hesabın var mı? giriş yap

  • çünkü bu ülkede herkes meslektaşının yaptığı işi gömerek kendini öne çıkarır!

    amk berbere gidersin “en son kim tıraş etti” (anan!)
    oto sanayide ustaya gidersin “bu kaportayı/boyayı kime/nerede yaptırdın”

    kendini bilenleri ayrı tutarak; ülkenin okumuşu ayrı,okumamışı ayrı dangozdur!

  • shounen aslında sadece erkeklere hitap eden bir tür değildir. zaman içerisinde gelişen japonya'nın milliyetçi politiklarının bir sonucudur. öyle anime/manga otakusuyum shounen de erkeklere hitap eden çeşididir demekle olmuyor. dikkat ederseniz bu tarz eserlerde karakterler hep lise öğrencileri veya daha genç çocuklardır. ergen karakterler kendi yaşlarından beklenmeyecek düzeyde olgun ve yaratıcıdırlar. her zorluğun altından bir şekilde kalkmasını bilirler. spor üzerine bir anime ise en iyi sporcu olmaya çalışan bir başrol izlersiniz. amaç pokemon yetiştirmek bile olsa bunun en iyisi olmak üzerine kuruludur. ilkokul seviyesinde rekabet yüzünden gelişimleri etkilenmesin diye çocuklara sınav bile yapmayan adamların lise seviyesinde her aracı maksimum seviyede rekabete çevirmesi üzerine uzunca konuşulacak bir konu.

    seinen'i ele alırsanız daha farklı bir yapı görürsünüz. daha felsefik veya daha şiddet dolu karmaşık kurgulara sahiptir. çünkü hitap ettiği kitle 18 ve üzeridir. shounen genel bir tür gibi algılanmasına ve dünyada bir çok 18 yaş üzeri takipçisi olmasına rağmen asıl amaç gençleri bu yönde motive etmek, hayal gücü ile ufuklarını genişletmektir. doraemon gibi başından sonuna mesaj veren fakat izlemesi inanılmaz eğlenceli seri gibi bu türün de belli bir çıkış amacı vardır. asıl amaç yukarıda yazdığım gibi kendi gençlerini gazlarken kültürü dünyanın her yanına ulaştırmaktır. bunu da çok güzel yapmaktadır.

  • --- 6x5 spoiler ---

    hodor meselesiyle ilgili ufak bir anektodu da aktarayim,

    3 yıl önce, michael ventrella diye bir eleman, bir konferansta george r. r. martin ile tanışır. konferansın yapıldığı yerde, martin ile birlikte aynı asansöre binerler. martin, asansörün düğmesine kendisi için basar ve diğer kişilere de hangi katı istediklerini sorar. sonra, ventrella'ya dönüp "hep bir asansör operatörü olmak istemişimdir" der. birlikte gülerler ve odalarına giderler.

    bir süre sonra, martin ile venrella tekrar asansörde karşılaşır ve aralarında şu diyalog geçer.

    + ben sanırım kitabınızdaki bir karaktere neden hodor adını verdiğiniz buldum.
    - öyle mi?
    + asansör operatörü olmak istediğinize dair sözleriniz üzerinde düşündüm. bence, hodor'un "hold the door" lafının kısası olduğu çok bariz.
    - (martin gülmeye başlar) gerçeğe ne kadar yakın olduğunu bilmiyorsun.

    bu da, ventrella'nın 2 yıl önceki blog postu.
    https://ventrellaquest.com/2014/04/20/got-got/
    --- spoiler ---

  • "uzun yıllar sonra nato ve batı ile olan ilişkilerimizin düzelmesi"

    bir kahkaha attiktan sonra yazarin entrylerine bir goz attim.
    (bkz: #56670632) tayyip icin "dünya'nın en güçlü siyasi lideri." seklinde yazmis.

    boyle de bir nesil var amk. daha dun pikacu izlerken bugun dunya, siyaset falan konularina kafa yormaya baslamis.

  • cok gelismis bir ulkenin, bir basbakaninin, bir konusmasinda gecen, magduriyet iceren bir soz.

    -boyle bir sey olabilir mi? soruyorum size olabilir mi? benim bakanimin cani cay cekmis ve icmek istemis ama yok demisler. ulan hepiniz o evdeydiniz. biz bu cay vermeyenlerle sandikta gorusuruz. varsa bir derdin sandiga gelirsin. oyle balkondan cay yok demekle olmaz. ben buradan edirne savcilarini da goreve cagiriyorum. o evde cay olup olmadigini kontrol etsinler.

  • 45 çocuğa tecavüz edilirken sessizce başını yastığın altına gömenlerin ve tecavüzlere tepkisiz kalanların açtığı hastag.