635 entry daha
  • mevlana celaleddin-i rumi. mutasavvıftan fazlası (30 eylül 1207 - 17 aralık 1273 pazar). belh'te doğan, soylu bir aileden gelen, türk kökenli, farsça yazan din, sanat ve düşün adamı. asıl adı muhammed celaleddin. mevlana efendimiz anlamına gelirmiş. [şu ilginçliğe bakın, efendimiss üzerinden gollum'a ve güncel kültüre de ulaşabilir oldu ismi.] daha genç bir öğretmenken bu isim verilmiş. şems-i tebrizi ve sultan veled'ten başlayarak sevenleri mevlana adını kullanmış, bu adeta simgesi olmuş. rûmî de anadolulu (roma ülkesinden) demek. [aktardığım bilgiler çeşitli kaynaklardan süzülmekle birlikte, çoğu mevlana'nın çağdaşımız torunu selahaddin hidayetoğlu'nun özlü kitapçığı "hazret-i mevlana muhammed celaleddin-i rumi hayatı ve şahsiyeti"nden alıntıdır.]

    mevlana sararmış yüzlü ve ince vücutluymuş. bu sararmış ve zayıf bünyesinde öyle bir nur ve heybet varmış; gözleri o kadar keskin ve çekiciymiş ki, kimse dikkatle bakamazmış.

    mevlana başına, bilginlere mahsus bir şekilde sarık sarar, taylasan (sarıktan sarkan uç) bırakırmış. sırtına, bilginlerin giydikleri gibi, bol geniş kollu bir hırka giyermiş. şems'in kaybolmasından 40 gün sonra, ömrünün sonuna kadar, beyaz sarık yerine duman renkli bir sarık sarmış ve yemen ile hint kumaşından yaptırdığı fereci (göğsü açık uzun kollu cübbe) giymiş.

    abdülbaki gölpınarlı, feridüddin attar'a önsözünde şöyle yorumlar: "attar, bizce halk hikayelerini tespit etmiştir. mevlana da bu yolda attar gibi hareket etmiştir. sonradan bu hikayeler büsbütün taammüm etmiş, yüksek zümreye de geçmiş ve söylendikçe söylendiği zamanın hususiyetlerine bürünmüştür." (bkz: mantıku't-tayr/@ibisile)

    "yolcu!
    kalbe yürü."
    demiştir. sırf bu yeter de, ne hazineleri var.

    "kardeş, mezarıma defsiz gelme; çünkü allah meclisinde gamlı durmak yaraşmaz.
    hak teala beni aşk şarabından yaratmıştır. ölsem, çürüsem bile, ben yine o aşkım."

    "haccâc'a kan dökmekten kolay ne var!"

    "öküzün rengi dışından belli
    insanın boyası içinde gizlidir."*

    "sabretmek canın tespihidir. sabır sırattır, geçerken sızlanma."

    "içinde sıkıntı görünce onun çaresine bak; çünkü dalların hepsi kökten biter.
    içinde genişlik, ferahlık görünce ona su ver. kalb ferahlığının verdiği meyvayı da dostlara ve ahbaplara sun."

    müridlerini kınayanlara verdiği yanıt: "benim müridlerim iyi insanlar olsalardı, ben onların müridi olurdum. kötü insan olduklarından, ahlaklarını değiştirip iyi olmaları, iyiler ve iyi amel eden insanların arasına girmeleri için müridliğe kabul ettim. allah'ın rahmetine mazhar olanlar kurtulmuşlardır; fakat lanetine uğramışlar tedaviye muhtaç hastalardır."

    mevlana'nın kızı melike hatun, bir gün cariyesine sert davranmış, onu azarlamıştı. kızının bu durumunu gören mevlana, ona:
    "onu neden incitiyorsun? acaba, o hanım, sen de cariye olsaydın ne yapardın? ister misin ki, bütün dünyada allah'dan başka kimsenin kölesi yoktur, diye fetva vereyim. hakikatte onların hepsi bizim kardeşlerimizdir." der.

    "firavun yoğurt gibi suya gark oldu gitti. halbuki musa, yağ gibi üstünde kaldı."

    "savaş bu; bulgur aşı yemek değil ki, yenlerini sıvayıp yemeye girişesin. bulgur aşı yemek değil bu, gel de kılıcı gör burada. hamza gerek ki, bu safta demir gibi dayanıp dursun."

    "kahır sirkesidir. lütuf da bala benzer; sirkencübin temeli bu ikisidir."

