tülsü

• aziz nesin' in bir hikayesindeki kadin kahramanin ismi.
  hikaye soyleki; erkek kahramanimiz bu kadina olesiye asik, surekli ona telgraflar cekiyor, mektuplar yaziyor hede hodo. ama ne yazik ki aslinda boyle bir hatun yok. o herhangi birine asik. sokakta yururken gordugu bir hatun yada marketteki bir baska hatun olabilir bu, hepsi tulsu' dur onun icin. gormus olmasi yeterli, ona delice asik olur ve hemen dokturur butun siirleri ya da parkta bir koseye dikilir ve ona olan askini dile getirmeye calisir.....
  ama dedigimiz gibi yoktur aslinda oyle biri.
  
  hikayenin tamami icin (bkz: seni seviyorum tulsu)
• (bkz: tulsuyu sevmek)
• bir insandan cok asktir aslinda.
• aradığını bulamamışlar, ne aradığını bilememişler için bir nevi avuntudur, bıkkınlık anlarında çekilesi el freni, panik odalarının şifresi, suya gömülen araçtaki emniyet çekicidir... gerçek kişilerden ^* uzaklaştıkça her arayış ^* sonrası, aşkına yaklaşılandır.. tülsü yalnızlıktır.. asla beklenmedik şekillerde canınınızı yakmaz.. ne olduğunu bilirsiniz, sizdendir, sizindir, sizsinizdir çünkü...
• “seni, bir gün tanısaydım
  ve sen var olsaydın elbet.”
  
  - andré frénaud
• içinde kimsesizlik barındıran birinin tutunduğu sevme güdüsüne toz konmasin diye bir türlü gerceklestirmedigi hayalde bıraktığı aşktır. tülsü bir delinin aşkıdır. olmayan adrese olmayan adresten gelen bu dünya da yaşamış bir kişinin bu dünyada olmayan birine varmış muamelesi yaptığı aşktır. tülsü bitmeyen yol ve yolda olma sevdası gibidir.
• anlatması zordur, yaşamak istersiniz ama yaşayamazsınız.
  
  benzetme ne kadar doğru olur tartışılır ama hani derler ana gibi yar olmaz ama anadan da avrat olmaz
  
  sevmişken, aramışken ve anlamlar yüklemişken bu kutsallığı ve güzelliğin daimi olarak hedefiniz olması, nirvana olarak görüp ulaşılmaz ve elde edilmez olması kişiyi daha da motive eder.
  
  elde ettiğiniz takdirde boşluğa düşersiniz, sevginizi ve arayışınızı kirletmek istemezsiniz
  
  bir arayış merkezinde seversiniz tülsü yü, tülsü nün haberi belki vardır, belki de yoktur, hatta belki de çok kızıyordur