hesabın var mı? giriş yap

  • fazla abartmadan bu işi neden yapıyorum:
    - böyle tshirt gömlek üzerime şıp diye oturuyor. estetik.
    - duruşum, nefes alışım farkediyor. estetik + sağlık.
    - bişeyleri daha kolay kaldırabiliyorum. çok az işe yarama durumu da söz konusu.
    - spor yaptığım için yemek yerken vicdan azabı çekmiyorum. bam güm yiyorum. yanıyor zaten.
    - erkek çevresi saygı duyuyor, bu konularda size birşeyler soruyor. güzel bir şey.

    e niye yapmayım lan ben bunu. yapmayan da yapmasın çok da sikimde.

    debe editi: en güzel spor imkanınınız varsa yüzmedir canlar, hatta imkanınız varsa su topudur. en doğalından şaşmayın siz. vücut geliştirmenin sadece yoklukta gideri vardır.

    bi de kapınıza kedilere falan su koyun. adettendir.

  • yeni atandağım okulda seminer haftasında dolmuşa ve atandığım yerin sakinlerine alışmaya çalışırken ben dolmuşta tanımadığım bi öğrencimin tanımadığım velisiyle yan yana denk gelirim. kadının sorularından sonra tabi öğrencinin hangi sınıfta olduğunu ve velim olduğunu öğrenirim ancak soruların ardı arkası kesilmez. cevap vermeye çalışırken tabi bir taraftan ineceğim yeri kaçırmamaya çalışırım. en son ineceğim yere yaklaşınca ve "inecek var" diye seslenmek üzereyken kadın da bekar mısın diye sorunca şoföre "bekarımm" diye seslenirim. devamı yok kısa süre için ölmüş olmalıyım.

  • --- spoiler ---
    zamanında “bu aşının hazırlıkları tam olarak yapılmadı” fikrimle “aşı şimdilik kalsın ben bünyemi güçlendireyim” diyordum ve herkes suratıma cahil diyordu. şimdi yan etkileri ortaya çıktıkça kimse “sen haklıymışsın” demiyor ama. insanlar böyle işte…
    --- spoiler ---

    demiyorlar, çünkü hâlâ cahilsin... dünya ölçeğinde 13,5 milyar aşı uygulandı ve aşı olanların sayesinde covid salgın grip gibi sıradan bir hastalığa dönüştü, senin gibiler de salgının uzamasına katkıda bulundunuz, topluma, insanlığa yük oldunuz.. bir de utanmadan "sen haklıymışsın” demelerini bekliyorsun... "bünyeni güçlendirmişsin"... supermen olmuşsundur artık... : )

  • ilk bakışta bir "altcoin" gibi görünse de aslında altcoinlere göre daha fazla yenilik içeren bir dijital para birimi.

    kurucuları vitalik buterin, charles hoskinson, anthony diıorio, gavin wood olmak üzere dört kişilik bir ekiptir. bitcoin mantığından yola çıkarak oluşturulmuştur. kendisine ait özel bir yazım dili vardır. bu işletim sistemi kullanılarak "merkezi olmayan" yazılım protokolleri geliştirilmesine olanak sağlanır. böylelikle aynı ana işletim sistemi içerisinde ve tek bir blockchain üzerinden kabul edilmiş kontratlar kullanarak binlerce altcoin yaratmak mümkün olabiliyor.

    ethereum aslında temel olarak bitcoin ile aynı teknolojik yapıyla çalışıyor. bitcoin'in daha da geliştirilmiş hali diyebiliriz. ethereum, bitcoin gibi merkeziyetsizleştirilmiş, şifreli ve güvenli işlemleri mümkün kılan blok zincir teknolojisi ile geliştirilmiştir. peki bu blok zincir teknolojisi nedir? sanal para birimlerinin kaydının tutulması için hesap hareketlerinin kaydını temsil eden bir veri yapısıdır.

