all nightmare long
-
james'in gitar yerine makineli tüfek ile çaldığı, kelimenin tam anlamı ile şerefsiz şarkı. bırakın metallica'yı, ben uzun uzun zamandır herhangi bir gruptan böyle saldırgan bir şarkı dinlemedim. özellikle yaklaşık 1:15 civarında james'in derinden gelen "one two.."su ile başlayan ana riff kesinlikle son zamanların en şerefsiz oğlu şerefsiz riffi.
ulan yine ağzımı bozdurdun metalika; iyi döndün be, kulağımızın, saçımızın, başımızın pası silindi. -
all nightmare long hakkında bir çok kişi fikir yürüttü, kimileri şarkının cliff burton'ın öldüğü kazanın james'in kabuslarındaki yansıması olduğunu söyledi, kimileri bu şarknın reenkarnasyon ile alakalı olduğunu iddia etti.
ne var ki, gerçek şarkının ilham kaynağını james hetfield'ın açıklamalarından birinde söylemesi, bu (mantıklı) teorilerin çoğunu rafa kaldırdı, zira papa het'in söylediğine göre, bu şarkı yazılırken h.p. lovecraft'ın the hounds of tindalos adlı öyküsünden ilham alınmış. öyküye göre, bu yaratıklar, diğer canlılardan farklı olarak zamanın kıvrımlarında yaşamaktalar, ölümsüzler ve insanlık gibi öğelere karşı istek duyup bu öğeleri uzay ve zaman sürekliliğinden bağımsız bir şekilde, kabuslarında bile avlamaktalar. onlardan korunmanın tek yolu, meleklerin yanında kalmak öyküye göre. bu şekilde düşünüldüğünde şarkıdaki gönderme açıkça anlaşılıyor.
metallica'nın en büyük özelliklerinden biri şarkı sözlerinin anlamlarının, genellikle çekilen kliplere tam anlamıyla yansımamış olması (enter sandman hariç tabii). tunguska faciasının ve rusya'nın amerika üzerindeki planlarının anlatıldığı kısa bir filmin kullanıldığı all nightmare long klibinde de bu özellik açıkça görülüyor.
şarkının niteliği hakkında ise yorum yapmaya çok da gerek yok, harika bir şarkı, belki de albümün müzikal açıdan en zengini. şarkı, robert trujillo'nun akustik gitarla çaldığı flemenko ritmlerinden ortaya çıkmış, bu da zenginliğinin ve farklı yapısının en büyük sebeplerinden biri.
disclaimer: bu çeviriler, kafiye amacı güdülerek, birebir çeviri yapmak amacıyla yapılmış çeviriler değil; tamamen şarkının derinindeki anlamları yakalayabilmek adına, düz yazı amaçlanarak yapılmış çevirilerdir. bazı şarkılarda, şarkının yapısıyla paralel bir şekilde kafiyeler görülebilir. katkıda bulunmak, yanlış olabilecek bir yeri işaret edecek yazarların eleştirileri, daha doğrusu iyi/kötü tüm eleştiriler kabuldür.
***
şans. tükenip. bitiyor.
enkazdan bir kez daha sürünerek çıkmak,
aklı karıştırıyor bu korkunç anı,
karanlık, lastik izleriyle dolu, soğuk ve dönmek zor,
yok oluş yolunda, yanışını hisset.
hala hayatta, canlanmış.
hala hayatta, şöhreti kötü!
halisünasyon,
sapkınlık,
hala kaçıyorsun, ne bekliyorsun,
ne olacak ki?
çünkü avlıyoruz seni acımasızca,
avlıyoruz seni bu kabus boyunca,
hisset yüzündeki nefesimizi,
hisset değişip, her adımını izleyişimizi.
avlıyoruz seni acımasızca,
avlıyoruz seni bu kabus boyunca!
şansın tükeniyor,
sen içine kapanırken
şansın senden kaçıyor.
şans. tükenip. bitiyor.
aslında aydınlık olmayan ışık burada,
seni korkudan yiyip bitirmek adına.
saklanıyor, saklanıyorsun, fakat bulunacaksın
tutunduğun o dalı sessizce bırakacaksın.
hala hayatta, kurban ediyor!
hala hayatta, şöhreti kötü!
halisünasyon,
sapkınlık,
hala kaçıyorsun, ne bekliyorsun,
ne olacak ki ?
