hesabın var mı? giriş yap

  • bu japonlar gerçekten enteresan millet. bilim desen bunlarda, sanayi desen bunlarda ama hurafe de bunlarda...

    japonya'da 1966 yılında onbinlerce, hatta yuzbinlerce kadın doğum yapmamış

    sebebi: japonların astrolojisi veya burçlara dair inançları.

    60 yılda bir denk gelen "ateş atı" senesinde (1966) doğan kadınların gelecekte tehlikeli/kötü bir kişi olacağına, kocalarına kötülük yapacaklarına ve hatta kocalarını öldüreceklerine inanıyorlarmış. bu yüzden de onbinlerce kadın o yıl doğum yapmamayı tercih etmiş.

    - haa o yıl doğanlarda bir anormallik var mıymış?
    + 2012 yılında yapılan araştırmaya göre, 1966'da doğan kadınlarda önemli bir farklılık yok. kendilerine ya da başkalarına zararları olmamış.

  • "sayın terim çok doluyum diyor. bir kere de dolu olma allah'ını seversen"

    "sahaya 11 tane fatih terim çıkmış. hepsi gergin"

    "letonya'yı en son 90 sene önce yenmişiz. kime bu afra tafra."

    "fatih hocanın yaptığını almanya hocası san marinolu gazeteciye yapmaz"

    "büyümek küçülmeyi bilmekten geçer"

    sözlerinin sahibi.

  • siyah olanını heryerde bulduğum ama cebimdeki 12 lirayla alamadığım cihaz. ben de sinirlenip dürüm aldım, şimdi apple düşünsün.

  • olay istanbul haseki hastanesinde geciyor eren gencer isimli hemşire yogun bakımda yatan hastaların fotoğraflarını cekip sosyal medyada yayınlıyor bu ve bu tip insanlara dur denmeli artık
    hastalarla dalga geçen hemşire
    http://i.hizliresim.com/oervrq.png

    sikayet icin http://hasekieah.saglik.gov.tr/…ntviewer.php?id=288
    alo 184 saglik bakanligi
    sabim@saglik.gov.tr

    edit :dünkü bu kötü olayin bu hemsirenin tek olmadigını biliyordum ama hemen yeni bir fotoğraf beklemiyordum bugün bir arkadaşım başka bir hemşirenin fotoğrafını gönderdi bunu da ifşa edin lütfen diye hangi birini ifşa edicen bir iki değil bunlar etik iş ahlakı sıfır ayrıca bir iki kişinin cezanlandırılmasıyla olacak is değil bu deştikçe başkaları da çıkıyor başka fotoğraflar kişiler çok üzgünüm gençlik nereye gidiyor böyle

  • dünyanın en normal tivitidir. haklıdır da sokaktaki köpek çetesinin tehlikeli olmadığını düşünenler hiç saldırıya uğramamıştır.

  • tutanak
    sürgün karar

    hakim tatil günü zabıt katibini whatsapp'tan uyarıyor. katip de “çocuğumu covid testine getirdim, tatil günümde bari rahat bırakın” şeklinde konuşuyor. bu cevaptan hoşlanmayan hakim, memur hakkında tutanak tutup komisyona gönderiyor. komisyon da memuru 6 aylığına sürgüne gönderiyor.

  • bir yerde okumuştum "annesinden önce uyuyanların derdine inanmıyorum" diyordu.
    geçen akşam erken uyudum. sonra kalktım yüzümü yıkadım. her zaman olduğu gibi yüzümdeki tuz eksilmedi.
    çay içermisin oğlum diye seslendi annem, ses yankıyı yerinden oynatıyordu ama görüntü yoktu.
    sesin hangi odadan taştığını öğrenmeye çalışırken bir demlik çayla oturmuş annemi gördüm bir başına.
    öyle yalnız, öyle kimsesiz, öyle karanlık.
    bütün dertleri bir araya getirsen, böyle bir dert oluşmazdı.
    kaç sene oldu hatırlamıyorum, bu kadar çok ağlandığını.

  • anaokulunda>>> burasi kres degil
    ilkokulda>>> burasi anaokulu degil
    ortaokulda>>>burasi ilkokul degil
    lisede>>>burasi ortaokul degil
    universitede>>> burasi lise degil

    bi vakitlice yasayamadik hay .minakoyyim

  • ak parti adana milletvekili tamer dağlı'nın tbmm'de hamza yerlikaya’nın vakıfbank yönetimine atanmasını savunurken sarf ettiği sözler. sözlerinin tamamı şu şekilde:

    "hamza yerlikaya bu vatanı seven, bayrağını seven defalarca dalgalandıran bir sporcumuzdur. bu bankaların sporla ilgili hizmetleri de vardır. hamza yerlikaya gibi bu vatanı seven bütün sporcularımıza ne yapsak azdır. eğer hamza’dan rahatsız oluyorsanız vatan sevginizden şüphe etmeniz lazım."

    video

    vekilime katılıyorum. tek vasfı iktidar partisinin eteğinde oturmak olanların devletten 3'er 4'er maaş almasında hiçbir problem yok. esas yoksulluk sınırının altında yaşamak zorunda kaldığımız için biz özür dileriz. bir kamu bankasında yönetim kurulu üyesi olabilecek liyakati kazanabilmek için milli güreşçi olmanın yeterli olduğunu bilemeyip liyakat kazanmak uğruna ömrünü eğitime harcayan vatandaşlar olarak biz özür dileriz. siz haklısınız vekilim. biz bu vatanı sevmiyoruz.

  • basitin ağır, sadeliğin derin olduğunu benimseyen akım.. var olan vasfın, öğenin, öznenin bir karmaşa içinde kaybolmasına asla izin vermez.. tekliği esas alır ve hiçliğe yaklaştırır.. aceleci beyinler için zor bir mesajdır, zira anlaşılmayı beklemez.. daha çok basitin içindeki derinliği yakalamayı seçenlerin yoludur ve zor olanı tercih eder.. çünkü kaygısızdır.. sadece var olduğu için bir tanımı vardır minimalizmin.. yani var olan her şeyin bir sebebi ve sonucu oluşmuştur muhakkak.. ama her varlığın bir öğrenilme kaygısı olmayabilir.. ki minimalizm tam da budur.. beyaz duvarın dibinde duran kırmızı çubuğun neyi çağrıştırdığını anlatma gereği duymaz.. siz ne görüyorsanız odur.. "bir halta benzemiyor" derseniz de öyledir.. çünkü onu çıkaran kafa sizin düşüncenizle değil, kendi dünyasıyla ilgilenir sadece.. kamuya mal olmuş bir resim, heykel, bina veya duvarın simgeleştirilmesi sadece göreni alakadar eder.. mana yükleyenindir, yüklenenin değil.. dahası kendisine ait gizli bir manası olmasına ve bunu açıklama gereği duymamasına rağmen.. bu vurdumduymazlığın arkasında sakin kalabilen her eser açıkçası beni bu akıma her daim yaklaştırmış ve akımı benimsememe sebep olmuştur..
    özelte, iyidir, hoştur.. toplumsal değil, bireyseldir ve sırf bu yüzden güzeldir..

  • bizde vardi bir tane bundan. "yari-otomatik" ne demekse artik.

    cok duygusal bir aletti, yalniz kalmayi sevmezdi. koridorun ortasina kadar pesimizden gelirdi, fisi yettigi yere kadar.