• sadık yemni'nin yeni kitabı. muska ve öte yer'le açtığı yolda, yazarın sevdigi karakter sarp sapmaz olmadan ilerlediği yeni macerası. yazarın polisiyesi amsterdam'ın gülü'nün tersine diğer gizem kitaplarında kullandığı çok kişilikli tanrı modu anlatımına dönmesi babında önemli olan, zaman zaman öte yer'e göndermeler yapan kitap. 664 sayfalık kütlesiyle kesintisiz bir okumayla (bkz: bitirmeden bırakılmayan kitaplar) 7-9 saat arası bitmesi olası görülen eser.
  • sadık yemni'nin yazdığı ilginç bilim-kurgu romanı. amsterdam metrosunda başlayan hikaye, dünyamızda varlığını sürdüren bazı "üstün" varlıkların çatışmasını konu alıyor. kitap finalini istanbul'un tanıdık sokaklarında yapıyor.
    üslüb olarak biraz ağır sayılabileceğini, kurgusunun biraz karışık olduğunu söyleyebilirim; yine de bu tarzı sevenlerin kaçırmaması gereken bir roman.
  • edebiyatımızda, "cümbüşlü tirildeme" makamında yazılan ilk eser... *
    muska, ote yer ve yatir'dan sonra biraz farklı, ne bileyim daha batılı gelen, ama okunası - sevilesi roman...
  • yemni'nin, bir röportajında sorulan "peki niçin esas kahramanlar hollandalılar, amerikalılar, ruslar?" sorusuna şu şekilde yanıt vererek açıkladığı romanı;

    bu anlamda "metros", türkçenin ilk ulus - ötesi romanı olabilir. hollandalılar, amerikalılar ve ruslar başroldeler. az sayıda türk kahraman daha mütevazı rollerle yetinmekteler. buna neden istanbul - amerika - avrupa -rusya ilişkilerinde inandırıcı olmak kaygısıdır. küreselleşmenin insancıl yüzü sınırların, ayırımcılığın iptal edilmesi olacaktır. rus kahraman sergei osmanov, boğaz’ın altındaki nesne için bütün dünya milletlerinin el ele mücadelesini hayal ediyor ama gerçek başka türlü şekilleniyor. baş kahramanlardan biri jeff crimson. crimson’un türkçe kökenli bir kelime olduğu iddia ediliyor. kırmızı’dan türeme. bu nedenle adama soyadı olarak verdim. edebiyat dozu olan bir action thriller yani cümbüşlü tirildeme yazmaktı amacım. bu da hacim ve diğer olmazsa olmazları açısından ilk çalışmadır kanımca. kaliteli bir cümbüşlü tirildeme kaçınılmaz olarak ayrıntı çığları yollar okurunun üstüne. önemli olan insan merkezli olmaktan çıkmamaktır. yazar, karakterlerin rolleri az olanlarını bile doğumundan bu yana tanıyormuş izlenimini vermek zorundadır.
hesabın var mı? giriş yap