• bir süre sonra fermentasyona uğrayıp tadına tad katılan bir içki.
  • müjdat gezenin sezen aksu için yazdığı şiir
  • çocuklar dışında kimsenin inanmadığı.
  • eski zamanlar içeceği.merak edenler için tarifi şöyle:

    3 ayva , 3-4 elma ,3- 4 armut, 1 kg.muşmula (döngel) , 1 kg.taze üzüm (veya 2- 3 avuç kuru üzüm) ,5 bardak şeker , 20- 25 bardak su

    yapilişi:
    -meyveler yıkanır. muşmula ve üzüm taneleri bütün, ayva, elma ve armut kabuklu olarak dilim dilim kesilir. hepsi karıştırılır.
    -musluklu bir küp veya bidona bir kat meyve, bir kat şeker olarak yerleştirilir.
    - en üste tülbentle çıkılanmış küçük bir parça ekmek konur. 20- 25 bardak su doldurulur. ağzı kapanır. küp ara sıra sallanır. 15- 20 gün sonra içilebilir.

    not:

    - tükenmezin olması, bulunduğu yerin ısısına göre değişir.
    -suyu azaldıkça üzerine su ve şeker eklenmelidir.
  • bir kahvaltılık.
    artık peynir ve kurumuş ekmektir malzemesi.
    peyniri tavada erit, ekmeği suda beklet ve üzerine şeker serp. balın varsa bal olsun bak. peynire şeker gibi kuru ekmeği boca et. bak nasıl yiyorlar...
  • babamın rahmetli babaannemden aldığı, aklında kaldığı kadarıyla tariflerde yer alan muşmula yerine şeftali kullanarak yaptığı enteresan içecek. adam yaptı bunu yaklaşık iki ay önce. o günden bugüne kimseye de satamadı` :içiremediarasıra komşulara ikram ediyordu. bizde "yapma etmecırcır` olur insanlar" diyorduk neyse bi kaza meydana gelmedi. şişelerde depoladığı tükenmezi haftada bir kontrol ediyor, bugün yaptığı kontrolde şişeyi hafifçe çalkaladığından olacak etna yanardağı gibi püskürdü. üstü başı battı haliyle. tükenmezin kokusu da evi sarınca anam kadın anam "kokuttun evi ekşi ekşi" diye söylendi. hiç karşılık vermeden etrafı temizleyen babam, elinde bardakla başıma dikilip

    - al iç biraz, bak bakalım nasıl olmuş tadı. çok bekledi.

    kokladım önce yabancı gelmedi.. içtim..
    "aynı bira gibi tadı var" dedim. bunu duyunca babam sırıttı. fermantasyonda son noktayı koymuş adam. şimdi sıra komşularda.

    editanım: babamın, markasını iksir koyduğu içecek.
  • aynı zamanda ağrı'nın hamur ilçesine bağlı bir köy.
  • "tükenmez, daha ziyade orta ve mütevazı ailelerin, evlerin hazırladığı, hem kolay, hem hoş lezzeti olan bir meyve suyu idi. büyük bir kaba -musluklu kap olursa daha iyi olurdu- elma, armut, ayva, her türlü meyve konur, bilhassa muşmula gibi bu yemişler de bir müddet bekletilir, kıvamına gelince hem ev halkı içer, hem de misafire verilirdi. harcanan miktar kadar yine üstüne su konur, böylece, adından da anlaşıldığı gibi, bütün sene tükenmezdi."
    **
  • bursa'nın (bkz: uluabat gölü) kıyısındaki (bkz: gölyazı) köyünden olup çoğunlukta bursa içindeki küçük evinde yaşayan bir hacı teyzemiz vardı. ne zaman köyüne gitse, dönüşünde bize gelir ve gelirken de gerçekten ekşi ama bir o kadar lezzetli bir ekmek yanında bu içecekten getirirdi. elma ve ayva kabuklarından kendi yapardı. azaldıkça üzerine su eklerdi ve bir kaç gün bekleyince yeni yapılmış gibi tadı olurdu. "hacı teyze bu ne?" diye sorunca "tükenmez diyoz evladım" derdi. onun için benim aklımda "tükenmez" denilen şey elma ve ayva gibi meyvelerle bir şekilde fermantasyon işlemine tabi tutularak yapılan, yemeklerin yanında hoşaf veya komposto gibi giden bu içecektir. alkollü içki desem içki gibi değildi, kafa yapmazdı bizimki. hoşaf veya komposto desem öyle de değildi tadı. biraz sirke muamelesi yapasım gelirdi ama o kadar keskin de değildi. severdim. hacı teyzemizin vefatından sonra ne o tükenmezi ne de ekşi ekmeğini aynı tadıyla bulabildim.
hesabın var mı? giriş yap