• empati girişimi heyhat!

    tabi insanoğlu hiç anlamak istemez hep anlaşılmak ister...

    (bkz: insan haklarını kullanarak insanlık suçu işlemek)

    (bkz: kandil dağı tecrit edilsin)
  • "her şey bir ziyaretle başladı...

    avukat behiç aşçı ölüm orucuna başlamıştı ve bizler onu topluca ziyaret etmeye karar vermiştik, bu ülkenin aydınları, sanatçıları olarak...

    toplandık, yanına gittik. bu ülkenin aydınlık yüzlerinden biri, belki de insana yapılacak en büyük işkence olan tecrite karşı mücadele için açlığa yatırmıştı bedenini.

    orada, onun yanında konuştuk, ne yapalım diye. ne yapalım da, insanlara tecriti duyuralım, tecritin ne menem bir şey olduğunu anlatalım?

    birçok fikir atıldı ortaya. tecrite karşı sanatın gücünü kullanma fikri ağır bastı. tecriti hep gazetelerde okumuş, televizyonlarda görmüştük ama hiç yaşamamıştık birebir.

    teatral bir deneyim fikriydi ortaya atılan, tiyatro yazarı bilgesu erenus arkadaşımız tarafından. oyunun senaryosunu o yazacak, hepimiz de o oyunda rol alacak, tecriti birebir olmasa da (zaten bu hiçbir zaman mümkün değildir) belirlenen saat süresince bizzat yaşayacak, tecrite karşı bu kez sanatın dilinden bir şeyler söyleyecektik.

    yanıbaşımızda bir insan, bir avukat göz göre göre ölüme doğru yola çıkmıştı. nedeni, altı yıldır süren ve ortadan kaldırılması için 122 insanın yaşamını yitirdiği, altı yüzden fazla insanın sakat kaldığı tecrit politikasıydı.

    behiç aşçı da bu ülkenin bir aydınıydı ve tecrit politikasının yalnızca f tipi hapishanelerde kalan hükümlülere, tutuklulara uygulanmadığını, bu politikanın yaşamın her alanında, herkese, doğal olarak hepimize uygulandığını göstermişti eylemiyle...

    biraz sertti eylemi ama kendisi bugüne kadar tecritin ortadan kaldırılması için her yolu denediğini, yapacak başka bir şey kalmadığını söylüyordu.

    zaman av. behiç aşçı’nın haklı ya da haksız olduğunu tartışacak zaman değildi ne yazık ki. ölüm orucu içeride ve dışarıda devam ediyordu ve 122’nin üzerine her an 123 rakamının eklenebileceği endişesini taşıyorduk.

    bu endişeyle oluştu 'tecrite karşı sanatçılar' ve 'hepimiz tecritteyiz' kavramları. gerçekten de hepimiz tecritteydik ve hepimiz de tecrite karşı bir şeyler yapılması taraftarıydık.

    oyun oynandı ve tecritin oyun hali bile bizlerin psikolojisini bir hayli bozmaya yetti. öyle ki, önceden on iki saatlik bir süre belirlememize rağmen, altı saatte oyunu bitirmek zorunda kaldık.

    tecrit işte böyle bir şey... gerçekten de insanın insana yapabileceği en büyük zulüm. birini; insansız, dostsuz, kimsesiz bırakma… korkunç değil mi? işte bu korkunçluğu ortadan kaldırmak için sanatın gücünü kullanmak, tecrite karşı duyarlı yüreklere seslenmek, tecrite karşı örülen duvara bir tuğla da biz eklemek için bir aradayız.
    madem bu ülkenin aydını, sanatçısıyız; madem bu ülkenin insana dair tüm güzel değerlerini korumada en büyük paylardan biri bizlere düşüyor; o zaman gerekli adımları ilk bizim atmamız bir zorunluluktu.

    bu çaba işte bu duyarlılığın bir adımı olarak kabul edilmeli... adımları daha çabuk atarsak, bu ülkenin en büyük ayıplarından biri olan tecriti daha çabuk ortadan kaldırmak mümkün olacaktır.

    adımları birlikte atarsak, bu oluşum daha bir anlam kazanacaktır. o zaman, haydi birlikte yürümeye!.. haydi birlikte seslerimizi çoğaltmaya!.. tecritin bir daha uygulanmamak üzere bu topraklardan silinmesi umuduyla..."

    "hepimiz tecritteyiz"
    tecrite karşı sanatçılar

    http://www.hepimiztecritteyiz.com/
  • aydınlar yine "hepimiz tecritteyiz" diyecek

    f tipi hapishanelerde yaşanan hak ihlallerine dikkat çekmek ve burada kalan insanların psikolojilerini anlamak amacıyla demokratik kitle örgütü temsilcileri tek tip kıyafet giyip, numara alarak f tipi koşullarına göre yaşama provası yapıyor.

    bia haber merkezi
    05/01/2007

    bia (istanbul) - f tipi hapishanelerde yaşanan hak ihlallerine dikkat çekmek ve burada yaşayan insanların psikolojilerini anlamak amacıyla gerçekleştirilen "hepimiz tecritteyiz" oyunu demokratik kitle örgütü temsilcilerinin katılımı ile yine istanbul'da sergileniyor.

    daha önce istanbul, bursa, izmir, izmit, ankara gibi illerde sergilenen "hepimiz tecritteyiz" oyunu bu kez demokratik kitle örgütü temsilcilerinin katılımı ile 6 ocak cumartesi günü saat 15.00'de istanbul arama tiyatrosu'nda gerçekleştiriliyor.

    oyunda tek tip kıyafetler giyecek olan katılımcılar, numaralandırılarak, 12 saat boyunca f tipi cezaevi koşullarına göre yaşıyorlar.

    "f tipleri beş yıldızlı otel gibi gösteriliyor"

    tecrite karşı ankara inisiyatifi ise bugün (5 ocak) açıklama yaptı, "hayata dönüş" operasyonun insanların ölümüne ve sakat kalmasına yol açtığını belirtti.

    bugüne kadar sorunun insan hakları açısından çözümlenmesi yönünde bir girişim yapmadığını kaydeden açıklama, bunun 122 insanın ölümüne ve 600'ü aşkın insanın da kalıcı fiziksel ve ruhsal sakatlıklara neden olduğunu vurguladı.

    f tipi cezaevlerinin beş yıldızlı otel gibi gösterildiğini belirten açıklama, bu cezaevlerinin insanı insansızlaştırdığını, duyuları körelttiğini ifade etti.

    açıklamada, "tecrit kaldırılsın, ölümler durdurulsun, sorunun çözümü için diyalog süreci açılsın" çağrısı yapıldı.

    behiç aşçı'ya aydınlardan destek ziyareti

    yarın (6 ocak), aralarında vedat türkali, ercan karakaş, eşber yağmurdereli, akın birdal ve kemal aytaç'ın da bulunduğu bir grup aydın ölüm orucu eyleminin 276. gününde olan avukat behiç aşçı'yı ziyaret edecek.(aö)

    http://www.bianet.org/2007/01/05/89870.htm
hesabın var mı? giriş yap