    ethereum, bitcoinde olduğu gibi ağa katılan kullanıcıların bilgisayarlarının donanımlarını kullanarak yeni coinler üretebileceği şekilde geliştirilmiştir. ethereum’da yeni coin üretmek için bitcoin’den farklı olarak cpu yani bilgisayarın işlemcisini kullanmak yerine gpu yani çok daha seri çalışan ekran kartını kullanıyor. ethereum ile bitcoinle kıyaslandığında farklı bir algoritma kullandığı göze çarpabilir. bu da onu bitcoin madenciliği için özel olarak geliştirilen donanımlarla uyumsuz hale getiriyor. ethereum’un kullandığı algoritma ismi ise ethash olarak anılıyor.

    oldukça hızlı büyüyen bu sistemde etr 2015 yılının son aylarında 0.42$ değerindeyken , 2017'nin ilk aylarında 12$ değerini bulmuştur.

    bitcoin ile ethereum ise hep kıyaslama içersinde olunca, ethereum'un kurucusu vitalik buterin bitcoinle yapılan kıyaslamalar için şöyle bir açıklamada bulunmuş:

    “eğer dijital paralar ile dünya’daki değerli kaynakları karşılaştıracaksak bitcoin’i en popüler maden altın, litecoin’i ise ondan sonra gelen gümüş olarak kabul edebiliriz. bu durumda ethereum diğerlerinden tamamen farklı olarak petroldür. çünkü ethereum’un arkasındaki teknoloji geleceğin internetinin enerji kaynağı olacaktır. bu nedenle biz ether’i ‘kripto yakıt’ olarak adlandırıyoruz. ethereum platformunun ihtiyaç duyduğu enerji ether (eth) ile sağlanacak.”

    kaynaklar:

    https://www.technopat.net/…eum-madenciligi-rehberi/

    http://coin-turk.com/inceleme-ethereum-nedir

    https://oguzhankarakaya.com/…-ile-farklari-nelerdir

  • zebani bile memleketimize gelince ekonomik zorluklardan ek iş yapmak zorunda kalmış.düşünün ekonomi ne halde.güzel makara yapmış gençler.

  • ''ibrahimovic erkan'ı aradı iyi ki trabzon'u seçtin dedi'' diyebilen bir mafya kılıklı adamın lafıyla ''defolsun gitsin'' diyecek dengesizleri ortaya çıkaran reis.

  • sinan bey ihtiyaç duydukları miktara gelmeden önce, 'şöyle pahalı, böyle masraflı' deyince yüzlerce milyon hatta belki milyar euroyu bulan bir kaynak gerekli sandım. meğer 1,5 milyon eurodan bahsediyormuş. araştırma yapmak isteyen bir bilim insanını düşürdüğünüz şu durumdan utanın ilkel çomarlar.

  • üst bilgi: meraklı bir kişiliğe sahip olduğumdan kaynaklı, gün içerisinde okumalar yaparken böyle bir gerçekle karşılaştım meraklanıp şöyle bir araştırdım. umarım beğenirsiniz.

    2. dünya savaşı dünya tarihi içinde en çetrefilli ve belkide gerçek manada tam bir dünya savaşıdır. böyle söylememin nedeni bir çok insanın dolaylı ve direkt olmak suretiyle savaşın acı yüzünü görmüş olmalarıdır.

    türkiye'de bu savaşa katılmamış olmasına rağmen bu savaşın gerçekleriyle yüzleşmiş kayıplar vermiştir.

