• hani terzilerin kumaşın içine pay bıraktıkları parça var ya budur zannetmek..o pay nadiren kullanılacaktır ama zannedilir ki bu illaki lazımdır..
    doğumla başlar zannetmek..öldükten sonra bile devam edecektir sanki. kullanılan oysa lı cümlelere bırakacaktır her bir zan kendini..zaman geçer, büyürüz..ta küçükkenden bize anlatılan masalların gerçek hayata uygulanabilir olduğunu zannederiz..yoktur öyle pastadan evler, kurbağa iken öpünce yakışıklı olan prensler..ayakkabınızın teki uğruna tüm ülkeyi dolaştıran ve sizi bulan adamlar..prenses değilizdir aslında annemizin sabah uyandırırken söylediği gibi..illa ki herşey bir sıra ile gerçekleşmeyecektir çocukken diğer abi ve ablaların başına geldiği gibi hayatta..özlemenin yakın veya uzakla ilgisi yokmuş ki..zannederdik ki ancak uzaktakiler özlenir..masallar da yok işte hayatta..herkes kendi masalını kendi söndürürken ve kalan izmariti başka birinin hayatını yakmak için kullanmaktayken, biz sadece zannederiz bir gün düzelecek herşey diye..anlayacağım ve anlaşılacağım işte*
  • hayal kirikliginin en sadik yol arkadasidir.
  • zannedenin yanında zannedileni de mahveder zannetmek...o yüzden hep korkarım zannetmekten de zannedilmekten de.çünkü insanın dünyaya kendini doğru ifade edememesidir burda en acı olan.sonrası kırılmış hayaller zaten...
  • neredeyse tüm sözlük insanlarının bir ucundan dahil oldugu durum. bir seyleri, aslinda o olmayan bir sey sanmanin genel hali.

    (ara: sanan)
  • bir süre zanletmek olarak yanlış bildiğim ve kullandığım fiil. öğrenmiş olduğunuz üzere zanletmek diye bir şey yoktur, zannetmek vardır. lütfen 1 ocak 2011'e kadar elinizdeki tüm zanletmekleri en yakın dil bankasına götürüp zannetmeklerle değiştiriniz.
  • sanıyorum ki, en büyük hataların birinci basamağıdır*.

    hani, emin olmadan gömleğin ilk düğmesini doğru deliğe iliklediğini zannederek, bütün düğmeleri yanlış deliğe iliklediğini fark edersin ya.. işte zannetmek öyle bir hatadır. ve sonucu genelde mutsuzluktur.

    (bkz: yanlışlar zincirinin ilk halkası)
  • formal dilde kullanıldığında "söylediğim şeyin doğru oldugundan aslında eminim ama nezaket gereği -zannediyorum- diyorum" anlamına gelir.

    ben bu fiille bitirdiğim her resmi maile mutlaka "ima" içeren, "bana gerizekalı mı dedin la sen" demeye çalışan allak bullak bir cevap alırım.

    ha bu beni durdurur mu? maalesef dostlar, nezaketimden ve ukalalığımdan vazgeçemem gizli bir keyif alırım bundan. öyle yani.
  • karşı tarafı zan altında bırakır.
  • sanırım beni en çok deli eden durum. yalan söylemek ve verilen sözü tutmamak bu klasmanda yer alan diğer saçmalıklar.
    zanneden, sanan insan hep bir düşünceyle gelir başka insanın karşısına.
    kendi kendilerine tribe grip, kafalarında kurup, önemsiz seylere saçma tepkiler veriyorlar. en kötü ve acınası olan ise, bu kafalarında yarattıkları olmayan hikayeyi karşılarındakine söylemeden, aramadan/sormadan, cagriya/mesaja donmeden, onun anlamasini bekleyip acayip bir sekil alıyorlar.
    kimse müneccim değil. trip atmak yerine, bi derdiniz varsa, adam gibi anlatin. biz de anlayalım.
  • bir durum hakkında emin olmadan kanaat getirmek. bazı durumlarda, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak buna çok iyi bir örnektir.
hesabın var mı? giriş yap