çünkü avlıyoruz seni acımasızca,
avlıyoruz seni bu kabus boyunca,
hisset yüzündeki nefesimizi,
hisset değişip, her adımını izleyişimizi.
avlıyoruz seni acımasızca,
avlıyoruz seni bu kabus boyunca!
şansın tükeniyor,
sen içine kapanırken
şansın senden kaçıyor.
ardından kaçıyorsun sürünerek, saplantılarına
hiç bir zaman dönmemek üzere,
işte bu senin itirafın!
avlıyoruz seni acımasızca,
avlıyoruz seni bu kabus boyunca,
hisset yüzündeki nefesimizi,
hisset değişip, her adımını izleyişimizi.
avlıyoruz seni acımasızca,
avlıyoruz seni bu kabus boyunca!
şansın tükeniyor,
sen içine kapanırken
şansın senden kaçıyor.
şansın senden kaçıyor.
*** -
bir türk şöyle anlar sanıyorum:
luck runs out/şans tükendi
crawl from the wreckage one more time/enkazdan emekleyerek bir defa daha
horrific memory twists the mind/korkunç hatıralar zihnini bulandırıyor
dark, rutted, cold and hard to turn/karanlık, kösnümüş, soğuk ve geri dönüşü zor
path of destruction, feel it burn/ yıkım yolunda, yandığını hisset
still life... incarnation/yaşam hala.. canlanma*
still life... infamy/yaşam hala...rezillik
hallucination/sanrı
heresy/sapınç
still you run, what's to come? what's to be?/hala kaçıyorsun, ne gelecek? ne olacak?
'cause we hunt you down without mercy/çünkü merhamet etmeden peşine düşeceğiz
hunt you down all nightmare long/ kabusların boyunca peşini bırakmayacağız
feel us breathe upon your face/nefesimizi yüzünde hisset
feel us shift, every move we trace/izini sürdüğümüz her harekette değiştiğimizi hisset
hunt you down without mercy/ merhamet etmeden peşine düşeceğiz
hunt you down all nightmare long / kabusların boyunca peşini bırakmayacağız
luck runs out/şans tükendi
and you crawl back in... but your luck runs out/ emekleyerek geri gir... ama şansın tükendi..
luck runs out/şans tükendi
the light that is not light is here/ ışık olmayan ışık burada*
to flush you out with your own fear / kendi korkularınla seni saklandığın yerden çıkarmak için
you hide, you hide, but will be found/saklan, saklan ama bulunacaksın
release your grip without a sound/ kabzanı sessizce serbest bırak
still life... immolation/yaşam hala.. kurban etme
still life... infamy/ yaşam hala...rezillik
hallucination/sanrı
heresy/sapınç
still you run, what's to come? what's to be? /hala kaçıyorsun, ne gelecek? ne olacak?
'cause we hunt you down without mercy/çünkü merhamet etmeden peşine düşeceğiz
hunt you down all nightmare long/ kabusların boyunca peşini bırakmayacağız
feel us breathe upon your face/nefesimizi yüzünde hisset
feel us shift, every move we trace/izini sürdüğümüz her harekette değiştiğimizi hisset
hunt you down without mercy/ merhamet etmeden peşine düşeceğiz
hunt you down all nightmare long/ kabusların boyunca peşini bırakmayacağız
luck runs out/şans tükendi
and you crawl back in... but your luck runs out/ emekleyerek geri gir... ama şansın tükendi..
then you crawl back in/emekleyerek geri gir
into your obsession / saplantılarına
never to return/ asla geri dönme
this is your confession /bu senin günah çıkartışın
hunt you down without mercy/ merhamet etmeden peşine düşeceğiz
hunt you down all nightmare long/ kabusların boyunca peşini bırakmayacağız
feel us breathe upon your face/nefesimizi yüzünde hisset
feel us shift, every move we trace/izini sürdüğümüz her harekette değiştiğimizi hisset
hunt you down without mercy/ merhamet etmeden peşine düşeceğiz
hunt you down all nightmare long/ kabusların boyunca peşini bırakmayacağız
luck runs out/şans tükendi
and you crawl back in... but your luck runs out/ emekleyerek geri gir... ama şansın tükendi..
your luck runs out/şansın tükendi..
edit: eliada dedi ki still life durgun/durağan yaşam olabilir.. öyle de yazalım, daha mantıklı oldu sanki..
edit2: eliada'nın* çok daha şiirsel ve konsepte uygun çevirisi de şöyle:
sans tukeniyor...