    -ilk olay refah şilebi faciası
    savaş patlak verince naziler hızlı bir şekilde türkiye sınırına doğru ilerlemişlerdir. o zamanın hükumet başkanı olan ismet inönü bu durumdan ciddi bir şekilde rahatsızlık duymaktadır. almanya ankara büyükelçisi franz von popen, türkiye’de oluşan tedirginliği gidermek ve türkiye’yi ingiltere’ye karşı kazanmak için hitler’in mektubunu ismet inönü’ye 04 mart 1941’de takdim etmiştir. hitler, mektubunda '' alman ordularının türkiye sınırlarına yaklaşmayacağının garantisini verilmiş ve ege ve trakya’dan türkiye lehine toprak verilmesinden de söz edilmiştir.'' ismet inenü bu duruma sıcak bakmıştır fakat tedirginliğinin dinmediğini belirtmiştir. bunun üzerine hitler türkiye’ye 10 yıllık saldırmazlık anlaşması önermiştir

    tabi almanya ve türkiye arasındaki bu irtibat ve anlaşma müttefikleri oldukça rahatsız etmiştir. japonlarında alman tarafına geçmesinin de etkisiyle amerika türkiye üzerindeki kısıtlamaları kaldırmıştır. bunun üzerine türkiye almanlardan 28 adet fw-58 savaş uçağı satın almıştır. bu alış veriş almanya ile türkiye ilişkilerini iyice pekiştirmiş. hitler bunun üzerine türkiye üzerinde bir emelleri olmadığını hatta bu sebeple alman birliklerinin türk sınırına yaklaşmaması emrini verdiğini belirtmiştir.

    bu durumdan iyice kıllanan ve rahatsız olan ingiltere hemen karşı atağa çıkarak, tersanelerinde yapılan 4 türk gemisinin hazır olduğunu ve türkiye’nin teslim alabileceğini bildirmiştir, birde üstüne dört denizaltının ve iki filo uçağınında verileceğinin sürprizini yapmıştır. oysa ki bu gemileri, ingiltere kısa süre önceye kadar bu gemileri savaşı bahane ederek vermeme yönünde ısrarını sürdürmüştür.

    bu gelişmeler üzerine söz konusu deniz ve hava araçlarını teslim almak üzere gönderilecek deniz ve hava kuvvetlerine mensup askerlerden oluşan 201( yüzbaşı rütbesindeki ingiliz irtibat subayı, kaptan dâhil 29 gemi personeli, 21 hava personeli ve 150 deniz kuvvetleri personeli) kişilik bir mürettebat oluşturulur ve 23 haziran 1941 saat 17.30’da gemi mersin limanından yol almaya başlar.yol planına göre gemi 25 haziran 1941 tarihinde de mısır’da olacak buradan da ingiltere'ye geçeceklerdi fakat son anda yüzbaşı rütbesinde bir ingiliz subayı gemi rotasını değiştirtiyor(bu rota değişikliği bilerek mi yapılyor bu kısım biraz tartışmalı) ve bir anda akdenizdeki tehlikeli sulara sürükleniyorlar. gece 22:30 sıralarında beklenmedik korkunç bir patlama ile önce gemi sarsılmış takiben geminin bordasından yediği darbe ile su almaya başlamıştır. refah gemisini milliyeti belirsiz bir denizaltı tarafından vurulmuştur.

    kazada(bence politik bir saldırı)kazada pilotaj kursuna giden 16 hava subayı, 15 deniz subayı, 48 deniz astsubayı, 63 deniz eri ve 25 gemi mürettebatı olmak üzere toplam 167 kişi hayatını kaybetmiştir.
    123kaynak

    -ikinci olay anlaşma gereği pilotaj eğitimi için ingiltereye gönderilen personellerin ölümü.

    refah şilebinde gitmesi planlanan 16 hava subayı kaza sonucu ingiltereye ulaşamayınca, türkiye 1941 yılı içerisinde 20-30 kişilik yeni mezun subayı seçerek pilotaj eğitimi için ingiltereye gönderdi. amaç türk ordusu içinde iyi yetişmiş pilot sayısını artırmaktı.fakat şansızlıklar mı yoksa kullanılan uçakların bir problemidir bilinmez gönderdiğimiz subayların bir çoğu hayatını kaybetmiştir. 1

    17 ağustos 1942 tarihinde, 22 yaşındaki teğmen reşit nalbant, airspeed oxford tipi uçak ile cronwell’de piste iniş yapmaya çalışırken düşmüş ve ingiltere'de hayatını kaybeden ilk türk pilot olmuştur.

