• iff için istanbula geldiğinde davet edildiği bir yemekte genç bir yönetmen tarafından hediye edilen kazağı "hediyeniz için teşekkür ederim ama benim yeterince elbisem var, eğer izin verirseniz bu kazağı soran ibrahim'e götüreyim" diyerek hediye kazağı lakposhtha hâm parvaz mikonand filminde satellite rolünde oynattığı oyuncuya vermek üzere kabul eden yönetmen. bu hareketiyle, okuluma konuk olduğunda kendisiyle tanışmak isteyen fakat heyecanlanıp masasına gelemeyen arkadaşımın ayağına kadar giderek konuşmasından sonra ikinci kez insanlığına hayran bırakmıştır.
  • kaplumbağalar da uçar ve sarhoş atlar zamanı filmleriyle; acıyı sulandırmadan, 'sek' anlatan yönetmen.
  • mahmelbaf'ın talebesi olan muhterem, resmi olarak iran sinemasının, "de facto" biçimde de kurdi sinemanın klişeden arındırılmış ifadelendirmesiyle parıldayan yıldızı. stêrki.

    bu zat, profesyonel olmayan insanları, yani halkın bizatihi kendisini oynatıyor filmlerinde. halka, yaşamlarını oynatıyor, temsil ettiriyor. "sarhoş atlar zamanı" ve "kaplumbağalar da uçabilir" sinema tarihine -diğer başarılarının yanında- muhakkak ki bu yönüyle nakşedilecek. (aynı yöntem iran sinemasının birçok örneğinde görülebilir. fakat diğerlerinden farklı olarak ghobadi'nin tüm 'iş'i bunun üzerine kurulu. figüranı da halk, başrolü de.)

    bu bir yana; ghobadi bu insanların (kürt çocuklarının) en vahşet dolu, en trajik hallerini yansıtıyor. onun filmlerinde oynayan çocuklar da hiç çekinmeden, gayet cömertçe önlerine sunulmuş rezil hayatın temsilini yapıyorlar. zaten bir dram-a olan hayatlarını bu defa kamera karşısında sürdürüyorlar. ghobadi filmlerindeki samimiyet buradan kaynaklı zaten.

    kendisinin gözlemlediği / içinde olduğu hayatı insanlara duyurmak ve belki böylece bu hayata bir müdahale edebilmenin o enginlere sığmaz heyecanını- telaşını taşıyan bir yönetmen de denilebilir kendisine.

    ghobadi ve kahredici filmleri, ağlama enflasyonundan nemalanma dertlisi zevata kapak olur bir gün mutlaka. ya da inşaallah.
  • tesadüfen karşıma çıkan kimse iran kedilerinden bahsetmiyor* adlı film için bu filmi neden internette paylaşıyorum adında küçük bir video eklemiş torrent dosyasının içine. kabına sığmayan ama kendi toprağında boğulmaya yüz tutmuş bir sanatçının kendi halkına bir dakikalık haykırışı..özetle:

    " (..) bu filmi paylaşıyorum çünkü iran'da sinemada gösterilmesi yasak,istediğiniz kadar paylaşın. yalnız iki şey istiyorum biri büyükçe bir ekranda iyi bir ses sistemiyle izleyin ikincisi paylaşıyorum çünkü filmde anlattığım gibi çocuklar var ya onlar gibilerini gördüğünüzde lütfen ellerinden tutun..çünkü iran'ın kurtuluşu onların elinde, sanatçıların elinde."

    daha filme başlamadan özgürlükler, sınırlar, imkansızlıklar, yaratıcı dürtü, para- varoluş kaygıları üzerine derin derin düşünmeye sevkeden yönetmen.
  • filmlerine isim verme konusunda hayvanlardan vazgeçmeyen usta yönetmen;
    sarhoş atlar zamanı
    kaplumbağalar da uçar
    kimse iran kedilerinden bahsetmiyor
    yeni filmi için; gergedan mevsimi
  • " aşk insanın en büyük devrimidir." diyerek son filminin temasını söyleyen sinemacı.

    "aşk insanın en büyük devrimidir." demiş usta; ben de: "her devrim, sonra, kendi öz evlatlarını yer!" derim bu hususta.

    "sarhoş atlar zamanı" ile sarhoş etmişti. yeni filminde sevdadan harab-dar edecek.
  • kendisi ile samimi bir soylesiye surdan ulasilabilir:
    http://www.youtube.com/watch?v=9mtqrvpnvxc&nr=1
  • bahman ghobadi; abbas kiarostami'nin palme d or sonrasi, fikir tufani halinde akip giden, 1999 tarihli bad ma ra khahad bord'sinda yonetmen yardimcisidir.
  • son filmi yarım ay ile kendisine bir kez daha hayran olduğum iran'lı yönetmen. hem ağlatıp hem güldürmeyi ve bunu seyircinin gözüne soka soka yapmayıp filmi gayet sıcak ve samimi akışına bırakan ne yaptığını iyi bilen bilen bir yönetmen.
  • kürtlerin emir kusturica'sidir...
hesabın var mı? giriş yap