• sakin, uyumlu, orta.. (bkz: moderate)
  • ne sabuna ne suya, kimseye terso olmayan.
    (bkz: playdoh)
    (bkz: the meek shall inherit the earth)
    (bkz: the meek shall inherit zilch)
  • seçmelerde birinci gelecek cunta yönelimi.
  • ilim, irfan sahibi olan.
  • siyasi görüşleri, kişisel tercihleri, beğenileri vs uçlarda olmayan şahıslara verilen sıfat.

    dakika bir gol bir, bu sıfattan bu tip insanların toplumca hoş karşılandığını anlarız. ılımlı kelimesi hissettirir bunu. bir sıcaklık var bu kelimede. yakmayan, rahatlatan, gevşeten bir sıcaklık.

    peki neden ılımlılar böyle yakın gelir bize. ılımlıdaki bu ipeksi dokunuş nereden geliyor?

    dünya tarihini hep uç görüşler şekillendirirken, ılımlılar toplum içinde yolllarını nasıl bu kadar rahat buluyorlar.

    herşeyden önce şunu görmek lazım. uç görüşler, radikaller, köktenciler, romantik devrimciler, idealist liderler tarihe şeklini verirler, fakat onu muhafaza edecek, rasyonalize edecek ve en uç fikirler satan dükkanların vitrinlerinde sergileyecek olanlar ılımlılardır.

    ılımlı, rasyoneldir. şiddeti sevmez. mantık adamıdır. hayatı boyunca herşeyi tartmıştır ve her görüşü tevazuyla, anlayışla karşılamıştır. tartı adamıdır.

    uç fikirler ılımlılar sayesinde ayakta durur.

    arabesk, kulağına hoş gelen herşeyi dinleyen adamdan destek alır, intihar saldırıları nur yüzlü halim selim amcalara yaslanır. milliyetçiler ve faşistler ulusalcılara tutunur, devletçiler, pek muhterem atatürkçüler sayesinde vardır gibi gibi.

    parmakları birbirine bitişik açık avcunu tevazuyla göğsüne koyup başını öne eğen olmasa yumruğunu havaya kaldırıp çemkiren de olmayacak. kasketle, kaşmir palto olmasa, sivilleri ezen üniformalar da olmayacak falan filan.

    ilımlı olmasın demiyorum. zaten desem de bişey değişmez. fakat ılımlı olmasın demek herkes radikal olsun anlamına da gelmez. sadece ılımlılara biraz şuur, sebep oldukları ve olabilecekleri için biraz öngörü lazım diyorum. ilımlılar tek başlarına mantık adamı gibi dururlarken, birlik olduklarında ne tevazu ne de mantık kalıyor. bugün canımızdan çok sevdiğimiz yalnız ve güzel ülkemiz iç savaşa doğru giderken, ileride hikayemiz yazıldığında sonuç bölümünde bolca terör örgütü, bölücü gruplar, provakatörlerden bahsedilecek ama giriş ve gelişme bölümünde ılımlılar isimlerini altın harflerle yazdıracaklar.

    şimdi bu yazdıklarımı okuyacak olan maksimum 2-3 kişinin de he radikal olunsun o zaman diyeceğini biliyorum. aslında hiçbir önerme içermiyor savım. insanların nasıl olacağı bizim elimizde değil. daha iyisini istemekse safdillik olur. tanrılar gürültümüze koştursa gelseler, “eee olacağı buydu” derler. olacağı buydu. başka olmazdı ve olmayacak. sadece bir durum tespiti bu. zaten mesela, geniş omuzlu başbakanımız beni çağırsa dese ki “oğlum herşeyin var, herşeyini aldık ettik, karnın tok, gelirin iyi, ne lan bu senin derdin bitmedi gitti. serseri misin nesin. 19" lcd monitörün bile var şerefsiz. nedir senin istediğin yıllardır söylenip duruyosun. söyle halledeyim. onu da halledeyim de sus artık” dese. cevap olarak “valla sayın başbakanımız, ne desem bilmem ki, şimdi siz böyle birden söyleyince ne kadar eşek olduğumu anladım. benim derdim varoluş maroluş filan diye zırvalayacak değilim. size layık olamadım. bana verilenlerin karşılığını veremedim. affedin” derim.

    daha da diyecek bişeyim yok.
  • bu "ilimli" kelimesini siyaset literaturune kim sokmustur? nasi boyle rahatsiz eden bi kelime bulunabilir? o kisiyi bulup, yuzune yuzune sovmek lazim aslinda. ne demek simdi bu "ilimli" yahu? ne sicak, ne soguk; boyle ilik bisi. ilik gibi kiz, hey masallah be. tamam, cilkini cikardim. kendimden igrendim. siz de igrenin. ama, haydi gundelik hayatta kimse bir sey demez ama siyasetten konustugunuzda ben de igreniyorum bu kelimeden. bundan da igrenin.
  • (bkz: cisco systems) logosunu çağrıştıran sözcük. bkz
  • (bkz: itidal)

    edit: yukarıdaki bakınız, "ılımlı" kelimesine anlamdaş olarak verilmiş bir bakınız değil, kavramdaş olarak verilmiş bir bakınızdır.
  • (bkz: ılık)
  • farklı renklerin mücadelesine dostça bakabilen, bir görüşe bir duruma katılmıyorsa da saygı duyup ses etmeyen güzel insan modelidir.
    kabaca bir görüntüsünün tanımı yapılacak olursa, agresif olma ihtiyacı duymadığı için gülümseyebilendir. sesini yükseltmeden konuşur, anlatımlarında sert el kol hareketleri yoktur, naiftir. ılımlı insanlar ile ateşli bir tartışma değil de hararetli bir tartışma yaşayabilirsiniz; bu da tartışmaların kavga boyutuna geçilmeden hatta verim alınarak yapılabildiğini anlatır.
    öyle görüyorum ki, bilge insanlar ılımlı insanlardır.
    ılımlı insanlar da bilgedir diye genel tanım yapılamaz fakat onlar da o hale gelmeye meyillidirler.
hesabın var mı? giriş yap