    19 eylül 1942’de, uçuş eğitimi sırasında teğmen nizmettin şengün, miles master tipi uçağı ile dalış çıkış manevrası yaparken , dalıştan çıkmayıp barkston heath iniş sahasına düşmüş ve hayatını kaybetmiştir.

    18 temmuz 1943’de teğmen saim parlak grantham yakınlarındaki belvoir castle’ın kuzeyinde alçaktan uçarken, uçağı (miles master ııı) enerji nakil hatlarına takıldı ve woolsthorpe yerleşim yeri civarına düştü.

    23 ağustos 1942’de, teğmen esat şaşmaz, hava alanının üç mil kuzeybatısındaki ashby de la launde’da, miles master tipi uçağı ile eğitim uçuşu yaparken sebebi bilinmeyen bir nedenden yere çakılmış ve daha henüz yirmi yaşındayken hayatını kaybetmiştir.

    4 eylül 1942’de teğmen hakkı akarçay, öğretmen pilot ingiliz subayı yüzbaşı l.f. chapman’la birlikte, master w9017 numaralı uçakla havalanmış, ancak kalkıştan kısa bir süre sonra bir düşman taarruz uçağı tarafından saldırıya uğramıştır. saldırı sonucu düşürülen uçakta, her iki pilot da hayatını kaybeder.

    10 kasım 1942 günü teğmen hüdai toros, eğitim uçuşu için cronwell’den spitfire w3456 uçağıyla havalanır ve uçuş sırasında göz kararması sebebiyle hava alanı sınırına yakın bir mesafede bulunan heath farm’da yere çakılarak hayatını kaybetmiştir.

    21 eylül 1943 tarihinde teğmen ömer sümercan, uçtuğu oxford tipi uçağın motorları durup yere çakılması sonucu hayatını kaybetmiştir.

    10 ağustos 1944’te welby’de düşen miles master tipindeki uçak, teğmen mustafa görez’in hayatını kaybetmesine sebep olmuştur.

    24 eylül 1944 tarihinde teğmen fethi nejat ang, yine bir miles master uçağıyla gece uçuşunu tamamlayıp iniş yapamaya çalışırken ve caythorpe yakınlarında düşer ve hayatını kaybetmiştir.

    25 ekim 1944 tarihinde teğmen emin dönmez eğitim uçuşu sırasında kullandığı spitfire uçağının düşmesi sonucu hayatını kaybetmiştir.

    hv.tğm. ibrahim oray 25 mart 1943 tren kazasında hayatını kaybetmiştir.

    hv.tğm. abdullah ay 4 nisan 1945 trafik kazasında hayatını kaybetmiştir.

    ölen bu subaylarımızın mezarları hala londra brookwood türk şehitliğinde bulunmaktadır1

  • benim en çok hassasiyet gösterip uygulamaya çalıştığım şey sessiz olmaktır. her yerde. her şeyde takındığım sessizlik.
    mümkün olan en sessiz şekilde işimi halletmek.
    ışığın düğmesi açılacak çaaat. çekmece kapanacak, dolap kapağı kapanacak baaaam, masaya bardak konacak çaaaat.
    çok yoruluyorum. bu gürültü hali beni yoruyor. insanların, yanlarında kimse yokmuş gibi davranmaları beni çok hırpalıyor. ben sanki yokmuşum gibi işimi görürken bir başkasının kafama vururcasına her işi gürültüyle halletmesinden tiksiniyorum. ben ki çatalı kaşığı bile tabağa ses çıkmasın diye yavaşça koyan adamım, merdivenden yuvarlanıyor gibi inemem, kendi çıkardığım sesten bile rahatsız olurum, hayatımın ne derece zor olduğunu düşünün.
    insanlara mute özelliği getirsin elon musk.