• tepesi karlı bir dağ, pencereden görünen şirin bir dere manzarası ile şimdilik yetindiğim güroymak eski adı norşin, bir kız ismi gibi.
  • hükümetin kürt açılımında çumhurbaşkanı abdullah gül tarafından gündeme getirilmiş, sonrasında başbakan recep tayyip erdoğan tarafından da "atatürk de norşin'e norşin derdi. inanmıyorsanız nutuk'a bakın" şeklinde savunulan, organize kürt açılımına malzeme olmuş ilçemiz.
  • @cbabdullahgul'un düğün değil bayram değil bitlis ziyaretinde binlerce il ve ilçe arasindan seçerek neden "norşin" dediğinin hikmeti üzerine çok düşünülmemesi tuhaf olmuş, hatta "cumhurbaşkani bölücülük yapiyor" şeklindeki mhp menşeli eleştirilere de tayyip erdoğan'in "norşin adi nutuk'ta da geçer, atam da norşin demiştir bre deyyuslar" diyerek abdullah gül'e son yillarda pek rastlanmayan bir şekilde arka çikmasinin konuşulmaması da tuhaf.

    hem abdullah gül'ün hem de erdoğan'ın geçen sene bu zamanlar, yani "açılım'ın daha taze ve umutvar olduğu" bir dönemde yaptiklari norşin vurgusu, türkiye'de islamcilarin kürt sorunuyla ancak islamcilik dolayımıyla ilişki kurabildiklerini, kürtlerin taleplerini de ancak bu zeminde anlayabildiklerine işaret eden örneklerden biri.
    çünkü norşin türkiye'de islami hareketin ve özellikle nakşi geleneğin ve saidi nursi'nin eğitim gördüğü medreselerden birine ev sahipliği yapması bakımından da nurcularin en önemli tarihi merkezlerinden biri. nurcularin van'da el ezher'e kardeş bir medrese kurma ütopyalari bakimindan da bir tür referans. eh bitlis'e kadar gitmişken norşin'den sözetmemek @cbabdullahgul'un şanına yakışmayacağı gibi, muhtemelen adiyaman'a gitseydi de "menzil" den, siirt'e gitse "tillo"dan sözetmeden duramazdi. biraz daha ufku görebilmek için ekleyelim, özellikle son 7-8 yıldır akp iktidariyla birlikte doğu ve güneydoğu'da devlet eliyle kürt ulusalciliğina karşı islamciliği destekleme ve yayginlaştırma gibi bir "açılım" siyasetine sahip olsaydınız muhtemelen siz de "yerleşim bölgelerinin kürtçe isimleri iade edilsin" talebini kendi siyasal referanslarinizin oluşturduğu çerçeveye sokmak için norşin'den sözetmeden duramazdiniz. son 7-8 yilda adana'nın doğusunda 2-3 bin arasinda farklı sayılar verilen yeni medrese açildiğini kulaklara fisildayarak "pkk'nin kökünün kuruması yakındır" laflarini yayan bir cemaatten sözettiğimizi de unutmazsiniz umarim.

