*

  • javier cercas romanı. türkçeye kişisel bir çaba olarak çevirmeni gökhan aksay tarafından kazandırıldı.
  • kitabın az sayıdaki baskısında kapakta görülen güzel hanım gökhan aksay'ın annesinden başkası değildir.
  • çevirmenin kendi özel çabası ile bastırdığı ilk baskı'nın ardından şimdi de jaguar kitap tarafından yeniden basılan roman.
  • roberto bolano'nun roman karakteri olduğu bir kitap nasıl olur? söz konusu kurguyla tarihi çok iyi harmanlayan salamina askerleriyse pek şahane olur.

    roman, cercas'ın yazarlık denemesi başarısızlıkla sonuçlanmış alter-egosunun ispanya iç savaşı mimarlarından ve önemli falanjistlerden sanchez mazas hakkında duyduğu bir hikaye üzerine kurulu. cumhuriyetçilerin eline düşen mazas, yandaşlarıyla kurşuna dizilirken ormana kaçmayı başarır. aramalar sürerken bir düşman askeri onu bulur. göz göze gelirler, asker onu ele vermez, arkasını döner ve gider. anlatıcı o askerin ne düşündüğünü merak eder. hem mazas'ın hem o askerin hikayesini araştırmaya başlar kitap üç bölümden oluşmakta. hikayenin ilk ortaya çıkışını içeren ormandaki dostlar, anlatıcının mazas üzerine yazdığı hikayenin olduğu salamina askerleri ve hikayenin çözümlendiği stockton'daki buluşma. ilk bölümde, özellikle ispanya iç savaşı hakkında hiçbir şey bilmiyorsanız, tanımadık isimler, bilinmedik olaylar karşısında biraz sıkılabilirsiniz. ancak bolano'nun tüm haşmetiyle belirdiği üçüncü bölüme kadar sabretmenizi öneririm.gittikçe açılan, kendini bulan hikayesiyle, unutulması zor mazas, miralles ve bolano karakterleriyle, didaktik olmanın pek kolay olduğu bir türde "kör kör kör parmağım gözüne" yapmamasıyla takdiri hak eden bir kitap. okumanızı şiddetle öneririm.

    --- spoiler ---

    "iflah olmaz bu yazarlar!" bunu söylerken düpedüz gülüyordu miralles. "arayıp durduğunuz şey bir kahramandı, değil mi? o kahraman da bendim. geçmiş ola! pasifist olduğunuz konusunda mutabık kalmamış mıydık? bilmediğiniz bir şey var! maddi değerleri elinin tersiyle iterek kendisini ortaya atan o kısacık hintliyi bir yana bırakırsak, barışta kahramanlar yoktur. aslında o hintli bile kahraman değildi; daha doğrusu, ancak öldürüldükten sonra kahraman oldu. kahramanlar, ancak öldüklerinde ya da öldürüldüklerinde kahraman olurlar. gerçek kahramanlar savaşta doğar, savaşta ölürler. yaşayan kahraman yoktur, delikanlı. bütün kahramanlar ölüdür. ölüdür, ölüdür, ölüdür. (s. 216)

    --- spoiler ---

    daha fazlası için buradan
  • bendeki, yayınevisi, çevirmeni falan yazmayan bir baskısı olan kitap. geçenlerde tesadüf eseri buldum bir yerlerden. neden böyle anlamadım, ilginç doğrusu.
  • “savaşlar hiç kuşkusuz para uğruna, iktidar uğruna yapılır, ama genç insanlar, yüce duyguları kışkırtan sözlerin çekim alanına girerek cephede saflara ayrılır, o sözlerin peşi sıra öldürür, ölüme gider. o nedenle savaşı daima şairler kazanır.”

    “iyi hikâye gerçek hikâyedir, en azından onu okuyan için. bunun dışındaki hiçbir değerlendirmenin de önemi yoktur zaten.”

    roman içinde roman... gerçek ve kurgu bir arada başarılı bir şekilde harmanlanmış. kitap hakkında bilgi sahibi olmak isteyenler için:
    https://www.instagram.com/…gazx/?taken-by=bookogina
  • ispanyol yazar javier cercas'ın 2001 tarihinde yayınlanan romanı türkçeye gökhan aksay tarafından çevirilmiştir. çevirmen kitabı ilk kez kendi imkanları ile yayınlamıştır. (tarihini bulamadım bunun) kitap daha sonra 2012 yılında jaguar kitap'tan aynı çeviri ile yayınlanmıştır.

    kitap eleştirmenler tarafından beğenilmiş ve ispanya'da aylarca çok satanlar listesinde yer almıştır. ingilizce çevirisi soldiers of salamis çevirmeni anna mclean'a 2004 yılında ındependent foreign fiction prize ödülünü getirmiştir. 2003 yılında ayrıca aynı isimle sinemaya uyarlanmıştır.

    kitap üzerine iki yazı

    bütün kahramanlar ölüdür, ömer türkeş:
    http://www.sabitfikir.com/…butun-kahramanlar-oludur

    tarihin gerçekliğinden edebiyatın kurgusuna, banu yaldıran genç, agos'un kitap/kirk, aralık 2012
    http://tembelveyazar.blogspot.com.tr/…version1.html
  • tanıdığım en güzel roman karakterlerinden birinin, miralles'in romanı.
    hayatın tadına varamadan ölen arkadaşlarının, adları bir sokağa bile verilmeyen, yataklarına, sabah güneşinde gelip sevgilileriyle aralarına çocukları girmeyenlerin, avrupa’da kaybolan şilililer ve onların latin amerika’da yiten dostlarının romanı.

    --- spoiler ---

    "bir komünisti anlatsana, mesela garcia lorca’yı!"
    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    ''biliyor musunuz, kimse hatırlamıyor onları. hiç kimse. neden öldüklerini, neden bir eşlerinin, bir çocuklarının, güneş gören bir odalarının olmadığını bile hatırlamıyor kimse. uğrunda dövüştükleri insanlar onları hatırlamıyor. boktan bir ülkenin perişan bir kasabasındaonlardan herhangi birisinin adını taşıyan sefil bir sokak bile yok, hiçbir zaman da olmayacak. anlıyor musunuz? anlıyorsunuz değil mi? ah, nasıl unutabilirim onları ben! hepsini hatırlıyorum. lela, joan, gabi, odena, pipo, brugada, gudayol; hepsini... nedenini bilmiyorum ama, onları düşünmeksizin geçirdiğim tek bir gün bile olmadı hayatımda.''
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap