• hakkında hiçbir hukuki işlem yapılmayacak, bir sonraki yerel seçimde de yeniden seçilecek bir belediye başkanı repliği. müstahaksınız. için.
  • "önemli değil melih'cim" demek isterim bu özüre cevaben, zira çoğu ankaralı gibi ben de bir yıldır değil içmek ya da yemeğe kullanmak, meyve bile yıkamıyorum şebeke suyuyla. ishal vakalarında artış olmadığını da söylemiş kendisi, çaktırmadan ankaralıların kıçına sayaç da taktırdı herhalde. yakında askiden "sayaç bedeli ve kıç bakım ücreti" faturası gelirse şaşırmam.
  • içilen herhangi bir sıvının eğer zararlı ise sadece ve sadece ishal yaptığını anladığımız açıklamadır. evet; bir sıvı içiyoruz, ishal oluyorsak o sıvı zehirli veya kötüdür. ama yok ishal olmuyorsak, mesela midemizi bozup günlerce kusuyor olabiliriz, ellerimizde ayaklarımızda yaralar çıkabilir, saçlarımız dökülebilir, baş dönmesi, uykusuzluk olabilir. boka bakıcan evladım, gerisi önemli değil. cıvık mı? değil. beton gibi maşşallah. iyi o zaman o içtiğin sıvı gayet temizdir. şeker gibidir. içiniz gönül rahatlığıyla.

    çamaşır suyu mesela veya tuz ruhu. için bakın, ishal oluyor musunuz? yok ishal olmazsınız. daha doğrusu olmanıza fırsat kalmaz. ama sonuçta ishal oldunuz mu? olmadınız. o zaman içilebilir demek ki. yani ben bunu anlıyorum. gerizekalıyım sanırım biraz.

    ha siz yine de benim gibi gerizekalının lafına bakıp da çamaşır suyu falan içmeyin. ne olur ne olmaz. ben melih gökçek değilim. başınıza bir iş gelirse üzülürüm.
  • http://www.milliyet.com.tr/…=760455&date=29.05.2008

    "...
    ankara büyükşehir belediye başkanı melih gökçek, “tartışmalı” kızılırmak suyunun 21 gündür belli oranlarda kent şebekesine verildiğini belirterek, “kimse farkına varmadı. bu sürede ishal vakası görülmedi. bazı kişilerin oyunlarını bozduk, yaygaraların ideolojik olduğu ortaya çıktı” dedi.
    gökçek, düzenlediği basın toplantısında, “21 gündür ankara, kızılırmak suyunu içiyor. lezzetinde farklılık hissetmediniz. ‘afiyet olsun’ diyorum. hayırlı uğurlu olmasını cenab-ı allah’tan diliyorum” diye konuştu.
    ..."

    burada odaklanılması gereken nokta nedir ey boklu dere müdavimleri? evet buldunuz "ideolojik yaygaralar"!. sevgili gökçek insanı, bana ideolojinin ne götten bir nane ne olduğunu öğretti. yaşasın cırcır olmuş götler, oyunu bozulmıuş i. nokta kişiler (yanlış anlaşılmasın, i. nokta olan melih değil, bizleriz. bizim cezamızı da cenab-ı allah verecek zaten)..

    (bu arada yazmazsam çatlarım, bunca yıldır çok terbiyesiz insan gördüm, beni mal yerine koyan adam gördüm ama bunun gibisini göremedim be kardeşim)
  • "bilmemkaç senedir ebenizle o biçim ilişkilere girip üzerine para ve güç kazanıyoruz sayenizde" sözünün yanında pek bir masum kalıyor.

    "neremiz doğru" diye bakmalı.
  • şaşırmadığım açıklamadır, melih gökçek'tir, yapar, açıklar, açıklamaz, yapmaz, yasaklar, yıkar, yapar, açıklar, tükürür, açıklamaz, içer, içmez, keser, açıklar, falan.

    şaşırdığım açıklamadır, melih gökçek kızılırmak suyunu tek başına mı getirmiştir? ankara büyükşehir belediyesi'nde bir tane insan(memur demedim, encümen üyesi demedim, teknik personel hiç demedim!) yok mudur ki bu su gelirken, bağlanırken, 21 gündür* şehir şebekesinden damarlarımıza doğru akarken ortalara çıkıp "ey güzel ankaralılar, ey yıllardır bizi seçen harikulade insanlar, en nihayet kızılırmak size geldi" demese bile, konu komşusuna fıslamaktan imtina etmemiştir?

    belediyelerin halk sağlığı ile ilgili işlerini düzenleyen umumi hıfzıssıhha kanunu diyor ki:
    madde 20 - belediyenin umumi hıfzıssıhha ve içtimai muavenete taallük eden mesailden ifasiyle mükellef oldukları vazifeler aşağıda zikredilmiştir.
    1 - içilecek ve kullanılacak evsafı fenniyeyi haiz su celbi.
    2 - lağım ve mecralar tesisatı.
    3 - mezbaha inşaatı.
    4 - mezarlıklar tesisatı ve mevta defni ve nakli işleri.
    5 - her nevi muzahrafatın teb’it ve imhası.
    6 - meskenlerin sıhhi ahvaline nezaret.
    7 - sıcak ve soğuk hamamlar tesisi.
    8 - (mülga: 24/6/1995-khk-560/21 md.)
    9 - umumi mahallerde halkın sıhhatine zarar veren amiller izale.
    10 - sari hastalıklarla mücadale işlerine muavenet.
    11 - hususi eczane bulunmayan yerlerde eczane küşadı.
    12 - ilk tıbbi imdat ve muavenet teşkilatı.
    13 - hastahane, dispanser, süt çocuğu, muayene ve tedavi evi, aceze ve ihtiyar yurtları ve doğum evi tesis ve idaresi.
    14 - meccani doğum yardımı için ebe istihdamı.

