• anlayamadığım rtük başkanı.

    ankara'daki meşhur armada ortaklığı için 41küsur bin lira ödediğini, canlı yayında tapu sallayarak iddia ediyor; ertesi gün tapunun armada'ya ait olmadığı, ödediği gerçek miktarın 905küsur bin lira olduğu ortaya çıkıyor... (http://www.gazeteport.com.tr/guncel/news/gp_293081)

    yine almanya'ya giriş yasağı olmadığını elinde bir belgeyi sallayarak iddia ediyor; akabinde bu belgenin de sahte olduğu anlaşılıyor... (http://www.ensonhaber.com/…-haberler-haberleri.html)

    bu ne çeşit bir deli cesaretidir yahu? nihayetinde resmi evrakla sabit olan şeyleri, üstelik başka/hileli belgeleri kanıt göstererek inkar etmek nasıl bir mantıktır, buna cesaret etmek nasıl bir pişkinliktir anlayamıyorum.

    -bırakınız deniz feneri davasını bir kenara- bu düzenbazlıklar herkesin gözleri önünde olup gerçekleşirken, kraldan çok kralcı güce taparlar ise hala bu adamın temiz olduğunu, onunla gurur duyduklarını ilan ediyorlar (yanlış anlaşılma olmasın; henüz yargılanmış, aklanmış filan da değil bu adam).

    ne diyelim, sonumuz hayır olsun...
  • tutukluluğunu isteyen savcı görevden alınmıştı en son, şimdi de serbest kalmış kendisi. yapabileceğimiz birşey varsa bize de haber versinler, kurtaralım onu bu durumdan hep beraber ;)

    orman ne güzel, ne güzel...
  • kendini aklamak adına sahte evrak kullanmış şahıs.

    akp' li rtük başkanı sahte belgelerle kendini aklamaya çalışıyor diyorum! avukatı da diyor ki, bu belge sahteyse bize bunu gönderen avukat ayıp etmiş. hatta sanıyorum kendisine küsmeyi planlıyorlarmış. yersen.

    başbakanın destek çıktığı, neredeyse kefil olduğu şahsa bakın siz.

    http://www.hurriyet.com.tr/…em/11883143.asp?gid=229
  • bence tutuklu kaldigi sureler icin kendisine tazminat falan ödenmeli, bu kadar da olmaz canım.
    (bkz: yersen)

    ayıb.
  • serbest kaldığını duyunca çok şaşırdım. bugüne kadar tutuklu kalması beni acayip etkiledi.

    şimdi bi las vegas yapar, özgürlüğünün tadını çıkarır.
  • http://www.gazeteport.com.tr/guncel/news/gp_482130

    yahu son bir yıldır bu işler çok dalga geçer gibi olmadı mı?
    gözümüzün içine baka baka, göstere göstere... arkadaş nasıl bir cesaret bu anlayamıyorum. kaşlarım çatılıyor bunları düşünürken, refleks oldu artık.
    olm bu "bizden ve bizden olmayanlar" yaklaşımının bile bir usturubu var lan, yemin ederim bunların hesabı çok pis sorulur sizden.
    adamı her şeyden soğutuyorsunuz lan, size dair, sizle ilgili ne varsa tiksindiriyorsunuz. buradaki "siz" den kastımı anlayabiliyorsunuz değil mi?
  • onlarca gazeteci yıllardır içerde yatarken gıkı çıkmayan bazı abilerinin içerde yatmasına razı olmadığı anlaşılan kişi...

    ondan sonra hukukun üstünlüğü zart zurt, kim yer lan!? ne güzel işte, övüne övüne anlatılan adalet kişiye göre işlemeye devam ediyor, hani değişen ne?

    ortaya konan tiyatro milleti sikmekten başka bir şey değil...
  • hitap ettiği kitlenin yıkanmış beyinleri, zeka ve eğitim seviyesi düşünüldüğünde çok doğru hareketler yapmaktadır, bu adam nasıl puan toplayacağını iyi biliyor, kim ne derse desin

    bu adam belge diye macaristan boks ligi fikstürünü gösterse "bak işte suçsuzmuş" diye gözü kapalı savunmaya geçecek insanlar hiç de az değil, bu insanlarda sorgulayıcı mantık işlemiyor, sadece inanmak istedikleri şeyleri dinliyorlar ve gözü kapalı destekledikleri kişilerin hiç bir şart altında suç işleyebileceğine inanmıyorlar, vicdanlarını rahatlatacak her belgeye de mal bulmuş mağribi gibi atlıyorlar, gerçek ya da sahte olması bu noktada hiç önemli değil
  • canımın içi, güzel, ahlaklı, şerefli, kibar, dürüst, yardımsever insan!!!

    şimdi sıradan bir vatandaş, benzer tarz bir davada dese ki" hacı abi valla 3 milyon dolarlık hissem vardı ama şirketin adını hatırlamıyorum" adamın kıçından kan alırlar kuzum.

    hani şu istihbarat örgütleri ile ilgili bir fıkra vardı ya hani, sonunda fil "allah belamı versin ben zebrayım" diyordu. heh işte o hesap.

    ancak sayın zahid beyin başına asla böyle bir şey gelmez. sonucunda ne olacağını söyleyeyim size.

    mahkeme: yevmiye ve muavin defterlerinde böyle böyle şeyler yazıyor.
    aza: bilmiyorum, bilgim dışında.
    mahkeme: deniz feneri almanyada şunlar şunlar paraları almışlar
    aza: bilmiyorum, bilgim dışında.
    mahkeme: şirketin birinde 3 milyon dolarlık hissen varmış hangisi.
    aza: bilmiyorum, bilgim dışında. (bkz: bonus) hatırlamıyorum.
    mahkeme: peki bu insanların paraları iç edilmiş olabilir, senin parmağın var mı?
    aza: bilmiyorum, bilgim dışında.

    mahkeme: adam bilmiyor, hatırlamıyor, yalan söyleyecek değil ya, salıverin gitsin.

    senaryo bundan fazlası olmayacak. aklanacaklar. diğer iktidar kankeytaları gibi.
    tijuana'da bir sokakta bulunabilecek kadar esrarı yakalatıp akibeti belli olmayan başbakan akrabaları gibi, insan öldürüp ceza almayan evlatlar gibi, adları şaibe ile anılan giyim kuşamcılar, vergisi sıfırlanmış pırlantacılar ve bir erkek damat verip türkiye nin sayılı zenginleri arasına girenler gibi.

    bir an beddua edecektim, ne gerek var dedim sonra, küfür edeyim dedim formata uydurup, dokunmaz ki dedim.
    adamlarda sıfat sıfat değil, surat surat değil, pişkinlik, yavuz hırsızlık hepsi bir bünyede hepsinde.
    ellerine su dökülmüyor.
    bir de allah kitap diyorlar. sonra bunları televizyonda duyan host ne yapıyor?
    adanalı mode on yapıyor ve başlıyor hatim indirmeye, ne allahları kalıyor ne kitapları ne ataları ne çocukları.
    sonuç? host ülser olsun, adamlar pişkinlikleri ile memleketi soyup soğana çevirsin.

    ahlaklı! şerefli insanlar sürüsü.
  • yakın bir gelecekte unutulacaklardan. uzaktan bakıp bıyık altından gülecek, kafası rahat yaşayacak, yüzü hiç kızarmayacak, allahtan başkaya kimseye hesap vermemci olacak, hatta belki milletvekili olacak, alkışlanacak. biz bu filmi defalarca gördük.
    ben de buna yanıyorum.
hesabın var mı? giriş yap