    "nuh* tavada kebap kızartmak istedikçe, vahile tavaya taş atardı."

    "o çömleği yağlı nimet verenlerin kapılarına bir arda kalası tirit için koşup durmaktasın."

    zamanlar içinden/ötesinden söyleştiği yunus emre'nin severim ben seni candan içeri (bir ben vardır bende benden içeru) şiirine mevlana bir rubai/dörtlük ile güzelleme yapmış:

    "bir can var canında o canı ara!
    beden dağındaki gizli mücevheri ara!
    ey yürüyüp giden dost bütün gücünle ara!
    ama dışarıda değil, aradığını kendi içinde ara."

    keyfi olarak "tüm bilgeler delidir" diyebiliriz. bundan (delilikten? dememizden?) zarar görmezler. bilge dayanıklıdır. örneğin mevlana ile şems-i tebrizi. eşcinsel sapıklık algılarına, dedikodu ve yaptırımlarına o zaman da göğüs gerdiler, öldükten sonra da sessizce katlanıyorlar. ister hakken yaftalanmış olsun, ister yalan yere.

    uzun kulaktan duydum*, konya'da çarşıya türkmenler tilki derisi* getirmiş, satarlarken duyururlarmış: dilku! tilki! dilku! (tilki var, tilki var demeye getiriyorlar.) bu nidayı duyan mevlana bir farsça soru karşısında olduğunu sanmış: gönül* nerede*? hemen nara atarak dönmeğe başlamış ve “gönül nerede? gönül nerede?” diyerek ve sema ederek medreseye kadar gitmiş. zaten hz. muhammed için aşk peygamberi dermiş, aşk çocuğuyuz biz, diye perçinlermiş.

    "aşk altın değildir, saklanmaz. aşığın bütün sırları meydandadır..." rumi

    "şems, mevlana kadar ömür sürse mevlana'yı; taptuk, yunus'u kendinden uzaklaştırmasa yunus emre'yi tanıyor olamazdık!" mehmet doğramacı

    "(...) mistiklerin kendi hukuki umursamazlığının, evrensel hümanizminin ve huzurlu tabiatının köşetaşı yaptığı bu kâhince geleneğe uygun şekilde "ölümünden önce" ölmüştür humeyni. oysa onun bu huzurunda, güzel şiirle bastırılmış bir şiddet, bin yıldır üstü örtülen bir ölüm korkusu gizlidir. mevlana'nın şiirinin baştan sona tanrı korkusunun* yüceltilip aşkla dolu bir ânın şiirsel kırılganlığı haline getirilmesi olduğu bile iddia edilebilir. humeyni bu metaforik ânı gerçek saymış, adeta havada uçan bir sabun köpüğünü siyaset denen iğneyle duvara mıhlamıştır." hamid dabashi - iran ketlenmiş halk

    [sonra bir gün, bir arap şairinin* sözü içimde şimşek gibi çaktı: "aradığın mekke yüreğinin içindedir!" o güne kadar, oradan oraya dolaşacak, her defasında mekke'yi buluyorum sanarak yüreğim hoplayacaktı. (...) durmadan aldanalım. mekke'leri inşa edip yıkalım! yüreğimi açacak olsalar, taş bir yolu umutsuz halde tırmanan bir tek adam bulurlar.] nikos kazancakis - ispanya, yaşasın ölüm

    "fakat mevlana'nın hakkı vardı; neyin biricik sırrı hasrettir." ahmet hamdi tanpınar - huzur

    (bkz: maulana)
    (bkz: mevlevi/@ibisile)
    (bkz: hacı bektaş veli vs mevlana celalettin rumi)
    (bkz: hacı bektaş veli/@ibisile)
    (bkz: şeyh tavus mehmet el hindi türbesi/@ibisile)
    (bkz: şems-i tebrizi/@ibisile)
    (bkz: mevlana ve şems/@ibisile)
    (bkz: mevlana'nın vasiyeti)
    (bkz: hüsameddin çelebi/@ibisile)
    (bkz: sultan veled/@ibisile)
    (bkz: veled çelebi izbudak)
    (bkz: selahaddin hidayetoğlu)
    (bkz: ulu arif çelebi)
    (bkz: rebabname)
    (bkz: mevlevi mutfağı/@ibisile)
    (bkz: anadolu kavağı/@ibisile)
1080 entry daha
hesabın var mı? giriş yap