    bunlara bakarak hayal gücümüzü çalıştırabiliriz, başka hangi konularda ampirik çalışmalara katkıda bulunacağız bakalım.

    ayrıca (bkz: #11052468)
    ve (bkz: #11106460)
    ve dahası (bkz: #8865553)

    seni görmek ister her bahtı kara....
  • bir gökçek beyanatı değildir, çünkü gökçek ne suya boklu diyor, ne de özür diliyor. eğer söylemiş olsaydım ishal vakaları arttı diyeceklerdi, oyunu bozdum, mutluyum, diyor. ilkokulda, ortaokulda filan böyle bi pislik yapıp sonra da sırıtan arsız tipler olurdu, onlara benzetiyorum ben bu adamı.

    kimsenin fark etmemesi meselesine gelince... zaten geçen yıldan beri musluktan akan suya güvenmiyoruz ki... bir hafta kadar önce sebze yıkarken, musluktan akan suya dikkat etmiştim, resmen renkli, pas kokulu bir su akıyordu. yıllardır musluk suyu içmediğim için tadını bilemeyeceğim, ama yıkadıktan sonra ellerimde bile pas kokusu kalıyor, oradan tahmin edebiliyorum. memleketi hindistan'a çevirdiniz diye hiddetlenip belediyeyi aradım ama bir muhatap bulamadım, kimse de kızılırmak suyuyla ilgili bir bilgi vermedi. şimdi gökçek kimse fark etmedi, diyor. fark ettik anacım fark ettik de seninle nasıl baş edilir, onu bilemiyoruz.

    kobay olmamızın önüne geçilemiyor, resmen. sen bize ne yapsan haklısın, diyebiliyorum ancak.
  • röportajın bir yerinde "ha ha nasıl kodum!" da demiş başkan repliğidir.
    “bunu bozduğum için çok mutluyum. hepimize afiyet olsun”
    http://www.ntvmsnbc.com/news/448075.asp
    ayrıca "bir (1) başhekimi aradım ishal vakaları normal" demiş. "bizim hanım sağlam herşey normal" de diyebilirdi istatistik dehası sayın başkanımız. buna da şükür.
    edit: haberi buldum.
  • yıllardan beri yapılan bütün araştırmalarda milyonlarca deney hayvanının boşu boşuna telef edildiğini yüzümüze vurmuş bir açıklamadır. oysa daya şebeke suyuna ne deneyeceksen, bekle 21 gün, baktın bir şey olmuyor 22. gün sür piyasaya ne süreceksen. yazık olmuş o mini mini beyaz farelere, tavşanlara, çok yazık olmuş. ne gerek var o kadar insan varken dünyada.
  • seçilmiş ile atanmış arasında bulunan farkı anlatan harika bir olay.

    teee bir zamanlar, pek kimse hatırlamaz; ankara'nın belediye başkanı murat karayalçın adlı bir kişi idi. öyle çalışıyordu ki tepsen yıkılmaz ihtilal yapsan devrilmez bir sağlamlıkta, yaptığı hizmetlerle ankaralıların sevgisini kazanmış bir başkan idi. bu zat zannetti ki bu sevda kara kaşına kara gözüne belediyeciliği bırakıp başbakan yardımcılığına kaçtı. (hatta o zamanlar çiller buna; özel ordu kurulması, örtülü ödenekten paralar verilmesi gibi çetrefelli evrakları, kararları buna imzalattırdı.)

    ankara yerel seçimlere; başında başkanı olmayan bir belediye, nasıl olsa biz ankarayı alırız burası bizim kalemiz diyen bir parti genel merkezi, sandıklara sahip olmak için örgütlenmek gibi luzumsuz işlerle uğraşmak yerine benim adamım il genel meclisine girsin, benim adamım belediye meclis üyesi olsun diye birbirini yiyen yerel teşkilat ile girmek zorunda kaldı.

    yerel teşkilat o kadar birbirine girmişti ki mamak çöplüğünden çıkan oyların, okulların sobalarına tıkılmış oyların ne anlama geldiğini yorumlamakta aciz halde abondone olmuştu. bir iki cılız itiraz, basının olayın üstüne gitmemesi, bilinemeyen başka sebebler ile seçimler kesinleşti, melih gökçek koltuğa oturdu.

    şimdi bu durum karşısında; melih gökçek seçilmiş bir başkan mıdır? atanmış bir başkan mıdır?

    ayrıca bahsi geçen bay başkanın söylediği iddia edilen 21 gundur boklu su iciyorsunuz ozur diliyorum lafı anlam kaymasına ugramış.

    ne demek özür dilerim bi daha yapmam? yok böyle bişiy.

    dilediği özür; ben bu suyu zaten size içirecektim, ama 21 gün kadar bilmeden içtiniz bundan sonra bilerek içeceksiniz anlamını taşıyor.
hesabın var mı? giriş yap