    neyse, norşin'e gelirsek, norşin aslinda özellikle 1930'lara kadar bölgedeki en önemli eğitim kurumlarindan biri olarak açikça etkinlik sürdüren, ara ara kesintilere rağmen bugüne kadar da varlığını devam ettiren medrese geleneğinin bir parçası, hatta en önemlilerinden biri. medrese denilince basit bir "irtica yuvasi" düşünmeyin diye ekleyeyim, bunlar, yüzyillar boyu, bölgenin temel eğitim kurumları olarak bugüne kadar gelmiş şimdilerde bir bölümü "kuran kursu" ya da vakıf haline getirilmiş mecralar. özellikle de silvan, van, diyarbakir, bitlis gibi kentlerde bulunan medreseler etkileri bütün bir mezopotamya hinterlandina (lübnan ve iran'daki şii sinirlara kadar) ve afgan-hint coğrafyasina uzanan dini ve edebi bir gelenek oluşturuyorlar.kürtçe, türkçe ve farsça'nin eğitim dili olarak kullanildiği, çoğu dini yapitlar olmak üzere ilk kürtçe ve kimi zaman türkçe çevirilerin yapildiği bu kurumlarin hemen tümü, -norşin gibi tek bir beyin otorite sinirlarini aşanlar dışında- uzun süre, kürt beylerin himayesindeki kurumlar oldular. özellikle 17. yüzyil sonrasinda bu medreselerin bir bölümü tarikatlarin, özellikle de nakşibendi yollarinin etkisi altina girdiler. bu önemli. bunun iki nedeni var. biri özellikle hint alt kitasindan gelen islamla çok tanriciliği birleştirmeye yönelik "din-i ilahi" türü arayışların yarattığı dalgaya karşı vahdet-i vücut barikati kurmaya çalışan vahhabi ve hint nakşiliği geleneğinin yürüttüğü çabalardan sözetmek gerekir öncelikle. kürt medreseleri bu bakimdan "kökü dişarda dini idelojilere karşı" yine kökü dişarda nakşi bir barikat olmuş ve giderek nakşiliğin bu medreselerde kökleşmesiyle yerlileşmiş, devlet tarafından da desteklenerek nakşilik bu medreseler aracılığıyla anadolu'nun batisina da yayılmıştır dersek yanliş olmaz. kadiriliğin etkisini kaybetmesi ve nakşiliğin gelişmesinin öbür nedeni ise daha basit. özellikle bölgenin egemen kürt beylerinin otoritelerinin yaygınlaşmasında ve korunmasında devletle işbirliğine özel önem veren nakşilik gibi tarikatlar önemli bir çimento rolü görmüştür başlangıçta. 18. yüzyil sonrasinda ise özellikle kürt beyliklerin tasfiyesi sonrasinda, öne çikan aşiret etkisi medreselerin kürt isyanlarında ve çeşitli savaşlarda da önemli roller oynamasina yol açmıştır. nakşilik bu süreci yönetme başarisini göstermiş, şeyh otoritesinin tartışılmazlığı bu süreçte de önemli rol oynamiştir. fazla detaya girmeyeyim ama özellikle şafii kürtler açısından medreselerin ve tarikatlarin, ulemasiyla ve kamusal rolleriyle ayni zamanda birer "hukuk kurumu" rolü oynadiklarini da eklemek gerek.

    norşin bu medreselerin en önemlilerinden biri. ilçenin adinin güroymak yapilmasinin tarihi de çok eski değil yanilmiyorsam, 1980'lerin sonundaki ohal uygulamalarina, köy yakma ve boşaltma, dişki yedirme siyasetlerinin tavana vurduğu döneme dayanıyor. medrese de norşin'in en önemli "turistik" varlığı. turistiği biraz tersinden okumak lazim çünkü norşin'in kontrolünde suriye ye kadar uzanan bir medreseler ağı var ve medresenin 1986'da özal iktidarı döneminde onarilarak daha belirgin bir şekilde "hizmete açilmasi" sonrasinda norşin'e bağlı medreselerin hocaları da genellikle norşin'in nakşi islami geleneğinden çikan isimlerden oluşuyor. eskiden medreseyi bitirenlerin doğrudan imam ve hatta müftü olabildiğini de biliyoruz ama uzunca bir üredir medreseden çikip imam hatip lisesi yoluyla tekrar medreseye dönmek gibi bir "sistem içi" mecralari var. norşin'i norşin yapan şey ise yetiştirdiği isimler ki bunlar arasında said'i nursi'den, sadrettin yüksel'e oradan abdülhakim arvasi'ye kadar uzanan halen türkiye'de islami ve faşist hareket içinde etkisi büyük "kurucular" bulunuyor.

    rabbim'e sordum haybeye bana norşin demedi yani, yarin öbür gün yine der, @cbabdullahgul norşin ah norşin diye tweet ederse şaşirma, diye anlatiyorum..
  • ayrıca siirt'in pervari ilçesinin söğütönü köyünün halen kullanılan ermenice eski ve asıl adı.

    ermenice'de "yeniköy" demektir.
  • (bkz: güroymak)
  • batman'ın kozluk ilçesinin alıçlı köyünün halen kullanılan ermenice eski ve asıl adı.
  • muş ovasına kurulu uzun çarşısı olan maalesef ki şeyhlerin sosyo ekonomik yapıyı domine ettiği hemen herkesin birbirini tanıdığı , belli aile ve aşiretlerin hakim olduğu dümdüz ve şirin bitlis ilçeşi... türkçe ismi sonradan verilen güroymak gibi saçma sapan bi isim...
  • resmî adı güroymak olan muş ovası üzerine kurulu şeyhleri ile ünlü bitlis in güzel ilçesi ... kendi memleketim olur... severim...
hesabın var mı? giriş yap