğim şey.
• tabakhanede derilerden tüyü dökmekte kullanılan bir sıvı imiş.
• öksürtür bu madde. paketini açıp bir yere falan boşalttığınızda tozarsa eyvah nefes almanız imkansızdır. direk yanından uzaklaşıp güzel bi nefes çekmeniz gerekir. deri işlentisinde kılları taa kökünden uzaklaştırma yeteneği nedeniyle kullanılır. çözeltisine temas ederseniz temas ettiğiniz yerde kıl kalmaz.
  
  kimyasal olarak sodyum sülfür veya sodyum sülfid olarak isimlendirilir.
  sodyum hidroksitli çözeltiden hidrojen sülfür gazının geçirilmesi veya sodyum sülfatın kömürle yakılması sonucu elde edilir. çözelti koyulaştırılır. kurutuculardan geçtikten sonra film halinde yüzey özel merdaneli kırıcılardan geçirilip pulcuk formunda ambalajlanır.burda söylenenin aksine suda güzel çözünür.
• (bkz: hamam otu)