bir kez daha surunerek cikiyorsun enkazdan
korkunc hatiralar sariyor zihnini
karanlik, kosnumus, soguk ve zor donmesi
yikimin yolu, hisset yanisini
durgun yasam, vucut bulma
durgun yasam, rezillik
sanri
sapkinlik
hala kaciyorsun, gelecek olan ne?
olacak olan ne?
cunku avlayacagiz seni acimasizca
avlayacagiz tum bir kabus boyunca
hisset bizi yuzune verirken nefesimizi
hisset kimildayisimizi izledigimiz her hamleyi
avlayacagiz seni acimasizca
avlayacagiz tum bir kabus boyunca
sans tukeniyor
surunerek geri giriyorsun
ama sansin tukeniyor
sans tukeniyor
isik, senin kurtulusun olacak isik degil
seni korkunla, saklandigin delikten cikartmak icin
saklan, saklan, ama bulunacaksin
oluruna birak, sesini cikartmadan
durgun yasam, kurban olma
durgun yasam, rezillik
sanri
sapkinlik
hala kaciyorsun, gelecek olan ne?
olacak olan ne?
cunku avlayacagiz seni acimasizca
avlayacagiz tum bir kabus boyunca
hisset bizi yuzune verirken nefesimizi
hisset kimildayisimizi izledigimiz her hamleyi
avlayacagiz seni acimasizca
avlayacagiz tum bir kabus boyunca
sans tukeniyor
surunerek geri giriyorsun
ama sansin tukeniyor
surunerek geri giriyorsun
saplantilarina
bir daha donmemek uzere
kabullenisin bu senin
cunku avlayacagiz seni acimasizca
avlayacagiz tum bir kabus boyunca
hisset bizi yuzune verirken nefesimizi
hisset kimildayisimizi izledigimiz her hamleyi
avlayacagiz seni acimasizca
avlayacagiz tum bir kabus boyunca
sans tukeniyor
surunerek geri giriyorsun
ama sansin tukeniyor
sansin tukeniyor -
az önce ilk deneyimimizi yaşadık arkadaşla. meğersem ben ne nevriye budakmışım da yıllardır bir, bilemedin iki kere tatmin olmuş ya da olmamışım. zevkten sigaraya başlayacağım sanırım.
ikinci üçüncü dinleyişten sonra gelen gaz editi: disposable heroes'tan beri gelen en gaz thrash metal parçası. -
bu öyle bir şarkı ki senelerdir her telden çalıp ortalama bir dinleyiciden öteye gitmeyen beni 'ulan keşke bateri, gitar artık ne lazımsa çalabilseydim de bir şekilde kendi kendime bu şarkıyı çalıp söyleyebilseydim ya da eşlik edebilseydim' haline sokmuştur.. koşmak istiyorum bu şarkıyı dinlerken evet.. işten çıkıp eve yürürken ayağımda topuklularla koşacağım birgün.. iş çıkışı büyükdere caddesinde kulağında kulaklık koşan bir hatun görürseniz benim o.. hayır bu yaştan sonra lise veletlerine döndüm ona yanıyorum..
-
konserde hep bir ağızdan "luck runzz out-taah!!"diye bağırmak için sabırsız bir bekleyişe sürükleyen muhteşem parça...
metallica gibi bir lokomotiften süper lüks bir vagon daha... daimi yolcusuyum...!
edit: 27 haziran 2010 metallica istanbul konseri'inde bu arzumu gerçekleştirdim. mutluyum, mesudum. "luck runzz out-taah!" -
zannımca en hayvanca, en bir kusursuz canlı performansı şudur:
http://www.youtube.com/watch?v=ec9z2jccycm
6:03'e dikkat beyler. -
canlı versiyonu kat kat daha güzel olan şarkıdır. diğer konserlerde yapıldı mı bilmiyorum, sadece ben de dahil olduğum için söylüyorum, 2010'daki metallica konserinde, belki de şarkının en az dikkat çekici kısmı olan "one, two!" bölümünün bütün stadça mükemmel bir zamanlamayla söylenmesi oracıkta orgazma ulaştırayazdı beni.
o ses kayıtları elinde olanlar bir daha dinlesinler orayı, bir daha coşsunlar. -
gecenin bir yarısı ortalığı inletmek isteyişimin sebebi..
hayatımın grubunun kafamı sikmesinden hoşlanışımın seremonisi.
luck, runs, out!! -
canlı performansını izlemesi ayrı* bizzat eşlik etmek daha da ayrıymış. 50 bin kişi "one two" dediğinde kıçımdaki kıllar bile dikleşti çok acaipti.
luck!
runs!
out!
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap