hesabın var mı? giriş yap

  • merhaba, ben vedat milor.

    gurme değilim ama yazdığım ve çizdiğim hemen her şey yemek ve yemeğin şarapla olan uyumuyla ilgili. ama takip edenlerin de bildiği üzere, bunlarla da sınırlı değil; elimden geldiğince ve bilgim el verdiğince, konulara sosyolojik ve iktisadi açılardan bakıp, daha genel bir tablo çizmeye ve neden sonuç ilişkilerini de ortaya koymaya çalışıyorum.

    tv’deki programım sona erince sosyal medyaya daha çok zaman ayırma şansım oldu. birçok takipçim ile artık düzenli etkileşime girebiliyoruz. ekşi sözlük’ten de böyle bir etkinlik için davet gelince açıkçası heyecan duydum. ister şekeri bol, isterse de acılı veya asiditesi yüksek olsun, sorularınızı cevaplamayı dört gözle bekliyorum.

    kanıt

    edit: sorular için çok teşekkür ederim. her soruyu cevaplayamadığım için kusuruma bakmayın. ekşi sözlük gerçekten değerli bir topluluk. inanın bana birçok gazetecinin röportajda sorduğundan daha derin ve ilginç sorular sordunuz. yakında tekrar bir arada olmak dileğiyle...

    sorularınıza verilmiş yanıtları görmek için şu bağlantıyı kullanabilirsiniz: (bkz: merhaba ben vedat milor sorularınızı cevaplıyorum/@vedat milor)

    not: soru cevap etkinliğini mobil ve web tarayıcınızdan takip edebilirsiniz.

  • hedefinde ai - insan beyni entegrasyonu olduğu elon musk tarafından açıklanmış olan şirkettir. aslında bu bir sır değildi, geçtiğimiz senelerde de biliniyordu.

    elon musk'ın neuralink sunumunda, neuralink'in temel hedeflerinde tahmin edilebileceği üzere ilk olarak beyin hastalıklarını anlamak, iyileştirmek ve beyni korumak, geliştirmek var. lakin elon musk, çipler için fda'den (food and drug administration) kabul almanın ilk etapta zor olacağını söylüyor ki bu pek yanlış değil, zira fda'in klinik geliştirme fazları dört aşamadan oluşuyor. ilk aşama 1.5 yıl, ikinci aşama 2 yıl, üçüncü aşama 3-4 yıl ve son aşama 1.5 yıl alsa, çiplerin geniş kitlelerce kullanılmaya başlanması tüm teknoloji hazır olsa bile vakit alacaktır.

    elon musk'ın limbik sistem ve korteks hakkındaki konuşmasından, elon musk'ın nörofizyolojiden anlayan biri olduğunu görebiliyoruz. bildiğimiz gibi toplum genelinde "limbik sistem geridir, korteks üstündür." şeklinde bir algı var ve bu algı aslında insan beyninin bir bütün olarak işlediğini tam olarak anlamamaktan doğuyor. elon musk farklı bilişsel işlevlerin birbirini "dengelemesi" gerektiğinin, herhangi bir bilişsel işlevi yok etmenin pek makul sonuçlar doğurmayacağının bilincinde. entegre etmeyi planladığı dijital tabakayı ise, limbik sisteme ve kortekse eklenecek üçüncü bir tabaka olarak görüyor ve aslında bu üçüncü tabakanın zaten var olduğunu dile getiriyor. bu üçüncü tabaka da aslında telefonlarımız, laptoplarımız, lakin üçüncü tabakaya dair sıkıntı yaşadığımız temel konu arayüz.

    elon musk input ve output hızlarına ilişkin şunu diyor:

    "output speed is especially slow because it's most people typing with thumbs these days. input speed is much faster due to vision. "

    dijital dünya ile aramızdaki ilişkide girdileri gözümüz aracılığı ile kolayca alabilirken, daha çok çıktılarda sorun yaşıyoruz. output sorunu ai entegrasyonu ile çözülemeyecek bir sorun değil, zira yapılmışı var. (#75840832) fakat neuralink ile hedeflenen çok daha yüksek seviye bir entegrasyon. bu yüzden iletim kanalının kapasitesine ilişkin sorunlar yaşanabilir. elon musk da bandwidth'in bir problem olabileceğini dile getirip, devamında beyinde ne kadar fazla nöron olduğunu, aksiyon potansiyeli, elektrodlarla tespit edilebilir elektik alanların oluşumunu basitçe anlatan kısa bir sunum gösteriyor. sunumdan hemen önce de ai'ın bir varoluşsal tehdit oluşturabileceğini kısaca belirtip pis pis gülüyor.

    musk, nöronlara dair kısa sunumdan sonra ise algıladığımız her şeyin özünde nöral ateşlemeler oluştuğunu ve neuralink'in farklı beyin bölgelerinde mümkün olduğu kadar çok ateşlemeyi kaydedip, seçici olarak uyarımı sağlamayı hedeflediğini belirtiyor. bu da devamında hastalıkların iyileştirilmesinde ve entegrasyonun sağlıklı bir şekilde sağlanmasında işe yarayacak elbette, tabii elon musk tüm bunların mümkün olduğu kadar basit bir şekilde yapılmasını istiyor:

    "make it as simple and automated as lasik."

    robotun resmi

    minimal travma ile implant edilmesi hedeflenen bir parça, resimdeki parmak serçe parmağı. teller insan tüylerinden daha ince.

    operasyon 8 milimetreye kadar genişleyen 2 milimetrelik bir kesiyi içeriyor. dikişe ihtiyaç olmuyor. çip elbette kablosuz teknoloji ile çalışıyor.

    elon musk bitirmeden önce sunumun işe alım için bir tanıtım niteliğinde olduğunu hatırlatıyor.

    konu ile ilgilenenler buradaki videonun tamamını izleyebilirler.

  • denediğim ve enteresan bir sonuç aldığım eylem.

    akşam trafiğinde şehir içi yolda beni arkadan takip eden bir araç uzunları yaktığı için neredeyse 20 dakika boyunca yansımadan dolayı hiçbir şey göremez hale gelmiştim. sağa çekip geçmesini bekledim. geçtikten hemen sonra arkasına takılıp bu defa da uzunları ben yaktım. 1 dakika bile geçmeden pencereden el kol hareketi çekmeye başlamıştı.

    coğrafyamıza özel olan "ben yaparım ama sen yapamazsın" düşüncesinin en güzel örneklerinden biriydi bu.

  • lise 2. sınıftayız, liselerarası satranç turnuvası yapılacakmış. okul müdürü, istiklâl marşı öncesi duyuru yapıyor;
    -arkadaşlar, liselerarası satranç turnuvası var. anlayanlar bi' el kaldırsın, sayıya göre aramızda da bir organizasyon düzenleyip takım oluşturalım.
    30-40 kişi falan el kaldırdı. bizim sınıftaki piç akın da elini kaldıranlar arasında. müdür;
    -akın yavrum sen niye elini kaldırıyorsun? biliyor musun satranç oynamayı?
    kendinden emin bir tavırla akın;
    -benim satrançta turnuva ikinciliğim var hocam.
    -iki kişi mi katılmıştınız çocuğum turnuvaya?

    tüm okul senkronize şekilde kahkaha patlattı. piç akın'ı da oraya gömdük ve evlere dağıldık.

  • 10 tane random parayi sola, diger 90 tanesini saga alin. 10 tane parayi ters cevirin. iki tarfta da esit sayida yazi olacaktir.

  • bu kadar araba kullanmayı bilmeyen insanla birlikte aynı yolda araba kullandığımı farkettiğim için gerçekten gerginim. bir süredir yokuşta kalmayla ilgili başlıklar açılıyor, entryler kasılıyor.

    hiç biriniz mi araba kullanmayı bilmiyorsunuz be?

    bas frene (ayak freni! ) kalkacağın zaman debriyajdan ayağını yavaş yavaş çekmeye başla, (bak frenden kaldır demedim ayağını mal mısın?) araba titremeye başlayınca, devir göstergesi aşağıya doğru hareketlenmeye başlayınca frenden ayağını yavaşça çek, hiç bir hareketi hızla yapma ki heyecanlanma! frenden çekince de gaza bas! bu kadar basit bir olay için yaratılan şu kaosa bak ya!