• ne zaman bu yazarın ismini görsem ne zaman yazmışım lan böyle bir şeyi diyorum.
  • neredeyse hiç karşı karşıya gelmeyip, hep bir şekilde hayatımda var olmuş über insan.

    macaristan elçim, yapamadığım sohbetlerimin ikincisi.
  • son zamanlarda cok isabetli sarki secimleriyle, "yaa bu sarki cok guzel" diyerek geldigi anlar ile etkilemektedir beni.. soyledigi sarkilar hatirlanip anilarda yolculuga da cikilir, zaten bunyede hakim olan melankolinin ustune melankoli de eklenir sayesinde.. kendisi beni anlamakta uzun sure sıkıntı da cekmistir ama kabul etti sonunda hippiye olan sevgimin boyutunu,o da ben de rahatladik*. kizdigim bir nokta ise; oss ile ilgili defalarca entry girecegine su bilgisayari hala kapatip kendisini netten uzak tutamamasi.. sonra veryansin ediyor ders calisamiyorum diye.. neyse son olarak; kahve delisi bu insan, her an melankolide olan ben icin, bir kahve tadindadir nette oldugu zaman.. sutlu mu sutsuz mu olacagina kendisi karar verir cogunlukla bazen de kahve olmak istemez sallamaz etmez ama kendisi sonuc olarak bir poh poh perisidir.. zor donemlerimde sabirla dinleyen, uzerime gelmeyen, dogru yorumlarla ne icin yasadigimi hep anlayan bir peri.. evet.. huzur verdi dinlediginden beri...* *
  • (bkz: #8398932)

    olene dek huzurlu yasamanin formulunu bulursam paylasacagim ilk insanlardan.. ya da tanidigim gunden beri konusmalarimizi, yasadiklarimizi dusundugumde sahip oldugum huzuru gozum kapali ikiye bolerek, hatta duruma gore cogunu ona vererek paylasabilecegim bir guzelliktir, benim gibi huzur asigidir.
  • nasil hayatimin bir noktasinda hep oluyor, bilemedigim cozemedigim cozemeyecegim hatun kisi. ama onsuzlugu dusunmek de bir o kadar cozulmeyecek bir sey oldugundan rahatliyor, sigaramdan bir nefes aliyorum.
  • deneysel şarkılar çalarak bize denek muamelesi yapan kısık sesli sourberry dji. şimdi kendimde değişmeler hissediyorum desem* bir de gülmeye başlıcak sonra kısık sesi, yerini kahkahalara bırakıcak.. dinlenesi.. sevilesi..
  • rüyamda önce kol kola girip izmirdeki kitapçıları arşınladığımız, sırf rengini beğendiğimiz* bi kitaptan içeriğine bakmadan birer tane edindiğimiz, sonra da izmirin boğucu sıcağında dolaşmaya devam ettiğimiz kişi. ayrıca 'sabrın sonu selamet olduğunda' karadenizin yaylalarında horon tepeceğiz kendisiyle.
  • birdenbire tureyen dorduncu nesil yazarlardan bir diğeri. daha önce bi yerlerden hatırladığımız bi nick.
    (bkz: the gathering)
  • anne frank'in gunlugunde anne ve babasinin anne frank'e arasira hitap ettikleri bicim..
hesabın var mı? giriş yap